Biraz geç gelse de kaldığımız yerden devam.
İyi okumalar dileriz ✨***
Kamp yapmak için herşey ve herkes hazırdı.
Bir kişi dışında.
Yaman!
Ama onun için de bir planım vardı. Kendimi ve söyleyeceklerimi iyice bir düşündükten sonra derim bir nefes alıp, yastığın altına koyduğum telefonumu alıp Yamanı aradım.
Birkaç çalıştan sonra, o içimi eriten sesi kulaklarımı doldurdu.
" Aslı'm?"
Ama bu kadar tatlı olursan ben sana kıyamam ki.
Hayır! Aslı kızım kendine gel! Tamam, Yamanın cazibesine karşı koymak o kadar kolay değil fakat sen bunu başarabilirsin. Evet, yapabilirsin.
Derin bir nefes daha alıp, aklımı toplayıp, hattın diğer ucunda bekleyen Yamana döndüm.
" Lafımı kesmeden beni dinlemeni istiyorum." dedim sesimi katı tutmaya çalışarak.
Yamandan gelen birkaç homurtudan sonra onaylayan sesini duydum.
" Bu kampa geleceksin. Sana kendini affettirmek için fırsat, iyi değerlendir derim." Bu durumumuzu kullanmak istemezdim fakat Yaman beni bunu zorladı. Yoksa ben böyle şeyler yapacak bir insan değilim.
" Neden senin gönlünün almam gerekiyor onuda söylersen bu konu hakkında düşüneceğim, prenses hazretleri? "
" Kalbimi kırdın. "dedim kırgınlığımı sesime yansıtarak.
"Kırdığımı hatırlamıyorum ama." Dedi umursamazca. Dediğine gülme isteğimi bastırarak devam etmesini bekledim.
"Bu öküz senin kalbini kırmış ve farkında değil ve bunun için kendini feda etmeye hazır. Öl de öleyim." Nahoş sesi kulaklarımı şenlendirirken işler iyice zorlaşıyordu. Gönlümü çoktan almış olmasını bi yana bu adama gittikçe vuruluyordum.
"Kamp için hazır ol." Diyebildim sadece.
"Her şey için hazırım ama senden de bir takım hazırlıklar bekliyorum." Dedi muzip çıkan sesinden ne demek istediğini anlamış gibiydim.
"Nasıl hazırlıklar onlar beyfendi?"
"Modeli sana bırakıyorum ama renk seçimi bende... ımm mor renk tercihim." Kıkırdaması bile beni etkilerken konuştuğumuz konu beni iyice utandırmıştı. Elbette öyle bişi olamayacak çünkü abimde bizimle beraber olacak.
"Hıhı bakarız. Ama sen fazla umutlanma söyleyeyim şimdiden sonra seni hüsrana uğratmak istemem."
"Hiç sorun değil mor renk yoksa buz mavisi de olabilir." Eğer şuan yanımda olsaydı çoktan, hadi canım bakışı atmış olurdum ama şuan sessiz kalma hakkımı kullandım. Ama kendisi bu hakkı kullanmadı.
"Seni düşünüyorum da karşımda o şekilde ya kızım sen enfes bişey olduğunun farkında mısın?"
"Yaman kurduğun hayaldeki bana mı azıyorsun sen?" Dedim tüm ortamı bozarak. Yüksek sesli bir oflama duyduktan sonra gülmemek için kendimi zor tuttum.
"Sen olan her şeyde imkanım var sen fazla merak etme yavrum. Sen hazırlığını yap kampta görüşürüz."
"Umarım."
***
Birini görmek ile bakmak arasındaki farkın kanıtıydı hislerim.
Çadırı kurmaktan yorulmuş ve gergin sırt kasları tişörtünün nemliliğinden belli olan adam, bana göz kırpıp önüne döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruh Hastası !
Ficción GeneralBir psikolog düşünün, Ve birde kardeşini iyileştirmek için o psikoloğu kaçıran bir mafya. Peki bu iki zıt kişilik beraber olursa ne olur? Bence çok düşünme ve eğlenceli ve bir o kadar da karanlık satırlar arasına dal.