"Zaman akan bir nehirdi ve masum bedenler boğularak kayboluyordu."
2.4
H A T I R L A T M A
Zihnime dolan anıların zehirli hançeri kalbimi dağladığında Hoseok'un o sözleri beynimde yankılanmaya başlamıştı.
Ölü halin işime yaramaz.
Ölü halin işime yaramaz.
Ölü halin işime yaramaz.
Aklıma gelen diğer fikirle temiz başka bir kağıdı önüme çektim ve solgun parmaklarım arasına aldığım kalemi pürüzlü kağıtta gezdirdim. Gözlerimde biriken yaşlara inat, kağıdı ıslatmadan yazmaya başladım. Birkaç damla emellerime inat kağıda düştüğünde hırçın parmaklarım ile silivermiştim hemen. Bunu yapmamla birkaç harf bulanıklaşmış, mürekkep alt satırlara bulanmıştı. Bundan birkaç gün sonra yere damlayan göz yaşın olmayacak, kanın olacak, diye fısıldamıştı iç sesim.
Öyle olacaktı.
Sevgili Jungkook ve diğerleri
Bu sözleri yüzünüze söylemenin ağırlığı altında ezilmeyi göze alamamış bulunmaktayım. Yaptığım onca şeyden sonra yüzünüze bakmaya dahi tenezzül etmiş olmam, beni ne kadar aşağılık bir insan olduğumu kanıtlar nitelikte. Tüm yaptıklarım için önce Tanrı'dan sonrasında ise sizlerden özür diliyorum. Taehyung, affına sığınıyorum. Jeongmun, affına sığınıyorum, benim masumiyetimin varlığına inanan Jungkook'um, affına sığınıyorum. Yaptıklarımın farkındayım, başından beri inkar etsem de hafızamın yerli yerinde olduğunu itiraf etmen durumundayım. Zaman ve şartlar beni buna itti, eğer kendimi savunmak için birisini öldüreceğimi önceden bilmiş olsaydım, eğer bunu biliyor olsaydım öldüreceğim ilk kişi kendim olurdum. Yaşananların tüm sorumluluğunu alarak daha evvelinde yapmam gereken şeyi, öldürmem gereken ilk kişi öldürmeye karar verdim. Hepinizden kararıma saygı duymanızı istiyorum. Tüm bu olup bitenden sonra, cansız bedenimi bulduğunuzda lütfen polisi çağırın ve bedenimi bulduğunuzu söyleyin. Hiçbirinizin bu durumdan yargılanmanızı istemem. Hepinizi tüm kalbiyle seven Jaehyun'unuz.
***
2.5
[KOKU]
Jungkook'un ağzından.
Soğuk kış bahçesinin içindeki solmuş çiçeklerin dibindeki toprak kurumuştu, uzun zamandır buraya girip çıkan olmadığından kış bahçesine bakan da olmamıştı doğal olarak. Kimsesiz gözüken ve sefalet içerisinde solup giden çiçeklere bir kez daha göz gezdirdikten sonra parmaklarımın arasında yanan sigarayı kuru dudaklarıma götürdüm. O sırada cam kapının ardında beliren ince beden, içeriye girmiş. bu kişi Jimin'di. Bir süre sigarayı tutan elime bakmış olsa da uyarıda bulunsa dahi kale almayacağımın farkında olduğundan dudaklarını birbirine bastırıp boğazını temizledi huysuzca, bunları yapmakla yetinmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OH MY TEAR² • JJK
FanfictionOMT SERİSİNİN 2.KİTABIDIR Her vedanın ardında bir bekleyeni vardır kimsenin bilmediği. Ve her gözyaşının altında bir dua kimsenin duymadığı... Sen ise duyulmayan fısıltıma saklanmıştın utanmadan. Tüm OMR'lere ithafen... BAŞLAMA TARİHİ: 29.08.2018 B...