42. Bølûm

1K 81 8
                                    

Keyifli okumalar...

"Aras beni bırakma" diye mırıldandı...

...

Uyandığım her yer sirke kokuyordu. Burnumun direği kırılmıştı cidden başımda da bir tane bez vardı ateşim çıkmıştı galiba.
Ben her bir şeye üzülüp veya streslenirsem ateşim çıkardı. (Ya da saçlarımı kurutmadığım için) Birinin elini tutuyordum kim olduğuna baktığımda Savaş dı hemen elimi çektim hızlı çektiğim için Savaş uyanmıştı esneyerek "günaydın güzellik gece boyu hepimizi süründürdün en son nöbet bende kaldı"dedi elimi çektiğime biraz bozulmuş gibiydi kafamdaki bezi çektim ve ayaklandım "ben kendimi iyi hissediyorum abimler nerede?"dedim Savaş oturduğu yerden kalktı ve "odalarındalar galiba istersen sen onlara görün ondan sonra tekrar dinlen"dedi kafamı sallayıp Yiğit abimin odasına gittim orada Melodi yatıyordu geri çıktım. Ve aşşağıya indim abimler koltuklarda yatıyorlardı neden orada yattıkları hakkında hiçbir fikrim yok.
Onların yanına geldiğimde uyandırmak istemedim zaten yeterince yorulmuşlardı.

Mutfağa gittim kendime bir bardak su aldım. İlk defa boğazım bir şey geçiyrordu (Aras öldüğü günden beri). Bir an düşündüm de Arasın gerçekten öldüne inanamıyordum. "Masal" sıçradım ve elimdeki bardak yeri düşüp parçalandı.
Yere eğildim toplamaya başladım "bırak ben toplarım"dedi Savaş ona engel çıktım ve bütün camları topladım. "Pardon"dedim sadece Savaşa "abinler uyandı seni soruyorlar istersen bir görün"dedi kafamı salladım  ve abimlerin yanına gittim "günaydın"dedim kısık çıkmıştı sesim.
Yağız abim beni kolunun altına aldı o da keyifsizce "günaydın"dedi Yiğit abim kaşlarını çatmış bana bakıyorda daha doğrusu elime bende elime baktığım da şok oldum elim kanıyordu "eline ne oldu?"dedi Yiğit abim endişeli bir sesle hemen mutfağa gidip su tuttum "elinin kesildini neden bana söylemedin"dedi Savaş ona ters bir bakış attıp "elimin kesildini farketmedim"dedim peşimden abimlerde gelmişti.
Yiğit abim elimi peşeteyle kurulayıp yara bandıyla sardı.
"Yara bandı sadece yaramızı görmemizi engelliyor iyileşmesine değil"dedim ağzımdan kelimeler benden habersiz dökülmüşlerdi.
Kafamı sallayıp kendimi toparladım "ben odama çıkıyorum " dedim mutfaktan hızlı bir şekilde çıktım.

Odama geldiğimde direk yatağıma yattım bu hayata sadece acı çekmek için gelmiştim bir gün mutlu oluyorsam diğer günlerle acısı çıkartılıyor.
Hani bazı insanlar der ya 'hayata gülümsersen o da sana gülümser hayattam kaçarsan o da senden kaçar' bu bana çok anlamsız geliyor. Hayata ne kadar gülümsersem gülümseyeyim hayat bana o kadar çok ders veriyordu.
Telefonum çalıyordu hemen kalkıp telefonumu aldım kayıtlı numara değildi.

-"alo"

-"alo benim kızım hapishane den çıktım seni görmek istiyorum iyi misin?"

-"baba! Ne ara çıktın? Ve hangi yüzle benimle görüşmek istiyorsun o Can denilen adam beni tekrar , tekarar öldürmeye kalktı en sonunda Arası öldürdü senden nefret ediyorum siz sadece bize kötülük yapıyorsunuz yeter artık yapmayın"

Dedim ve suratına kapattım Yiğit abim kapının önümdeydi yanıma geldi telefonu kenera koydu "prensesim evet Aras öldü kabullenemiyorsun birilerini sucluyorsun belki de kendini suçluyorsun ama yapmamalısın çünkü sen her zaman güçlüydün ve güçlü kalacaksın ölenle ölümez hayatına devam etmelisin"dedi ve sözüne gerinerek devam etti "arayan babam dı değil mi? Hapisten çıkmış bzi duyduk ama sana söylemeye fırsatımız olmadı istersen seni görmeye götüreniliriz"dedi ama ben gerçekten Arasın ölümüne neden olan kimseyle görüşmek istemiyordum.
"Hayır abi görmek istemiyorum."dedim ve geri yatağıma yattım abimde yanıma uzandı "beraber uyuyalım mı abim?"dedi kafamı salladım.

~_~

Uyandığımda Yiğit abim yerde uyuyordu ama ayakları yatağa dayalıydı.
Birden içeri Savaş daldı "Yiğit abi"dedi ben kaşlarım çatılı bir şekilde ona bakarken o ise sadece Yiğit abime bakıyordu hemen telefonunu çıkarıp fotoğrafımızı çekti hemen yataktan kalkıp Savaşın yanına gittim "onu sil Savaş"dedim Savaş üstüme eğildi "silmezsem dövermisin? Sanki hiç yapmadığın birşey sanki"dedi saçından tuttum ve çektim ama elimden kayıp gitti "Ahh kızım bak seni döverim ha"dedi telefonu cebine koyarken "hadi dövsene hadi"diey çemkirdim birden beni kucakladı "abi!"diye bağırdım. Abim hemen uyandı yatakta olmadının şokunu atlattıktan sonra bize döndü.
"Savaş! Nabıyorsunuz? Bırak lan kardeşimi"dedi Savaş hızlı , hızlı bnei götürdü "çok uyanıksın Masal hemen korktun abine bağırdın"dedi omzuna vurdum "kes lan" inemeye çalıştım ama beni daha çok sıktı.

Bahçeye geldimizde beni yere yatırdı ve hortumu açtı ve üstüme tuttu.
Ayağa kalktım tam kaçacakken beni kolumdan tuttup ıslatmaya devam etti.
Birden hortumdaki su kesildi ve fıskiyeler çalıstı Yağız abim kenarda "haksızlık olmasın" dedi ve yanımıza geldi beni  elindeki havluyla sardı. Savaş tam kaçacakken "sen burada kalıp ıslanıyorsun"dedi Savaş suyun altına geçti ve yere oturdu ben oh oh yaparken. Sinsi bir şekilde güldü ve biranda tişörtünü çıkardı.
Ups! Hemen gözümü kapadım "üstüne giy be!"dedim tekrar gözümü açtım (iyi bir vücudu  var çaktırmayın)"havluyu getirirsen görmek zorunda kalmazsın"dedi oyun oynuyordu bana ama ben yemezdim "getimiyorum odama giderim"dedim ve arkamı dönüp gittim. Arasın yerine başkasını koyamazsın Masal! Uzak durmalısın Savaşdan. Odama girer girmez hemen duş aldım bu sefer saçlarımı kuruttum ve topuz yaptım uzun tişörtümü önden bağladım. Abim haklıydı ölenle ölünmezdi hayatıma devam etmeliydim. Hemde Arasa söz vermiştim.
Aşşağıya indim kimse yoktu "abinler Barışın yanına gitti kızlarda hâlâ uyuyorlar"dedi Savaş arkamdan kafamı salladım tam odama çıkacakken  önüme geçti "benden kaçamzsın Masal Çevik"dedi tam yandan geçecekmiş gibi yapıp. Diğer taraftan geçtim "gerçekten kaçabiliyormuşum değil mi?"dedim ve hemen bir odaya daldım. Kimin odasıydı burası? Savaş ise hemen odaya daldı "benden zaten en fazla benim odama kaçabilirsin"dedi has.
Tam çıkacakken Savaş kapıyı kilitleyip dolabın üstüne koydu. Bilerek yapmıştı çünkü benim boyum kısa! :(
"Savaş ya aç şu kapıyı"dedim sırıttı uyuz! Beni kolumdan tuttup yatağına yatırdı "nebıyorsun?"dedim ama beni tınlamadı başımın üstünden öptü.
"Ay nabıyon be?"diye hemen kalktım. Savaş gayet soğukkanlı bir biçimde "ateşin varmı diye baktım"dedi "elin yok mu? Allah Allah"diye tersledim.

Savaş karşıma sandalye çekip oturdu sinirlenmişe benziyordu "Bak sevdiğin adam öldü sen  ölseydin bende senin peşinden gelirdim emin ol ama canımı acıtıyorsun seni sevdimi bıle bile bana bunu davranma lütfen evet Arasın senden ayrılmasını hatta ve hatta ölmesini istedim ama sonra vazgeçtim çünkü senin canının yanacağını bildim şimdik de bırak da yaralarını sarmana yardım edeyim ...... lütfen"

Elini yanağıma koydu ve ;

"Seni en güzel ben severim o kadar!"dedi

Kalbim bunu lütfen bana yapma lütfen...

Umarım beğenmişsinizdir.
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum.

Sizce Savaş ve Masal olsun mu?

Bölüm nasıl olmuş?

NOT: YAZIM HATALARIM İÇİN ÖZÜR DİLERİM.

ABİMİN ÇETESİ (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin