Çok zorlandım ama yazdım sanki ?
Haftasonu çömezlerin odasında da, kızların odasında da büyük telaş vardı.
Sevda ailesinin isteği üzerine eve gideceği için eşyalarınını toplamakla uğraşıyor, Öykü bir yolunu bulup İlker'le buluşmak için kaçma planları yapıyordu.
Dilara ve Zeynel ise bu telaştan paylarını almış bir şekilde Sevda'nın bavulunu kapatma görevini yerine getirmeye çabalıyorlardı ama kızın resim malzemeleri bir türlü sığmıyordu.
"Bak şimdi, ben oturuyorum sen fermuarı çek," diyerek bulduğu çözümü dile getiren Dilara'yı Zeynel onaylasa dahi Sevda hızla karşı çıktı, "Saçmalama, malzemeler kırılır !"
"Kızım, alt tarafı iki günlüğüne gidiyorsun eve. Tuval de götürmeyiver ya !"
Zeynel sinirle Sevda'ya bağırırken, genç kız da aynı sinirle karşılık verdi. Hatta onun ki daha da korkunçtu, "Kes sesini Zeynel !"
Bu ürkütücü kızdan kim olsa korkacağı için, Zeynel'de korkarak geri adım attım ve üçlü tekrar bavul kapatma işlerine geri döndü.
Üst katta ise ayrı bir hengame vardı. Duru ve Alara kafayı yemişler gibi akşam ki parti için ne giyeceklerini düşünüyorlardı.
Duru şimdiden en az on tane kombin yapmış, beş tane elbise değiştirmişti. Alara ise bir türlü daha fazla nasıl "seksi" olabilir onu bulmaya çalışıyordu.
"Şu elbisenin iplerini bağlamadan giysem ?"
Alara askılarını düşürüp, arkadaşlarını doğru dönerken İlke yattığı yerden gözlerini devirdi, "Çıplak git istersen Alara ! Bu az olmuş."
İlke'nin tepkisiyle bu kıyafetin de olmadığını anlayan Alara bir çırpıda elbiseni çıkararak tekrar dolabına yöneldi.
"Bu sefer bir farklılık yapıp, hanım hanımcık mı olsam ?" Eli dolabında ki saten gömleğine giderken kızların itiraz dolu sesleriyle geri bıraktı.
"Saçmalama Alara, söz konusu bile olamaz." Pınar'ın da itirazıyla iyice umudunu kesen Alara ne yapacağını bilemez halde ofladı.
Duru ve Alara'nın bu geceyi bu kadar büyütüp, şimdiden kıyafet telaşına girmeleri İlke'nin canını sıkıyordu.
"Bu kadar büyütmenize gerçekten anlam veremiyorum !"
İlke'ye cevabını yüzünde sinsi bir sırıtmayla verdi Alara, "Kızım o parti büyük ihtimalle beni henüz hiç tanımamış yakışıklılarla doludur. Hepsiyle tek tek ilgilenmem lazım."
"Ay aman, bütün şehri elden geçirmeden rahat edemezsin zaten ! Bize sakın bırakma."
Duru'nun sitem dolu sesiyle, Alara uzanıp arkadaşının saçını çekti.
"Sus kız, jelibon !"
Duru saçının acısıyla yüzünü buruştururken, terbiyesiz bir el hareketi ile arkadaşını selamlamıştı.
Kızlar tarafından parti havası çok farkı iken, erkeklerde öyle bir durum söz konusu bile değildi. Henüz daha yeni yeni uyanan beylerden Dinçer huzursuz, gözleri sürekli akşamki partinin saatindeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gençliğin Kıyısında
فكاهةGençliğin kıyısında, Hayatın köşesinde, Zamanın çok ilerisinde olan gençlerin hikayesi. Bir değişik lise savaşları işte.