İyi okumalar 💙🖤
Yatakta uyanmış huzurlu bir şekilde yağmurun sesini dinliyordum. Evet bugün pazartesi yeni bir hafta. Kendimi çok enerjik hissediyordum. Bu yağmurun yağmasından olmalıydı . Yatağımdan kalkıp pencereyi açtım ve içeriye dolan yağmur toprağın birleşimi olan kokuyu ciğerlerime doldurdum.
Daha sonra okula geç kalmamak için üzerimi giyindim.
Şemsiye almadan evden çıktım . Islanmak güzeldi niye bu güzelliği kaçırayım ki . Okula giderken yürümeyi tercih ediyordum. Bazı durumlarda otobüsle gidiyordum tabiki de. Kaldırımda öylece yavaş yavaş yağmurun tadını çıkararak ilerken korna sesiyle birden irkildim. Yan tarafıma döndüğümde mertin arabasını görmemle şaşırdım. Camın açılmasıyla deniz gülümseyerek bana selam verdi. Bende ona gülümseyerek karşılık verdim. Arka kapı açıldığında mert kafasını dışarı uzattı." Hadi gel geç kalacağız başka zaman ıslanırsın."
Gülerek arabaya bindim. Üstüm başım sırılsıklam olmuştu. Arabanın içine girip oturmamla ısınmaya başlamıştım . "Kıza bak ya sırılsıklam olmuş . Yağmuru çok seviyor herhalde "dediğinde egemene döndüm.
"Evet çok seviyor ." Emirin benim yerime cevap vermesiyle bütün gözler ona döndü. "Yani seviyordur ıslandığına göre , seviyorsun dimi dolunay ?"
"Seviyorum seviyorum."
Kısa sohbetin ardından ortam sessizleşirken 10 dakika içinde okula gelebilmiştik. Mert arabanın kapısını açıp havalı bir şekilde aşağıya indi. Elleriyle saçını dağıtırken bir kaç kızın dikkatini çekmişti çoktan. Hemen bende arkasından inip kolunu indirdim ve sertçe sıktım . O acıyla inlerken gülümsedim. "Seni döverim ben görümce filan istemiyorum paylaşamam sizi " dediğimde diğerleride güldü.
"Biz enişte istiyormuyuz sordun mu kızım " dediğimde elimi kolundan çektim. "Onu karıştırma şimdi. "
Egemen yanımızdan geçip ellerini cebine sokup havalı bir şekilde okulun içine ilerledi. Arkasından göz devirdim. Ve bizde hep beraber okulun içine ilerledik. Ne yapacaktım ben bunlarla bilemiyordum . İyice kıskanç biri olmaya başlamıştım. Bu gruba benden başka kız girmesini kaldıramazdım sanırım. Mert de kıskanıyordu erkek konusunda. Umarım gece mavisi 'ni severdi ve kabul ederdi.
Sınıfa girmemizle hemen yerimize geçip sessiz sessiz hocayı beklemeye başladık. Dersler yavaş yavaş geçerken okul çıkışına son 2 ders kalmıştı.
Gözlerim uykuyla yavaş yavaş kapanırken kapının tıklatılması ile uykum kaçtı. Hocanın " giriniz " demesi ile kapı açılmıştı. İçeriye müdür girdiğinde bütün herkes dikkatini ona vermişti.
"Hocam izninizle bir duyuru yapıp çıkacağım."
Acaba ne saçmalayacaktı yine. Hadi hayırlısı.
"Buyrun tabi."
"Çocuklar sınavları bitirdik. Bu zamanlarda canınız çok sıkıldı zaten. Müzik hocanız bunu düşünüp kafanızı dağıtmanız için eğlence amacıyla bir müzik yarışması hazırlamak istemiş. Bunu gelip bana danıştı bende olumluca baktım."
Vay canına ilk defa güzel bir şeye olumlu bakmış.
" Şimdi size beş dakika süre veriyorum. Kim benim sesim güzel katılmak istiyorum diyorsa elini kaldırsın not alacağım. "
Ben, mert, egemen, deniz aynı anda bakışlarımızı emire çevirdik.
Elindeki kalemi aşağı yukarı çevirirken umursamazca yere bakınıyordu. Bizi fark edince başını kaldırıp 'noldu' der gibi baktı.
"Abi senin sesin güzel katıl işte."
" Olum ben yapamam hayır."
Emiri ikna etmeye çalışıyorlardı ama o inatçılık yapıyordu.
" Süre bitti kimler katılmak istiyor el kaldırsın hadi."
Hemen emirin boşluğundan yararlanıp kolunu tutup havaya kaldırdım. Onun gözleri şaşkınca bana dönerken müdür bizi fark etti.
"Evet oğlum adını söyle."
Emir "ne?" diyerek müdüre döndü.
"Adını soyadını söyle yazacağım."
Oflayarak " Emir Sönmez" diye mırıldandı.
Biz mutlu olurken o kara kara düşünüyordu. Şarkı söylemeyi seviyordu peki niye şimdi bu kadar çekiniyordu ki. Söyleyemezsem diye tereddüt ediyordu galiba. Ama onun öylesine mırıldandığı şarkı bile kulağa o kadar hoş güzel geliyordu ki o bunun farkında değildi.
"Teneffüs de müzik hocanızı bulun şarkınızı seçersiniz."
Müdür isimleri alıp sınıftan çıktıktan sonra hocamız derse kaldığı yerden devam etti.
Bir süre sonra teneffüs zili çalınca derin bir nefes alıp verdim. Emir yerinden kalkıp giderken arkasından onu seyrettim.
Egemen ve mert ayağa kalkıp " Biz kantine gidiyoruz kanka gelecek misin?" diye sorduklarında başımı iki yana salladım. " Yok uyucam ben siz gidin."
Denizi de yerinden kaldırdıktan sonra sınıftan çıktılar. Ben de başımı sıraya koyup uyumaya çalıştım.
"Kanka kalk kalk hadi gidiyoruz."
Nereye gidiyoruz ya.
Uykumdan kaldıran şey egemenin ve mertin heyecanlı sesi olmuştu. Gözlerimi ovuşturarak "nereye gidiyoruz?" diye sordum.
" Ya emir şarkısını seçmiş ve şuan provası var hadi kalk dinlemeye gidelim."
Vay emir beyefendi hızlı çıktın.
Başımı olumluca salladım ve bugün hiç kalkmadığım sandalyeden kalktım.
Gör emir bunlar senin için.
(emir:bak şuan gördüm dolunay 😂)Yavaş yavaş sınıftan çıktık. Koridorda beraber aynı adımda yürüyerek konferans salonuna ilerliyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE MAVİSİ | Texting
Teen FictionÖlmek için doğmuştur ya insan, o yüzden her yağmur sonrası toprak kokusunu sever. ♡