24. Hades'in Evi

1.6K 108 446
                                    


Herkese merhaba! Yine upuzuuun ve biraz karışık bir bölümle geldim. Gerçekten işler karışıyor, her şey üst üste gelmeye başlıyor. Bakalım neler olacak? Bölümden sonra geleceğine emin olduğum soruya peşin cevap veriyorum:  Soru işaretlerinin cevaplarını alacaksınız, relax ;) Hem de uzun uzun ^^


"Hades'in evinde ölüler ölüleri unutsa da ben o zaman bile seni hala hatırlıyor olacağım, benim sevgili yol arkadaşım."


Yekta inanmaz gözlerle bana baktı. Ağzından fısıltı gibi "Ne?" sorusu fırladı. Birkaç saniyelik bir sessizlikten sonra "Konuyu değiştirmek için gerçekten bunu mu kullanıyorsun, Helen? Sen ne yapıyorsun? Ne oldu sana?" diye soruları ardı ardına sıraladı.

Gerçekleri söylüyor olmanın verdiği rahatlıkla "İnan veya inanma. Gerçekten bu yüzden döndüm. Pınar'ı bulacağım." dedim.

Yekta hala inanamıyormuş gibi bakıyordu bana ama bu sefer yalan söylemediğimi anlamıştı. Sadece aklımdan şüphe ediyordu. Endişeyle yanıma yaklaştı ve omuzlarımdan hafifçe tutarak "Helen... Pınar öldü!" dedi.

Omuzlarımdaki kollarını ittirdim.

"Nerede hani? Kanıtla bana. Mezarını kazınca onu bulacak mıyız? Ölü veya diri. Bulacağım onu, Yekta. Buraya da bu yüzden geri döndüm."

"Yaşıyor olma ihtimali var mı sahiden?" diye sordu.

"Cesedini bulana kadar o ihtimal hep var. Ama şimdi sana hesap verecek değilim. Amacımı öğrendin. Seninle hiçbir alakası yok. Beni yalnız bırak artık. Bu gece canımız yeterince sıkıldı bence."

Yekta "Ama..." diye mırıldandı. O konuşmaya başlayamadan yüksek sesle "Lütfen!" dedim.

O kadar çok afallamıştı ki başını hafifçe sallayıp dışarı çıktı. Kapı arkasından kapanır kapanmaz kendimi öylece koltuğa bırakıverdim. Ağlamaya kaldığım yerden devam ettim. Artık ağlayacak daha çok şey vardı. Bu gece dağılacaktım, parçalanacaktım ama yarın sabah ilk iş kırıklarımı toplayıp yapıştıracak ve kaldığım yerden savaşmaya, yaşamaya devam edecektim.

***

Babaannem bitik halimi görmesin diye gece otelde kaldım ama sabah kahvaltıyı beraber yapabilmek için erkenden yalıya döndüm. Baloyla ilgili sorularına sanki her şey mükemmel geçmiş gibi gülümseye gülümseye cevaplar verdim. Babaannem de aynı benim gibi gülümseyerek önüme bütün gazetelerin magazin eklerini bıraktı. İmalı bir ses tonuyla "Çok güzel geçmiş gerçekten." dedi ve okumam için ilk gazeteyi elime tutuşturdu.

HELEN FERİDUN'UN AŞK GECESİ

Feridun Holding'in onursal başkanı Kudret Feridun'un torunu, ünlü şarkıcı Helen Feridun, Hoş Geldin Partisi'nde meslektaşı olan Egemen Canova'ya ilan-ı aşk etti.

Oflayarak "Gerçekten böyle mi anlamışlar ya?" dedim. "İlan-ı aşk falan yok babaanne, sadece düet yaptık."

Babaannem gözlerini devirerek "Onu da okudum!" deyip diğer gazeteyi uzattı.

HELEN FERİDUN VE EGEMEN CANOVA'NIN AŞK DOLU DÜETİ

Kendi partisinde sahne alan Helen Feridun, kendisi gibi şarkıcı olan Egemen Canova'yı Sertab Erener'in Aşk adlı parçasını beraber seslendirmek için sahneye davet etti. Şarkıdan önce Feridun'un Canova'ya sevgi dolu sözler söylemesi gözlerden kaçmazken davetlileri şaşkınlık içinde bıraktı.

Denizin Yuttuğu Ev I - IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin