Yui Na'yı dinleyerek gözlerimi kapattığımda, gözüme farı sürmeye başlaması ile iç çektim.
Doğruyu söylemek gerekirse, partiye falan gidesim yoktu. Dün Lucas'ı da bunun için ikna etmeye çalışmıştım ama beni nasıl tuzağa getireceğini çok iyi biliyordu.
Yoğun ısrarlarım sonucunda yatağın ucuna oturmuş ve 'iyi, peki. Sen bilirsin, bende XuiNin ile giderim partiye.' demiş beni hemencecik ikna etmişti.
Ama bende Eun'sam, Kore'ye dönünce bunun hıncını fitil fitil burnundan getirirdim.
"Lucas'ın bu kadar zarif parçalar seçeceğini düşünmüyordum açıkçası. Bayağı güzel olacaksın."
Ne seçtiği hakkında en ufak bir fikrim yoktu. Bana ne aldığını göstermemiş YuiNa ile iş birliği yapmışlardı. Beni meraktan çatlatan başka bir şey de buydu işte.
Neden böyle davranıyordu anlayamıyordum; normalde böyle özel günler olduğunda bana karışmazdı, hattakarışmayı geçtim beni beklemezdi bile.
Ancak şimdi beni bekleyeceğini, partinin yapılacağı yere birlikte gideceğimizi söylemişti ve bu beni fazlasıyla şaşırtıyordu.
Yui Na makyajdan bu kadar anlamasa büyük bir ihtimalle sade bir şekilde hazırlanacaktım.
Ve XuiNin gibi bir tiki tipli kız makyajdan ve modadan bu kadar anlayacakken, babamın en çok hisseye sahip olduğu bu şirketin partisinde sönük kalmak isteyeceğim en son şeydi.
Yaptığım küçümseme değildi, sadece bana bu kadar aşağılayıcı davranırken onu küçük bir böcek gibi ezmek istiyordum.
"Tamamdır, işte şimdi bitti." gözlerimi açıp bir kaç saniye bekledikten sonra odaklanan bakışlarımı aynadan yüzüme diktim.
Cidden, çok farklı ve güzel gözüküyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Makyajını böyle düşünün çiçeklerim, sadece takma kirpik eksik djdjd)
