Not: Bu hikaye gerçek duygular içermektedir.
Okumaya başladığınız tarihi buraya bırakır mısınız?
KUCAK DOLUSU YALNIZLIK
Herkesin bir sırrı vardır. Ama bir sır kaç kişi arasında kalır? O, sırrını sadece kendi biliyordu.Hep bencil gibi görünen, hiç gülmeyen, mutlu olmaktan mutsuz olan birisiydi. Etrafındaki insanların da gerçekten mutlu olduğuna inanmazdı zaten. Sadece iyi birer oyuncuydular ona göre.
Yaşadığı hayat kolay değildi. Gerçi hangi birimizin kolay hayatı vardı ki?
Mutsuz görünmesinin en büyük sebebi en yakınıydı bir zamanlar.
Mutlu olmak için ağız dolusu kahkaha atmaya ne gerek vardı ki? Mutlu olunca tebessüm etmenin anlamı neydi? Ya da sadece mutlu olunca mı tebessüm edilirdi?
Bu sorulara cevap aramayı bırakalı uzun zaman olmuştu.
✨
Küçük kız kahverengi, beline kadar uzanan saçlarını babasına ördürüyordu. Bir yandan da okulda olanları babasına anlatıyordu."Mercan annesiyle pasta yapmış. Bugün bana da getirdi. Ama ben çok beğenmedim, baba. Bence biz annemle daha güzelini yaparız, değil mi?"
Babası kızının saçlarını acıtmamaya özen gösteriyordu. Canı acısa, canı acırdı.
"Elbette güzel kızım. Sizin yaptığınız pasta dünyadaki en güzel pasta olurdu."
"Baba, annem ne zaman gelecek?" Diye sordu minik kız.
"Birkaç saate gelmiş olur."
Babası küçük kızı için üzülüyordu. Çünkü annesi kızıyla yeterince ilgilenmiyordu.
Kızının yüzünün asıldığını hisseden adam kızının örgüsünü bağladıktan sonra koltuk altlarından kavrayarak kucağına oturttu.
"Beraber yapalım mı pastayı, güzelim?" Onu mutlu etmek istiyordu. Ne kadar başarıyor orası muammaydı ama...
"Hayır, istemiyorum." Diye somurttu çocuk. "Baba, annem neden beni hiç öpmüyor?" Diye devam etti sözlerine.
Sanki bu soru dünyanın en zor sorusuymuş gibi gelmişti kulağa. Ne cevap vereceğini bilemez bir halde kızının güzel ve masum yüzüne baktı.
Renkli ve iri gözleri aynı sevdiği, aşık olduğu kadına benziyordu. Minik ve kalkık burnu da.
"Güzel kızım, biliyorsun annen öpmekten ve öpülmekten hoşlanmaz."
Küçük kız "Ama seni öpüyor," diye ağzından kaçırdı gördüklerini.
Genç adam şaşkınlık içinde kızının kızaran yüzüne bakakaldı. "Çilay, sen bizi mi izliyorsun? Çok ayıp," dedi sanki kızmış gibi.
"Baba, ben yanlışlıkla gördüm. Hem sadece burandan öptüğünü gördüm," deyip pembe dudağının kenarını gösterdi. "Senin annemi nasıl öptüğünü görmedim." Diye savunmaya geçti kendini. Ama nafileydi konuştukça batıyordu resmen.
Adam gür bir kahkaha atarken gözleri kısıldı. Küçük kız babasının kendine kızmadığını anlayınca; babası gülüyor diye o da gülmeye başladı. Ne kadar da güzel gülüyordu öyle...
Bilmiyordu ki, belki de en güzel o zaman gülmüştü...
...
Merhabalar!
'Büyük bir risk almış gibi hissediyorum' diyerek başlamıştım bu serüvene. Gerçekten büyük bir riskmiş, bunu zamanla anladım.
Bir zamanlar sadece kafamı boşaltmak için öylesine yazdığım bu hikaye bazılarınızın içinde bir yerlere dokunmuş olmalı ki benimle bu yolda yürümeye başladı. Onlara hepinizin huzurunda teşekkür etmek istiyorum.
Bazılarınızın da bildiği gibi bu hikaye daha önce yayınlandı, hatta sezon finaline kadar ilerledi. Ama yaşadığım bazı olaylar beni kötü etkiledi ve bir anlık sinirle hikayeyi yayından kaldırdım, bunu yaptığım için sonradan pişman oldum ama olan oldu. O yüzden çok değil bir ay öncesine kadar hikayeyi okuyan kişilere bir özür borçlu olduğumu hissediyorum.
Yol arkadaşlarım, hikayemizi daha iyi bir hale getirip sizinle paylaşacağım. Bunun için sizden kısa bir süre istiyorum sadece. Şimdiden teşekkür ederim.
Sizi seviyorum, hoşça kalın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUCAK DOLUSU YALNIZLIK
RomanceKUCAK DOLUSU YALNIZLIK Karanlık yolda tek başına yürüyordu, yanında bir ışık kaynağı olmadan adım atıyordu. Onun en büyük ışığı göğün tepesindeki aydı... O karanlık yolda tek başına yürümekten korkmuyordu. Yanında hiç kimseyi istemiyordu. O hiçbir...