28.BÖLÜM

7.5K 707 164
                                    

Keyifli Okumalar
Dilerim
❤️

***

TEKİN

Cumartesi günü geç kalkacağım deyip erkenden uyanan insana farklı bir işkence yapmaya gerek yoktu. Çünkü zaten o belasını bulmuştur ama maalesef ki öyle olmadı. Metin'in yağmurundan kaçarken adeta ablamın dolusuna maruz kalmıştım.

Bir kaç gündür ablamda olan değişikliği fark ediyorken, yarın akşam düğüne Yağız abiyle gideceğini öğrendiğimde, beynimin içinde ki köşeli jetonlarım tek tek düşmüştü. Ben daha Metin'in aşk bunalımını yeni atlatmışken birde üzerine ablamın deli divane hareketlerine maruz kalmıştım. Dün gece mesela, odamıza elinde her defasında farklı bir elbiseyle yüz kere girmiş ve bizi seçenek manyağı yapmıştı. "Sizce, uzun siyah elbise mi yoksa kısa bordo elbise mi ? Ayakkabı konusunda da kararsız kaldım. Düz siyah mı yoksa bordo saten mi ? Peki saçlarım, toplayınca mı daha güzel gözüküyor yoksa açık bırakınca mı ?"

Akşam on bir de başlayıp gece üçe kadar bize işkence yaparak kombinini tamamladığında, uyumamıza anca izin vermişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Akşam on bir de başlayıp gece üçe kadar bize işkence yaparak kombinini
tamamladığında, uyumamıza anca izin vermişti. Ailecek hep beraber kahvaltı yaptıktan sonra babam yine Emniyete giderken, ablam dün gece bize yaptığı elbise defilesini birde Feyza ablam ve anneme yapmış ve sonunda ne Metin'in, ne de benim beğendiğimiz şeyleri seçmeyerek farklı bir kombin yapmıştı.

Gece o kadar eziyet görüp adeta bir
Cengiz Abazaoğlu ve Kadir Doğulu gibi olan biz, şaşkın bir şekilde ablama bakakaldık..

"Abla madem dediklerimizi giymeyecektin, daha niye bize eziyet ettin ?" Diye sorduğum soruda ise ablamdan ibretlik bir cevap almıştım.

"Paşalarım benim, olur mu öyle şey. Siz bana onca elbise içinden hangi elbiseyi giyinmeyeceğim veya ne takmayacağım konusunda çok yardımcı oldunuz. Tekrar çok teşekkür ederim.." diyerek yanaklarımızdan hızla öpüp, yüksek sesle şarkı söyleyerek odasına doğru girdi. Söylediği şarkı kulaklarımı tırmalayıp, gözlerimi kısmama neden olurken yanımda hâlâ ablamın ardından şaşkınca bakan Metin'in omzuna dokundum.

"Üzülme kardeşim. Sevenleri sevmediğine vermediler diyerek göbek atan bir neslin psikolojisini sorgulayamayız.." Diyerek
Metin'i ardımda bırakıp, odama geçerek tekrar uyumayı denedim ama sadece denedim !

On beş dakikalık süren uykum, Metin'in beni dürtmesiyle son buldu. Hayat bana delirmem için gerekli olan her şeyi verdi. Bonkördü, samimiydi. Servisi, sunumu muhteşemdi. Etkilendim, yok ben almayayım diyemedim. Güzel güzel delirdim !

Bir daha ki hafta okullar arası olacak basketbol maçı için bizi arayarak antrenmana çağıran koçumuza, saygı çerçevesinde hakaretler ederek uyanmak zorunda kaldım.

ŞANSIN BÖYLESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin