16

7.1K 413 229
                                    

Not: Medyaya koyduğum şarkıyı ilk duyduğumda Bianca ve Tom'u görür gibi oldum ve o günden beri dinliyorum. Siz de dinlerseniz sevinirim💚 İyi okumalar.

Mırıltılı konuşmaların sesiyle uyanan Bianca gözlerini seslerin geldiği kapıya çevirdi. Audrey kapının kenarına yaslanmış, karşısındaki kişiyle konuşuyordu ancak Bianca kim olduğunu görememişti.

"Şu an uyuyor." dedi Audrey kısık sesle. "Daha kalkmadı."

"Kalkması gerekmiyor mu? Ben kalkalı saatler oldu."

"İşler İskandinavya'da nasıl yürüyor bilemem ama biz son ana kadar uyuyoruz genelde." dedi kız. "Ben uyanınca söylerim ona seni bulur."

"Kim?" diye sordu uykulu bir sesle Bianca. Audrey arkadaşına döndü. "Ah, harika! Uyanmışsın. Birisi seni sorup duruyor." İmayla sırıtıp kenara çekildi ve Igor gözüktü. Siyah saçlarını arkasında at kuyruğu yapmıştı ve siyah gözleri ortaya çıkmıştı.

"Günaydın." dedi Igor kıza gülümseyerek. "Sese mi uyandın?"

Bianca gerinirken "Evet." dedi. "Bir şey mi oldu?"

"Şey- Biraz takılalım istemiştim ama..." Bianca elleriyle yüzünü sıvazladı ve ayılmaya çalıştı. "Tamam, ortak salonda beklersen beş dakikaya gelirim."

"Saymaya başlıyorum." Gülümseyerek göz kırptı ve uzaklaştı. Dorea yatağında sırıtarak kuzenine bakıyordu. "Riddle bu işe ne diyor Bianca?"

"Hangi işe?" Ayağa kalkıp eteğini giyerken merakla sordu.

"Karkaroff belli ki senden hoşlanıyor. Bu işe."

"Diyebileceği bir şey yok." dedi Bianca kızıl saçlarını omzundan geriye atarken. "Hem umurunda değil hem de sevgilim değil. Onu bağlamaz."

Dorea'nın konuşmaya devam edeceğini fark edince asasını alıp gelişine el salladı ve odadan çıktı.

Igor koltuklardan birinde oturmuş Rosier ve Avery ile konuşuyordu. "Günaydın." Yanlarına gelen Black cadısını gören Rosier "Günaydınlar prensesim." diye onu selamladı.

"Hazırım, gidebiliriz." Igor ayağa kalkıp Bianca'nın yanına geldiğinde Evan kaşlarını çattı. Tom'un bundan haberi var mıydı, varsa ne diyordu?

İkili kapıdan çıkarken Tom merdivenlerin son basamağından iniyordu. Her zamanki gibi saçları taranmıştı, üzerindeki takım elbise ütülüydü.

Masadaki sürahiden kendine su doldurup koltuğa oturdu. Evan'ın ona tuhaf bakışlarını fark edince gözleri ona dönmüştü. "Ne oldu?" diye sordu.

"Bianca'yla ilgili bilgin var mı?" Riddle kaşlarını kaldırdı. "Ne olmuş?"

"Karkaroff'la samimi duruyordu." dediğinde Tom bir şey demeden suyundan bir kere daha yudum aldı. "Az önce çıktılar. Sabahın kör saati."

"İstediğini yapabilir." dedi Tom. "Göbekten bana bağlı değil sonuçta."

Mutfaktan aşırdıkları tostları yerken Karagöl'ün etrafında dolaşıyorlardı. Igor merakla Hogwarts hakkında sorular soruyor, Bianca da oldukça sabırla hepsini cevaplıyordu.

"Sıra bende artık!" dedi kız. "Grindelwald okulunuzda birilerini öldürmüş diye duydum."

Igor yüzünü buruşturdu. "Evet. Tuhaf bir çocuktu, ben birinci sınıfken o altıncı sınıftı. Sonra atıldı zaten öğrencileri öldürmekten."

"Fikirlerini göstermek için tuhaf bir yol." dedi Bianca. Igor başını salladı. "Söylediklerine inanıyorum, gayet haklı ama okulundaki öğrencilere saldırması onu kötü gösterdi, onun tarafında olanlar bile öyle düşündü."

𝐊𝐀𝐑𝐀𝐍𝐋𝐈𝐊 𝐌𝐄𝐋𝐄𝐙「ᴛᴏᴍ ᴍ. ʀɪᴅᴅʟᴇ」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin