Aycan
Yaklaşık yarım saattir. Sessizce oturuyoruz. Benim başım Barışın omzunda. Onun elleri ise benim saçlarımda.
Barış: Güzelim gidelim mi artık ?
Aycan: Biraz daha kalsak oraya gidip Evrimi görmek istemiyorum.
Barış: Emin ol bende ama Nisalar da seni arıyordu daha fazla merak etmesinler.
Barışa hak vererek oturduğum yerden kalktım.
Ormanın içinde Barış ile el ele yürüyerek barakaların oraya gittik. Berkan bizi görünce koşarak gelip bana sarıldı. İlk koştuğunu görünce beni tekrar ormana yollayıp tekrar kaybol diyecek sandım ama sarılarak beni şaşırttı.
Aycan: Ne oluyor ya ?
Berkan: Kızım neredesin sen meraktan öldük burada. Sana bir şey oldu sandık.
Berkan bir yandan kemiklerimi kıracak kadar sıkı sarılıyor bir yandan da başımı öpüyordu.
Aycan: Senin Barış bana kaldı diyerek mutlu olman gerekmiyor muydu ?
Berkan: Kızım napayım ben bu uzunu sana bir şey olmasın.
Berkana gülümseyerek sarıldım. Ne kadar beni gıcık etse de çok iyi biriydi.
Tam bende ona sevgi sözcükleri söyleyecekken kafamı sertçe eğip saçlarımı karıştırdı.
Aycan: Of Berkan iki dakika normal kalsaydık be.
Berkan:Bu bize çok bile kızım.
Ben Berkana gülerken Nisa koşarak üstüme atladı.
Aycan: Yavaş yavaş, kıracaksın kemiklerimi.
Nisa: Aycaaan seni çok merak ettim iyi misin ?
Aycan: İyiyim merak etme.
Ben Nisaya kocaman sarılırken o da aynı şekilde karşılık veriyordu. Keşke en başında bu kadar iyi olsaydık. Şimdi onu o kadar çok seviyorum ki dışarıda da her zaman yanında olacağım.
Biz Nisa ile sarılmaya devam ederken Cemal de yanımıza gelip sarıldı.
Cemalcan: Kuzu iyisin demi ? Neredeydin merak ettik seni ?
Aycan: Ormandaydım. Biraz nefes almaya ihtiyacım vardı.
Cemalcan: Nefes almak yerine ağlayarak nefesini daraltmışsın gibi. Gözlerin kıpkırmızı.
Omuzumu silkerek Cemoya buruk bir şekilde gülümsedim.
Berkan: Kızım sen kendini niye oraya buraya atarak ağlıyorsun. Çok mu sinirlendin gel Barışı döv.
Barış: Aferin aferin güzel taktik ver.
Berkan:Ağlasın mı kız vicdansız sevgili.
Aycan: Ağlayayım mı hı ?
Barış: Güzelim ağlama tabi. Gel kafamı kır ama ağlama.
Berkan:Çok öyle şeyler deme yapıyor sonra biliyorsun djjdjd
Berkana sinirli sinirli bakmaya başladım. Şu konuyu açmasa olmuyor değil mi ?
Nisa: Sonunda Aycan da bulunduğuna göre ödül oyununa odaklanın bakalım.
Berkan: Bu da sürekli oyun diyor ha.
Cemalcan: Ben içine bir şey kaçtı diyorum inanmıyorsunuz.
Nisa: Hepiniz çocuk gibi olduğunuz için oyunu da benim hatırlatmam gerekiyor.
Berkan: Bize çocuk dedi jfjdjdjd
Barış: Valla bize dedi hdjdjd
Aycan: Niso buna ben bile gülerim ndjdj
Nisa: Şii yanımda olman lazım !
Aycan: Ha tamam. Lan çocuksunuz tabi hadi oyuna çabuk.
Barış: Kızım sen benim kardeşimden bile küçüksün ndnd
Nisa: Hıııı sen öyle san.
Ben gülerek Nisaya sarıldım ve birlikte barakaların oraya geçtik.
Aycan: Nisa Evrim nerede ?
Nisa: Aycan boşver moralini bozduğuna değmez.
Aycan: Morali bozulan ben olmayacam ki.
Nisa: Dinlemeyeceksin beni değil mi ?
Aycan: Üzgünüm. Ona haddini bildirmem gerekiyor.
Nisa: Madem inat yaptın. O zaman gel birlikte bildirelim haddini.
