Dokunulmazlar

Çok Yakında

Yemeklerimiz bittikten sonra Furkan hariç hiç biriyle konuşmadan eve gelmiştik.

"Bu Furkan denilen çocuk hayırdı?" diye soran Kuzey ile "Kafa bir çocuk gibi. Bugün bana yardım da etti." dedim.

İmalı imalı "Anladım." diyen Kuzey ile göz devirdim. "Sen beni bırak da Yeşim ile ne konuştunuz? onu anlat." dedim.

"Abi aramızda ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yok." diyen Kuzey ile "Nasıl olmaz lan?" dedim. Telefonumun çalması ile kimin aradığına bakmadan telefonu açtım.

"Seni kurşuna dizeyeceğim." diyen hırıltılı ses ile bunun bu sabah beni arayan manyak olduğunu anladım.

"Tarzını değiştirmiş olman hoşuma gitti. Eee ne zaman görüşürüz?" diye sordum.

"Çok yakında Gece, çok yakında" dedi hırıltılı ses.

Bizimkilere belli etmemek için gülerek "Değiştirdiğin tarzını bende senin üstünde denemek istiyorum." dedim.

"Sen beni görmezken ben seni izliyorum." diyen hırıltılı ses ile kaşlarım çatıldı.

Bizimkilere çaktırmadan perdelere baktım. Sadece bir camın perdesi açıktı.

"Bir işaret falan mı göndersen ya. Bende emin olayım." dedim.

"Kuzey vurulursa üstündeki beyaz tişörtün rengi sence ne hızla kırmızıya bürünür?" diye soran hırıltılı ses ile yumruğumu sıktım.

"Kanka ben senin gelmişinden geçmişine kadar yaşamış olan tüm atalarını, torunlarını sikeyim. Ne komikti o dediğin ya." dedim.

"Ya da Yankı'nın esmer tenine derin bir yara mı açsam ki? Kırmızı renk bence tenine iyi gider." dedi hırıltılı ses.

"Yok yok kanka ben vazgeçtim. Ben senin penisinde ve götünde bulunan sıçmaya yarayan deliklere beton dökeceğim. Sıçamayan bağırsağın içinde patlayacak." dedim gülerek.

"Sanırım arkadaşlarının öğrenmesini istemiyorsun. Dur bakalım buna ne diyecekler." diyerek telefonu kapattı.

Ne yapacak bu lan bu! Bizi de görüyor. Düşün Gece, düşün. Aklıma gelen plan ile hızla çığlık attım.

"Karnıma ağrı saplandı lan!" dedim. Kuzey ve Yankı hızla ayağa kalkıp yanıma geldiler.

Endişeyle "Gece iyi misin? Ne oldu?" diye soran Yankı ile "Çok kötü ağrı girdi. Biriniz su biriniz odamdan ağrı kesici alır mısınız?" diye sordum.

İkisi de hızla odadan çıkarken açık olan pencereye orta parmak çektim ve perdeyi kapattım. Anında telefonuma mesaj gelince merakla telefonu açtım.

"Bu sefer yırttınız. Bir daha ki sefere bu kadar şanslı olamazsınız."