Alpden
Telefonu kapattıktan sonra sahile baktım. Bir çizgi gibi yüzünden süzülen yaşlara aldırmadan. Bir kaç dakika sonra tam hızla yanımda dayanan arabaya döndüm. Çok hızlı gelmişti.
Alpim" dedi. Içime bastırdım ağlama isteyi bu seslenişle kendini bıraktı. Ne zamandır sesiz ağlıyordum, yorulmuştum artık bana gelip sarıldığında tutunamadım ve tüm sesimle bağıra bağıra ağlamaya başladım.
Oğuz daha çok sarılmak istedikçe ben daha çok ağlıyordum. Iki büklüm oldum ağlarken oda karnıma doladığı kollarıyla beni düşmemeye koymuyordu.
"Canım çok yanıyor Oğuz" dedim bağırarak.
"O kadar yanıyor ki, kendimi öldürmek kurtulurum sanıyorum" dedim tekrar, benimle beraber oda ağlıyordu.
"Annem benden hergün yardım istiyor. Ama onu göremiyorum, sesini duyorum bana yalvarıyor ama bulamiyorum. Çok canım yanıyor . Kalbim o kadar acıyor ki, yerinde çıkacakmış gibi" dedim taşların üzerine yığılmış bir şekilde, otururken. Oda sadece dinliyor ve beni izliyordu.
"Beni neden yanlız bıraktılar Oğuz? Sevmiyordular mı beni bu soruyla kaç yıl yaşadım haberin varmı?"
"Çocuktum daha babam yok, annem yok, bir akrabam yok, yok ulan yok hayatımda yuzumunguldurecek hiçbirşey yok, gece gözümü yumdugumda annem sesleniyor korkuyla açıyorum gözlerimi çekiliyorum yatağının başına etrafıma bakıyorum hepsi çocuk benle yaşıt en büyüğü 9 yaşındaydı. Odanın büyüklüğü ve karanlığı" gözlerimi yumdum şimdi birdaha yaşıyormuş gibi hiss ediyordum. Oğuz hiç çekmediği eli ile omzuma dokundu yanımda olduğunu hissettirmek için
"Karanlığı çok korkutucuydu. Konuşmak o kadar zordu ki, ağzımı axsam son defa annemle konuştuklarım gidecekti diye korkuyordum. Çocuktum ya nerden bileyim konuştuğumda değil zamanla herşeyin unutulduğunu ve aklımızın kalbimize çevirdi oyunların daha yeni başladığını" yutkundum, dilime kadar gelen sözleri geri çevirdim tekrar, o bu kadarına bile dayanamazken babasını duysa kendisi çekip gider. Şimdilerde en büyük korkumdu onun gitmesi. Sıkı sıkı sarıldım sevdiğime, kokusunu çektim içime, boynumu islatan gözyaşları birer birer kalbime süzüldu.
"Oğuzum ağlama kurban olduğum, bak ben iyiyim artık, sen böyle olunca daha çok üzülüyorum" dedim gözlerini silerek.
"Alp özür dilerim çok özür dilerim, seni üzdüğüm için özür dilerim sevgilim" deyip daha çok ağlamaya başladı. "Şhht geçti artık ağlama dayanamam göz yaşlarına"
Yazardan
Ilk kez Oğuz Alpi böyle görmüştü. Anlattığı masalı baş kahramanı Alpin olduğunu anladığın da kalbi tarifsiz acılara bürünmüştü. Onun yerine koymak istedi kendini, kalbi daha 19 yaşında kaybettiği annesini kabullenemezken o daha 5 yaşında hem yetim hemde öksüz kalmıştı.
Oğuz sevdiğini öpüp kaldırdı "hadi gidelim ve biraz uyuyalım" dedi.
Alp cevaplamadı sadece Oğuzun laflarını dinledi. Oğuz arabasına bindirip evine getirdi. Alo ilk defa geldiği eve göz gezdirdi. Biraz kendine gelmişti.
Evi kendisi gibi renkliydi. KKoridorun sonu iki yere ayrılıyordu. Sağ taraf salon sol tarafta ise merdiven vardı. Merdiven boyu fotoraflar vardi. Şimdiki sahte gülümseme değil gerçekten gülüyordu. Ama biraz farklıydı. Hepsinin yanında bir kadın var daha dikkatli baktığında insan anlardı annesi olduğunu. Alp gülümsedi ilk kez Oğuz onun gülümsemesine tebessümle karşılık verdi. Alpin elinden tutup merdivenlerden çıkardı. Odaya girdiklerinde Alp kokunu içine çekti. Bütün oda Oğuz kokuyordu. Mayışmış şekilde yatağa oturdu. Oğuzda önce oturup sonra Alpin elinden tutarak yukarı çekti. Oğuz sırtını yatağın başına dayayıp Alpi de kolları arasına aldı.
Alp başını Oğuzun ggöğsüne yaslayıp, kollarınıda beline doladı. "Şarki söylesene"
"Tamam söylerim, ahmet kayadan söyleyeyim mi?"
Alp başını salladı.
İçimde Bir Sızı Var
Göğsümde Büyür Anne
Koskoca Bir Şehirde
Yanlızım Yine Anne
Kavgalardan Küslüklerden
Yalanlardan Dolanlardan
İki Yüzlü Dostluklardan
Yoruldum Artık AnneOğuz ve Alp ikiside çalınan çocukluklarına ağlıyordu. Oğuzun sesi titresede durmadı devam etti.
Bu Şehir Hüzün Kokar
Kaybolmuş Tüm Sokaklar
Hepimiz Yıldız Gibi
Yanlızız Yine AnneKavgalardan Küslüklerden
Yalanlardan Dolanlardan
İki Yüzlü Dostluklardan
Yoruldum Artık Anne. (Barış Akarsu seni çok özledim:(( )Alp gözlerindeki yaşlarla uyuya kalmıştı. Oğuzda gözlerini yumup son yaşları akıttı. Sonra kendini Alpin kokusunun huzuruna bıraktı.
Gözünü ilk açan oğuz olmuştu. Saate baktığında neredeyse 6 saati uyumuşlardı. Ellerini Alpin saçlarına uzatıp okşadı. Bu gün iş vardı ama hiç birinin umurunda değildi.
Alp biraz daha kıpırdayıp uyandı. "Saat kaç?"
"Biri geçiyor"
"Ben bu saate kadar uyumuşmuydum? Inanamiyorum ilk defa iki saatin dışında fazla uyuya bildim"
"Alpim romantikaya girerdim ama ben çok acıktım. Karnında davullar çalınıyor"
"Alp dişlerini gösterir şekilde gülümsedi. Ama sonra aklına gelen şeyle gülümsemesi soldu.
"Oğuz benim gitmem gerek"
"Ama yemek?"
"Çok özür dilerim gitmem gerek söz telafi edecem" oğuzun dudağından öpüp hemen çıktı.😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇😇
Alpim benide ağlatin yavrum😪😪😪
Yorum yazmayı ve beğendiyseniz oylamayı unutmayın lütfen sizleri seviyorum🖤💙🌈
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK VE NEFRET
Teen Fictionintikam duygusu ile dolup-taşan Alp Akın ailesini öldürenlerden hesabını soracağına ant içer. Peki hayat ona yine başka bir oyun oynarsa, nefreti aşka dönüşürse? nefreti mi seçer aşkımı?