GECE MAVİSİ | Texting

1.2

Şaşkınlıkla gözlerim büyüdü. "Aa kime aşık olmuş ?"diye sordum sesimi fazla yükseltmemeye dikkat ederek. Emir ellerini iki yana açıp "orasını bilmiyoruz henüz bize sadece aşık olduğunu söyledi. Ama çok utanıyor konuşurken bile dalıp gidiyor bazenleri bizi bile unutuyor "dediğinde gülümsedim. Başımı cama çevirip dışarıyı izledim bir süre ve daha sonra konuşmaya başladım  . "Aşk öyle bir duygu ki insanı her şeyi yaptırabiliyor  . Aşık olduğun birisi için katil olmayı göze alır mısın ? Ama hiç düşünmeden bir saniye bile tereddüt etmeden gidip  silahı çekip vurabilir misin ?" diye sorduğumda emir gülümseyerek baktı. "Olurum onun için herşeyi yaparım " dedi  gülümseyip hemen merak ettiğim soruyu sordum. "Demek ki tek aşık olan insan egemen değilmiş . Sen kime vuruldun anlat bakalım "dediğimde emir gözlerini kaçırdı. Hafiften  yanakları kızarırken rahatsızca yerinde kıpırdanmaya başladı. Onun bu hallerini izlerken gülmeden duramadım. "Sen utandın mı ya demek ki çok aşıksın ."

"Girmeyelim o toplara hiç "dedi emir bakışlarını tahtadan ayırmazken. Sınıf kapısı açıldığında edebiyat hocası  hızlıca masaya doğru koşturdu. Elinde ki beyaz kağıtları gördüğümde sinirle çantamdan kalem silgi çıkardım . Bunlar da kalem silgi olmaktan çıkmıştı iyice . Kalemin arka tarafı kırık yazacak hali kalmamış silginin ise her yeri delik deşikti .

"Ayy çok geç kaldım hadi çocuklar çabuk olun kaldırın önünüzdeki her şeyi sınava hazırlık yapacağız hadi çabuk çabuk hızlı olun ."

Emir egemene doğru uzanıp onu dürtmeye başladı. "Lan uyan hadi test çözücez " dediğinde egemen gözlerini ovuşturarak başını sıradan zar zor kaldırdı. Uykulu gözlerle arkaya döndüğünde mert ve deniz telefona bakmayı kesip egemeni izlemeye başladılar. "Abi uykumdan bunun için mi uyandırdın testi si*i- "  Egemen sözlerini devam edemeden elindeki kağıtlarla hoca yanımızda bitmişti. Zaten pek devam etmesine de gerek yoktu ne demek istediğini çok iyi anlamıştık.

Hoca kağıdı deniz ve merte verdikten sonra emirle banada uzattı. Ve egemene dönüp onu iyice süzmeye başladı. "Egemen ağzından bir daha öyle laf çıkmayacak " dediğinde egemen  yüzünde ki sahte  gülümsemesiyle hocaya cevap verdi. "Çıkmadı zaten yani çıkamadı sizin sayenizde  yarıda kestiniz ." Hoca tekrar egemeni gözden geçirirken hafifçe söylenmeye başladı.  "Evladım noldu sana böyle iyice değişmeye başladın. Diğer sınıfta böyle değildin her dersi dinler saygısızlık yapmazdın " derin bir nefes alıp bana döndü. O nasıl nefes almak be dünyanın oksijenini bitiriyordu neredeyse. Daha sonra tekrar sözlerine devam etmeye başladı sinirli bir halde. "Bu sınıfa gelince nedense koyuverdin kendini . Hep dolunay yüzünden demi bu kız değiştiriyor sizi . Uzak durun evladım bundan zarar görmeyin " dediğinde herkes bana bakmaya başladı. "Yalnız bende burdayım  haberiniz olsun ne kadar doğru böyle benim hakkımda ileri geri atmanız"dediğimde elini yüzüne doğru yelpaze gibi salladı.

Aslında bir yandan haklıydı zarar veriyordum belkide insanlara . Hiç dokunmazken , konuşmazken onlara varlığım nefes alışım  bile rahatsız ediyordu. O yüzden babam ve annemde beni sevmiyordu belkide zarar görmek istemiyorlardı. Bir tek son zamanlarda kendimi iyi hissettirecek 4 insanla tanışmış arkadaş olmuştum . Birde Gece Mavisi vardı. Ama kendini gizliyordu   benden. Belki de o da zarar görse hemen vazgeçicekti benden. Ne saçmalıyorsun dolunay kendine gel !

"Yalan mı söyleyeyim burda . Herkese zarar veriyorsun . Annen baban bile şikayetçi senden. Evde kim bilir ne yapıyorsunda nefret ettiriyorsun kendi onlardan. Kalbin kirli içinde bir çok kötülük var gelip burda bana savunma yapma" dediğinde ona boş boş bakmayı sürdürdüm. Ne söyleyeyim ki bu kadına  şimdi . Ne desem boş  ağzımı yoramam bu kadın için değmez .Boşver dolunay sakın sinirlenme  sakin kal.

Egemen konuşmaya başladı tekrar. "Asıl kötü olan sizsiniz  gözümüzün önünde kendinizi düşürüyorsunuz . Dolunay hakkında da doğru konuşun onun kalbi ve ailesi sizi ilgilendirmez " dedi hocaya sert bir tavırla. Arkasından mert de ona destek çıkmıştı. "Ayrıca onun kalbi kirli filan değil tertemiz . Siz daha kötülük görmemişsiniz" dedi ve ardından bana bakarak gülümsedi. Deniz de sırtını duvara dayayarak ayaklarını sandalyeye uzatıp rahat bir tavırla konuşmaya başladı. "Eğer bir daha dolunay hakkında ileri geri konuşmaya kalkışırsanız  bu okulu başınıza yıkarız hatta yıkmaklada kalmaz sizi okulun içinde diri diri yakarız." Hoca şaşkınlıkla ağzını araladı. Kekelemeye başladığında ne kadar gülmek istesemde zor tuttum kendimi. "S...s...siz  b...beni tehdit mi ediyorsunuz ?"diye sorduğunda emir başını kaldırıp hocaya çevirdi bakışlarını.

"Biz tehdit etmeyiz dediğimizi yaparız ."

Hocanın şaşkınlığı git gide artarken daha fazla dayanamadı . "Sizi ruh hastaları " diyerek masasına doğru ilerledi . Çantasını aldığı gibi sınıftan rüzgar gibi esip çıktı gitti.

Sınavda uğultular başlarken herkes kendi halinde takılmaya başladı.   4 kişi ise bakışlarını bana çevirdi. O 4 kişi  benim artık canımdan bir parça olmuştu. Gülümseyip aramızdaki sessizliği bozdum. "Sizi çok seviyorum iyi ki varsınız kardeşlerim "dediğimde  onlarda gülümsediler. Mert elliyle öpücük göndürdüğünde gülmeye başladım . Onlarda bana eşlik ediyordu. Deniz sırasından kalkıp egemenlerin yanına   sıkıştı. Elini masanın ortasına koyup heyecanla konuşmaya  başladı.

"Bizde seni seviyoruz dolunay . Sen bizim kardeşimizsin artık herşeye karşı seni koruyacağız. Ne olursa olsun yıllar geçsin yaşlanalım evlenelim ama ne olursa olsun birbirimizden hiç kopmayalım.  Kavga edelim küselim ama gelip yine derdimizi birbirimize anlatalım . Bir birimizin sırlarını mezara kadar saklayalım . Kimsenin dediğine aldanıp birbirimizi kırıp dökmeyelim. Birbirimize güvenelim inanalım her ne olursa olsun birbirimizin arkasında duralım.  Hep beraber olalım . Varmısınız beraber ölüme kadar dost kalmaya ? Benimle misiniz ?"

~Yazarın anlatımı ~

Deniz sözlerini bitirince  mert  elini  koydu hemen denizin elinin üstüne "Varım kardeşim" dediğinde deniz gülümsedi. Daha sonra egemende koydu elini ve "bende varım"diye tamamladı onları. Emir de hiç tereddüt etmeden  koymuştu elini onların elinin üstüne. "Her daim sizinleyim "dedi. Heyecanları gözlerinden belliydi o gözlerinde ki ışık   onlar için bir umuttu. Dolunaya çevrildi bu seferde bakışlar. Peki o varmıydı böyle güzel bir dostluk anlaşmasına ? Elini götürüp koydu emirin elinin üstüne ve ağzından onları gülümsetecek  ve birbirine sımsıkı bağlayacak kelimeler döküldü. "Sizinleyim artık biz bir aileyiz ve her ne olursa olsun ne yaşanırsa yaşansın   sizi çok seveceğim . Hep koruyacağım söz veriyorum. Asla yalnız bırakmayacağım." Artık o da vardı bu dostluğun içinde . Birbirine dayanacak  güveneceklerdi  bu hayatta.

Dolunay sol gözünden akan bir damla yaşı elinin tersiyle sildi. Ağlamayı küçüklüğünde bırakan duygusuz birisi olduğu söylenilen kız niye şimdi ağlıyordu ki ? Bu sefer üzüntüden değildi çünkü mutluluktandı mutluluktan. Duygusuz değildi dolunay onunda hisleri vardı korkuları hüzünleri mutlulukları vardı . Sadece dışarı yansıtmıyordu o kadar. Aşka inanmayan dolunay aşık olmuştu. 

___________________________________
Son sahne karantinaya  benziyor biraz galiba . Ne diyorsunuz bu dostluk dayanışmasına ? Benim gözlerim doldu valla 😍 Kim istemez ki böyle güzel dostluklar .  Ben çok istiyorum ♥💙. Bölüm nasıl olmuş yorumlara bekliyorum diğer bölümlerde görüşürüz öpüldünüz 😘💙♥