Etrafta süren koşuşturma sesleriyle büyükler yemeklerini yemeye çalışıyordu.
"Anne!" diye seslenen küçük oğlan çocuğu masanın yanına geldi. "Bella oyuncağımı aldı!" Sirius'un gri gözleri öfkeyle dalgalanıyordu ve inanılmaz şirindi bu haliyle.
"Sen de onunkini al." dedi Regulus rahat bir tavırla ve tüm gözler ona döndü. "Ne? Haksız mıyım?"
Bianca göz devirdi. "Siri, git odana bak bakalım ne göreceksin." Oğlanın gri gözleri muzipçe ışıldadı ve hızlı hızlı odasına çıktı.
"Süpürgeyi sonra vereceğiz sanıyordum." dedi Tom. Bianca omuz silkti. "Sirius'un aklını çelmemiz lazımdı."
Yukarıdan "Yaşasın be!" diye bir haykırış geldiğinde Andromeda "Bu ne?" diye bağırarak yukarı koşturdu.
"Eyvahlar olsun savaş çıkacak." Birkaç dakika sonra gürültüler ve kavgalar yükseldiğinde Bianca buna dayanamayıp etraflarında bir sessizlik duvarı ördü, sesler kesildi.
"Böyle daha iyi."
"Sen alışkın değilsin tabii böyle şeylere, seninkiler uslu ve sakin." Bir köşede boya yapan ikizleri gösterdi Dorea.
"Lordunuzun çocukları çünkü. Yaramaz olmalarını mı bekliyordun sahiden?" Çocuklarına gülümsedi.
"Lord nerede? Bu gün gelecek sanıyordum." Bianca yanındaki boş sandalyeye bakıp iç çekti. "Gelecek. Joseph ile görüşmesi var."
"Hogwarts meselesi mi?" Bianca yüzünü ekşitti. "Çocukların gitmesi yakın ya, bir sorun olup olmadığını kontrol ediyor hala."
Walburga kıskançlık dolu bir sesle "Ne tuhaf, Karanlık Lord çocuklarına inanılmaz değer veriyor." dedi.
"Kimsenin görmesine izin vermediği bir yanı var Lordun, sadece benim gördüğüm." Bianca kocasının hayaliyle gülümsedi. Onu son zamanlarda eskisi kadar sık görmemeye başlamıştı işlerden dolayı.
"Karanlık Lord geldi, efendim." Kreacher'ın duyurusunu duyan Bianca yemek masasından kalkıp kocasına baktı. Masmavi gözlerinde yorgunluk vardı ve çok yakışıklı gözüküyordu.
Hızlıca atılıp kollarını boynuna sardı ve onu tutkuyla öptü. Tom'un karşılığını alması uzun sürmemişti. Ailesinin önündeki bu sevgi gösterisini fazla uzatmadılar. Tom geri çekilip kadının saçlarını okşadı ve sonra çocuklarına döndü.
Kızının saçlarına öpücük bırakırken oğlunun saçlarını karıştırdı. Yemeğe oturmak için paltosunu çıkarırken Bianca aşkla onu izliyordu, her bir zerresinden asalet akan Slytherin varisini.
"Seni özledim." dedi kocası yanına oturunca. Tom çapkınca gülümsedi bir saniyeliğine ve hemen kayboldu. "Ben de seni. Güzel bir haberim var."
"Neymiş?" diye sordu merakla. Tom kulağına eğilip "Bu gece çocuklara annen bakabilirmiş." diye fısıldadı. Bianca aklına gelen kirli düşüncelere gülümserken Tom'un da içten içe güldüğüne emindi.
Yemekten sonra Sirius, Bianca'nın kucağına sıçrayarak onun yanaklarını öpücüklere boğdu. Daha on yaşında olmasına rağmen ailesiyle arası pek iyi değildi, çok yaramaz ve baş kaldıran bir çocuktu bu yüzden Walburga ona devamlı ceza veriyordu ancak Bianca onu her şeyden çok seviyordu.
"Teşekkür ederim teyze!" dedi. "Süpürge çok güzel! Ben de çok sık çalışıp Quidditch oynayacağım."
"İlk maçına gelirim." dedi kadın ve vaftiz oğlunu öptü. "Seni seviyorum, uslu bir çocuk ol."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐊𝐀𝐑𝐀𝐍𝐋𝐈𝐊 𝐌𝐄𝐋𝐄𝐙「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」
Fanfiction𓆩*𓆪 𝐊𝐀𝐑𝐀𝐍𝐋𝐈𝐊 𝐌𝐄𝐋𝐄𝐙 𓆩*𓆪 Esrar odasından çalınan kehaneti duyan Tom Riddle, yapması gereken bir iş olduğunu fark eder. ╔════════════╗ tom riddle x fem!oc audrisimpavi | 21.06.2020 ...