Bölüm30: Çatırdamalar

1.4K 71 16
                                    

Aycan
Gözlerimi araladığımda güneş çoktan doğmuştu fakat kimse henüz uyanmamıştı. Bu aralar performansımın kötü olması, kaybedilen dokunulmazlıklar, elenme ihtimalim uyumama engel oluyordu.

Kimseyi rahatsız etmemek için sessizce yerimden kalktım. Barış da uyanmamıştı gidip öperek uyandırmak istedim ama saat henüz erkendi bende biraz zaman geçene kadar çardağa gittim.

Sercan: Günaydın soğan kafalı
Aycan: Günaydın Seco
Sercan: Ne zaman uyandın da geldin buraya.
Aycan: Oldu birazcık sende erkencisin
Sercan: Ben hep erkenciyim
Aycan: Doğruu

Biz Sercanla sohbet ederken Barış esneyerek yanımıza geldi. Belli ki yeni uyanmıştı ve o kadar tatlı görünüyordu ki.

Barış: Günaydın yavrum, sana da günaydın Sercan

Eğilip yanağımdan öpünce kalbim güm güm çarpmaya başladı. Hala alışamadım bu öpmelerine.

Aycan: Günaydıııın
Sercan: Sende erkencisin
Barış: Bu aralar erken kalkmaya alıştık ya
Sercan: Büyük ödül hakkında ne düşünüyorsun
Barış: Üzgünüm bebeğim ama net bizde kaçarı yok
Aycan: Hiç üzgün gibi söylemedin maşallah
Barış: Bak şu takımlar bi karışsın o zaman ödüller zevkli olacak. Hem parti falan olursa sen kiminle eğlenecen orada.
Aycan: Sen kiminle eğlenecen acaba Nisa mı Evrim mi ?
Sercan: Nisa mı ?
Barış: Kardeşim ortalık karışık zaten bi dur. Ben babako ile eğlenecem çılgın danslar edecez.
Aycan: Biz babakonun danslarını biliyoruz sende takıl ona aferiiiin
Barış: Sabah sabah kavga mı edelim şimdi
Aycan: Edelim niye etmeyelim ki ama doğruu Barış bey ne isterse onu yaparız demi

Sinirle ayağa kalkıp barakaya doğru giderken bir anda yerden yükseldim.

Barış: Çok konuşuyorsun ama boş konuşuyorsun güzelim.
Aycan:Daha bana laf sokuyor indir benii
Barış: Çok geç

Barış kucağında ben ile koşarak dereye atladı. İkimizde derenin dibine battıktan sonra belimden kavrayıp yukarı çıkardı beni.

Aycan: Hastasın sen hastaa
Barış: Sana hastayım hdjdjd
Aycan: Kro ndnd

Barış vücudumu kendine çekerek aramızdaki mesafeyi kapattı. Nefesini dudaklarımda hissettiğimde tüm vücudum karıncalanmaya başladı. Bu adamın bendeki etkisi anlatılmayacak kadar büyüktü.

Barış: Nefesimi kesiyorsunuz Aycan hanım.
Aycan: Ben sizi gördükten sonra nefes almayı bıraktım Barış bey.

Barış alnıma küçük bir öpücük kondurdu.

Barış: Senii

Hafif başını eğerek aynı öpücükten burnuma da kondurdu.

Barış: Çoook

Ve başını biraz daha eğdiğinde heyecandan gözlerimi kapattım. Dudaklarını dudaklarımda hissettiğimde nefes almayı çoktan bırakmıştım.

Barış: Seviyorum

Gözlerimi açtığımda maviliklerini gözlerime kenetlemişti. Her bakışında boğuluyormuş gibi hissediyorum o kadar derin ve anlamlı bakıyor ki gözlerinin ardındaki düşünceleri merak etmeden duramıyorum.

Berkan: Laaaaaaaan babakolar
Cemalcan: Biz de geliyoruuuuz açılın
Nisa: Peanut butter açııııl

Üçünün sesini duymamla Barışı hafifçe ittirip karaya doğru yüzdüm. Barışın saz ekibi her zamanki gibi olaya dalmıştı bile bir gün bunları öldürebilirim. Başta fıstık ezmesi takıntılıyla başlarım herhalde. Tamam fıstık gibi çocuk da bundan sananee.

Barış
Bizimkilerin dereye atlamasıyla Aycan sinirle yüzmeye başladı. Dereden çıktığında da bana ölümcül bakışlarını gönderip barakalara doğru gitti.

Barış: Bu aşkın katili sizsiniz amk
Berkan: Yine naptık lan
Barış: En romantik anlarda içine atladınız
Nisa: Dereye atladık ki
Cemalcan: Doğru kızım. Hem sizde romantiğinizi derede yapmayın.
Barış: Size soruyorum Cemo ve Nisa dereye neden atladınız.
Cemalcan: Şey...şeyden

Berkan yandan kaş göz yapmaya çalışıyordu.

Nisa: Berkan gel Barışı sinirlendirelim dedi ondan.
Berkan: Lan Nisa
Barış: Şimdi siktim belanı

Berkanı kafasından tutup derenin içine sokup sokup çıkardım. Ama öküz gibi güçlü olduğu için arada bende batıp çıkıyordum.

Nisa: Saldır Cemo saldııırr
Cemalcan: Hangisinee
Nisa: Ben Barıştanım
Cemalcan: O zaman bende Berkan jdjd

Bir yandan Nisa bir yandan Cemalcan da üstümüze atlayınca dakikalarca birbirimizi boğmaya çalıştık. O kadar eğlendik ki burada yaşadığım en güzel günler arasında olabilir.

Berkan: Lan çıkta Aycana bak sinirli sinirli gitti.
Barış: Hassiktir ben onu unuttum hep senin yüzünden

Berkanın kafayı bir daha suya sokup hızlıca kenara doğru yüzüp dereden çıktım.

Barış: Nis sende kaç bunlardan kızım boğarlar seni
Nisa: Bende o iş git sen

Derenin kenarından barakaların oraya doğru gittiğimde Aycanı hamakta yatarken gördüm. O kadar masum ki günlerce izleyebilirim.

Etrafa baktığımda kimse yoktu. Herkes çardakta sohbet ediyordu. İlk önce barakaya geçip tişörtümü çıkardım üzerime ceketimi geçirdim. Daha sonra sessiz adımlarla Aycanın yanına ilerledim.
Hala mışıl mışıl uyuyordu. Güneş de tenine vurunca ay gibi parlayan yüzü daha çok ortaya çıkmıştı.
Hafif hafif hamağı sallamaya başladım. Bir süre sonra gözlerini açtı.

Aycan: Barıış
Barış: Güzelim
Aycan: Biri görecek napıyorsun ?
Barış: Görürlerse görsünler onlar için bu güzel manzaradan vazgeçemem.
Aycan: Ben sürekli vazgeçiyorum ama
Barış: Ne demek o
Aycan: Barış biz ne zaman seninle yakınlaşsak biri çıkıyor ortaya bu genelde seninkiler oluyor.
Barış: Onlar ortaya çıktığında sinirlenip gitmek yerine bizimle kalmayı denesen Aycan. Ben senin için kavgalı olduğum Sercanla iyi geçinmeye çalışıyorum sende benim için arkadaşlarımla iyi geçin.
Aycan: Haklısın ama Nisaya gıcık oluyorum. Berkan da beni gıcık ediyor bi Cemal iyi.
Barış: Nisa çok iyi bir kız. Berkanda benim kardeşim ve evet Cemal da iyi. Sen bu dediklerimi bi düşün güzelim oyun sonunda tekrar konuşuruz. Şimdi ben oyun için hazırlanayım.

Aycan
Söylediklerinde haklıydı sanırım. Sonuçta biz bu adada onun yanında olmazken onlar diğer adada bir bağ kurmuşlar ve bu da Barış için çok önemli. Bende ona saygı duymalıyım ve aramızın çatırdamasına asla izin vermemeliyim. Zaten çok zor zamanlar geçirmişken yaşanacak güzel günlere gölge düşürmemeliyiz.

Barış konuşmasını bitirip tam gidecekken ceketinden tuttum. Benim tutmam ile ceketin fermuarı açıldığında Barış ve karın kasları görsel şölen düzenlemişlerdi. Ben ise bu şölene dalıp gitmiştim.

Barış: Soyun desen soyunurdum bu kadar hırçın olmana gerek yoktu bebeğim

Barışın dediği ile kafamı hemen kaldırıp yüzüne boş boş baktım.

Aycan: Ya Barış yanlışlıkla oldu sende gördün
Barış: Hıı hıı tamam
Aycan: Barııış
Barış: Tamam tamam.

Barış gülerek barakaya geçti. Her seferinde kendimi rezil edecek bir şey bulmama şaşırmıyorum artık bu benim için bir vazgeçilmez oldu.

Takımın seslenmesiyle yerimden kalkıp hazırlandım. Önemli bir büyük ödül vardı be bizim bunu almaktan başka şansımız yoktu. Her ne olursa olsun bugün oyunun biz de olması gerekiyordu.

Yeni bölüm isteklerine karşı yazdığım bir bölüm çok içime sinmedi.
Bu aralar Aycana sinir olmaya başladım Barışı takipten çıkarması da ayrı bir olay oldu. Büyük ihtimalle Aybar dedikodusunu bitirmek istedi ama Barışı çıkarırken Cemali takip etmesi de ayrı bir ironi oldu. O yüzden çok fazla yazasım gelmedi. Olaylarda Aycanı çok hayal edemedim yani. Ama yine de ikisini de seviyorum sizleri de çok seviyorum oylarınızı ve yorumlarını bekliyorum ♥️

Nefretin KülleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin