Bölüm12: Ben Zarar Verdim

2.4K 82 13
                                    

Barış
Dudaklarımız birbirinden ayrılınca Aycan utançla kafasını yere eğdi. Yüzüme bakamıyordu oysa ben o gözlere bakabilmek için can atıyordum.
Aycanın bu hareketine kahkaha attım o kadar tatlıydı ki...

Aycan: Ya Barış neden gülüyorsun

Yavaşça Aycana doğru eğildim ve fısıldayarak

Barış: O kadar güzelsin ki...

Bu dediğimden sonra Aycan daha da utandı. Kollarımı heyecandan titreyen bedenine sardım ve soğan kafasını göğsüme yasladım. Şu andaki hissettiğim huzuru hayatım boyunca hissetmemiştim. Ben kafasına küçük öpücükler kondururken hayat bana sana bu kadar mutluluk yeter der gibi cevap verdi.

Evrim: Barış ormanda mısın oyuna gidecez

Evrimin sesini duyduğumuz anda ayrıldık birbirimizden

Barış: Buradayım gelirim ben sen git
Evrim: Tamam çabuk ol

Evrim gittiğinde birbirimize bakıp gülmeye başladık. Anladım ben bugünki mood aptal aşık.

Aycanla el ele barakaların olduğu yere doğru yürümeye başladık. Yanlış anlamadınız el ele. Şu an o kadar mutluyum ki mutluluktan oyuna da gidesim yok kazanasım hiç yok. Ya Aycan elenirse o zaman ben burada nasıl kalacağım. Neyse bunları düşünmek yok şu an tek gerçek Aycan ve ben.
Barakalara doğru yaklaşınca Aycan elini çekti.

Aycan:Şey bi gören falan olur şikayet ederler
Barış: Etsinler ne olacak ki
Aycan: Ya Barış durduk yere uyarı almayalım lütfen kimseye belli etmeyelim
Barış: Aycan beko cemo nisa anlar. Benim tipimden anlar
Aycan: Tamam onlar dışında yok ama bende Elife derim. Hem Nisa anlar mı dedin onunla sen yani

Aycanın bu tepkisine güldüm. Evet küçük civciv seni kandırdık huhahahha diye gülmek istiyorum ama her an bir darbe alabilirim o yüzden hafif bir gülümseme ile yetinip yoluma devam ettim.

Aycan: Kaç kaç bunu daha sonra konuşacaz seninle
Barış: Emrinize amadeyim.

Barakaların oraya geldiğimizde birbirimizden ayrıldık. Barakaya geçip çantamı hazırladım o da aynı şekilde hazırlanıyordu. Arada birbirimize bakıp gülümsüyorduk.

Aycan
Barakada eşyalarımı toplayıp bir yandan da Barışa bakıyordum. Maşallah be analar neler doğuruyor. Bu maşallah dediğimin benim sevgilim olduğunu anlayınca kendi kendime gülmeye başladım canım maşallahlık sevgilim.
Ben kendi kendime gülerken bana doğru telaşla yürüyen Elifi farkettim.

Elif:Aycan neredesin sen her yere baktık bulamadık seni çok merak ettim. Bir daha haber ver be kızım
Aycan: Sen beni merak mı ettin buradayım işte önemli bir şey yok sadece yürüdüm
Elif: Sen niye bu kadar mutlusun ?
Aycan: Ağlayım mı ?
Elif: Tuhaf bir şekilde mutlusun. Hiçbir şey yolunda değil ama mutlusun. Ne oldu çabuk anlat
Aycan: Akşam konuşsak olur mu oyun öncesi kafamız dağılmasın

Elif tamam anlamında kafasını salladı ama merakla bana bakıyordu. O kadar mı belli ediyordum ya. Aaa acaba öpüştüğüm de belli oluyor muydu. Yoksa dudaklarım mı şişti. Bunu sorabileceğim kimse de yok Barışa hiç soramam utancımdan ölürüm. En iyisi biri sorana kadar hiç dudağım yokmuş gibi davranmak.

Barış
Eşyalarımızı aldık ve safariye doğru yürüyordum.

Berkan:Bu ne hal lan derebeyliğini mi ilan ettin
Barış: Evet kurultayda yanımda oturacak hatunu da buldum.

Nefretin KülleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin