— Bir Ay Sonra —
Aycanın elenmesinden tam tamına bir ay geçti. Onun ardından da bir çok kişi gitti ama kimse onun ki gibi bir boşluk bırakmadı bende. Her sabah beni uyandırmasına, ona yaklaştığımdaki utangaç tavırlarına, gülümserken gözlerini kaçırmasına o kadar alışmışım ki bu koca ada üstüme üstüme geliyor ve ben nefes alamıyorum.
Şimdi bu ada da dört kişi kaldık. Yirmi kişi ile başladığımız bu yolculukta sadece dört kişi...
Berkan: Hayırdır babako daldın yine ?
Barış: Düşünüyorum sadece.
Berkan: Yemin ederim kafayı yedin sen. Şurda iki üç sarı ot bulsam Aycan olacam da onlar da yok.
Berkana gülüp tekrar önüme döndüm.
Yasin: Bağğğğrış hazır mısın ?
Yasinin sorusunu anlamadığım için sadece kafamı sallamakla yetindim.
Yasin: Bu çocuk iyice gitti. Akşama yüzleşme var yüzleşme.
Bir anda aklıma Aycan geldi. Uzun süre sonra yüzünü görebilecektim. O kadar çok özledim ki onu adı geçtiğinde boğazım düğümleniyor. Gülümsemesi yüzü aklıma geldikçe nefesim kesiliyor. Ne ara bu kadar aşık olmuştum ? Nasıl bu kadar çok bağlanabilmiştim ? Hiç bir soruma cevabım yoktu. Sadece içimdeki aşkın gün geçtikçe arttığını hissediyorum.
Berkan: Aha Aycanı ima etmemiz bile devreleri yakıyor. Barış oğlum kendine gel. İyi bok yedin Yasin.
Berkanın elini yüzümün önünde sallaması ile bakışlarımı ona çevirdim.
Barış: Bir dur be oğlum.
Berkan: Lan sen Aycanı düşüneceğine Yunus'u, Mert'i, Evrim'i düşün neler söylerler Allah bilir.
Yasin: Herkes yalan Evrim gerçek. Kan kusturacak bize kan.
Biz kendi aramızda gülüşürken Cemal de yanımıza geldi. Aycandan sonra hiçbir zaman eskisi gibi olamadık ama ilk günki sinirimi de sürekli yansıtmadım. Nisanın gidişi ile de uzun uzun konuştuğumuzda benden defalarca özür dilemişti. Haksızdı ama artık yapabileceğimiz bir şey de yoktu.
Ekibin bizi uyarması ile artık eşyalarımı toplamaya başladık. Adada son günümüzdü. Koskoca beş ay birkaç metrekare içinde geçmişti. Birbirimizden başka gördüğümüz, konuştuğumuz insan yoktu.
Cemalcan: Burayı özleyeceğim aklımın ucundan bile geçmezdi.
Yasin: Ben gitmek istemiyorum buradan daha belediye başkanı olacaktım.
Berkan: Sizi bilmem ama bu enerji varya bu enerji bu ada varya bu ada ölsek de unutulmaz bee nasıl unutacaksın bu doğayı şu havayı hıı nasııl
Barış: Beko veriyor enerjiyi
Hep birlikte kahkaha atarken hazırlıklarımız da bitmişti artık. Son kez barakalara baktık. Burası da bitti vay be.
Tam giderken hepimiz bir araya geldik. Son kez içimizdeki tüm enerji ile bağırdık.
Hep Birlikte: Hooop bir iki üç gö-nül-lü-ler
Konsey alanına geldiğimde içimde inanılmaz bir heyecan vardı. Benim için mükemmel bir gece geçmeyeceğini bilsem de Aycanı görmek her şeye değerdi.
Acun: Evet arkadaşlar hoşgeldiniz. Öncelikle Cemalcanı dokunulmazlıktaki başarısından dolayı tebrik ediyorum. Ve hemen sms numaralarınızı hatırlatıyorum.
Acun abi tek tek duyuru yaptıktan sonra hepimizden birkaç yorum aldı ve artık yarışmacılara bağlanma zamanı geldi.
İlk bağlantıyı Mert, Ezgi, Aşkım ve Gizem ile yapmıştık. Mert hariç sessiz tayfaydı ve bir bomba patlayacak biri yoktu ama kızlar Merti de etkisi altına almıştı belli ki. O da çok sakin bir şekilde birkaç cümle kurup sustu.
