7

9K 475 136
                                    

Zaaf. İnsanların en büyük zayıflığı. Tom Riddle'ın belki de en nefret ettiği şeydi zayıflık. Ona göre insanlar demir gibi olmalıydı. Bükülemez, yenilmez.

Annesinin zaafları onu ölüme sürüklemişti ve Riddle bundan ders almıştı. Aldığını düşünmüştü en azından. Mavi gözler ona ışıldayarak bakıp yenilmez iradesini bükebilmeye başladığında zaafın ne demek olduğunu anlamıştı.

"Bunun için bana fena borçlusun Black." Bianca neşeyle sırıttı. "Kimliğimle alakalı şeyleri silmeden ortadan kaybolamazdım ya Riddle."

Bir daha girmem dediği okulun kapısından içeri girerken kendine ve mugglelara lanetler okuyordu.

"Günaydın!" Açelya gülümseyerek arkadaşına sarıldığında Bianca ona son kez sarıldı. Buraya geldiğinde edindiği ilk arkadaş oydu ve alışmasında çok yardımcı olmuştu. "Sana da günaydın Doruk."

Tom küçük bir baş selamı verdi yalnızca. "Sınıfa gitmiyor muyuz?" Sonra Bianca'nın üstüne baktı kız. "Okul forman nerde?"

"Şey... Üstüne yemek döktüm, çıkaramadım." dedi yalan söyleyerek. "Benim müdür yardımcısıyla konuşmam gerek sonra görüşürüz."

İki arkadaş yollarını ayırırken Tom küçük bir cık cık cık sesi çıkardı. "Yalan söylemek hiç yakışıyor mu Bianca?"

"Gerçeği anlatırsam herkese unutturma büyüsü yapmak zorunda kalırım." dedi sırıtarak. Kalbindeki korkuya rağmen neşesi yerindeydi.

Müdür yardımcısının odasında işlerini hızlıca halledip -Imperiusa başvurmuş olabilirdi- kapıdan çıktığında Tom'un onu beklediğini gördü. "Bitti mi sonunda?"

Kız başıyla onayladı. "Zaman döndürücün hazır mı?" Tom boynundaki döndürücüyü gösterdi. İç çekti. Bu kadar kolay pes etmeyi beklemiyordu güzel cadı aslında. Söz konusu Tom olduğunda ona karşı koymanın ne kadar imkansız olduğunu unutmuştu.

"Belin!" Tanıdık ses ona seslenince Furkan'a döndü genç kız. Ona nazikçe gülümsemeye çalıştı. "Selam."

"Maçtan sonra göremedim seni, bir anda kayboldun." Tom'un kabaran sihir enerjisini hissedebiliyordu. Furkan'ın buradaki varlığı sürerse hoş şeyler olmayacaktı.

"İşim çıktı." dedi kız sadece. "Şeyi konuşamadık-"

"Ben söyleyeceğimi söylemiştim Furkan." Bianca iyice gerilerek ellerini saçlarından geçirdi. "Gitmeliyim, bugün derse girmeyeceğim."

Furkan cevap vermedi. Belin'in Doruk ile kaybolmasını izlerken yaptığı tek şey arkalarından bakmak oldu.

"Pis muggle." dedi Tom elleri cebinde. Bianca güldü. "İyi çocuktu aslında."

Elini uzattı Riddle bir şey demeden. Bianca tuttu ve birlikte cisimlendiler. Evdeki eşyalarını tekrar kontrol etti, kalan olmadığından emin olmak istiyordu. Bir yıl burada yaşamıştı, Tom'dan uzak durmuştu ve Slytherin varisi gelip onu iki günde ikna etmişti Hogwarts'a dönmeye.

Riddle etkisinden nefret ediyordu Bianca.

"Her şey yok edildi." dedi Tom içeri girerken. Kızıl saçları geri dönmüş cadının aynada kendisine baktığını görüp durdu ve bir süre onu izledi. "Ne düşünüyorsun?"

"Geri dönmemem gerektiğini." Riddle kaşlarını çattı. Bianca mavi gözlerini ona çevirdi. "Biz dönünce... Ne olacak?"

"Kehanetin yazdığı şey Black." dedi Tom. Kızın içi titredi. "Her zamanki gibi yanımda olacaksın."

𝐊𝐀𝐑𝐀𝐍𝐋𝐈𝐊 𝐌𝐄𝐋𝐄𝐙「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin