8

739 112 86
                                    

İçimde umarsızca beni mahveden bir acı, saçların avuçlarımdan kayıyor ayın kızı. Kapa gözlerini, kapa ki uykunda göresin olamayan bizi. Bu dünya için fazla olan bizi meleğim, sen ve beni. Kiraz dudaklarının  rengini almış ölüm, seni benden ayırmış ölüm, çığlık bir melodi, bedenini sarmış ölüm. Gözlerini kapa ki gökyüzü bizim için bir daha ağlasın ayın kızı.

Gözlerinde beliren şok onunda bilmediğinin göztergesiydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Gözlerinde beliren şok onunda bilmediğinin göztergesiydi. Tabi nereden bilebilirdi ki tüm gece tamamen ıslanana dek belini sarmalayıp dans ettiği kızın aslında öğrencisi olacağını.

Dünya sürprizlerle doluydu, her zaman öyleydi. Yarın veya bir saat sonra başına ne geleceğini bilemezdin ve bu yüzden kimi zaman bilinmezliklerle dolu olan zihnin srni yanlışlara iterdi, çıkmazı olmayan ve pişman olacağın yanlışlara hemde.

Ve hep sonsuza dek yaşayacağını düşünürdün. bir sonun yokmuş gibi.

Yutkundum. Gözlerimi bir iki defa kırpıştırarak karşımda ki öğretmen masasınsa oturmuş, ellerini kahve bardağında sabitleyerek düz bir surat ifadesiyle bana bakan öğretmenime baktım.

"Bugün yeni bir konuya geçtik."

Hafif şaşkın gözüken fakat yinede bir ifade batındırmayan gözlerini benden çekerek, masanın üzeründe duran tahta kalemlerden kırmızı olanını alarak tahtaya doğru ilerlemişti.

Tahtaya bir şeyler yazdıktan sonra vücudunu öğrencilere taraf döndermiş ve gözlerini bir kaç kişide gezdirdikten sonra bana çevirmişti.

Bakışları nedensizce bana değerken farklılaşmıştı ve ben kendimi tuhaf hissediyordum. Bu duygunun ne olduğunu tam çözememiştim çünkü, ne heyecan ne de tanımlayacağım başka bir şeye benziyordu.
daha önce hiç tatmamıştım.

Ellerim terledi.

Gözleri benim üzerimdeyken konuşmak için dudaklarını araladı. başımı biraz eğerek bir kez daha yutkunmuştum.

"Konumuzun adı: gün ışığı."

Gözlerini gözlerimden çekerek, bir iki adım gerilemiş ve arkasında ki öğretmen masasına kalçasını yaslayarak yarı oturur pozisyonda kollarını göğsünde bağlamıştı.

"Sara, bana gün ışığı denince aklına gelen ilk şeyi söyler misin?"

Göz altları morarmıştı ve oldukça yorgun görünüyordu. Sesinde ki sakin tını kendini hiç kaybetmiyordu ve normal yaşamı ile meslek hayatı birbirinden pekte uzak değil gibiydi. Onunla ilk tanıştığım zaman ki gibi sessiz ve düşünceli tavrı vardı.

Gerçi ders başlayalı yirmi dakika bile olmamıştı ve ben onun hakkında tanımadan bunları söylüyordum. fakat dışardan bakılınca direkt kendini belli eden bir kişilikte değildi, onu ancak böyle analiz edebilirdim.

 Dernière Etoilé, JenminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin