3.BÖLÜM - BAŞLIYORUZ

10.1K 833 197
                                    

BÖLÜM HAZIRSA BEKLEMENİN ANLAMI YOK :) SÜPSÜRPRİZLİ BİR SONLA BÖLÜM SİZLERLE.

***
Kaan kızı odasına geçirip, karşısında durdu. “Sen kimsin?”
Yıldız da elini beline koydu, “Ah nihayet aklınıza geldi, Yıldız ben. Yıldız Şenocak.”
“Manken değilsin?” derken aslında daha çok tespit yapıyordu. Hoş bir mankenden çok daha güzeldi.
“Elbette değilim. Asistanınıza da söyledim. Ama siz o kadar gıcık ve baruttunuz ki size bunu söyleyemedi kız. Onu kovacağınızı söyledi, duygusuzsun çünkü. Bir de dedi ki işte siz beni görünce dibiniz düşüp, benden çok ama çok etkilenince-”


“Bir dakika bir dakika!” dedi yüzünü buruşturup, kızın sözünü keserken, “Ne edince?”
“Etkilenince benden.”
“Ben? Senden? Etkilendim? Öyle mi? Üstelik dibim düşerek?” -O kadar mı belli etmişti kendini?
“Evet. Öyle dedi, bende kabul ettim. Yoksa ben de tasarımcıyım.”

“Ne tasarımı?” -Evet aynen böyle ufaklık, konuyu değiştir.
“İzmir’de arkadaşımın ufak bir işletmesi var. Tabiki sizinki gibi devasa bir holding bazında değil,” dedi etrafını göstererek. “Bikini ve iç çamaşırı, gecelik üzerine tasarım yapıyorum işte. Yerel bir marka benimkisi.”

“İzmir’de mi yaşıyorsun?”
“Evet, benim kardeşim burada. Bu şirkette işe yeni başladı, onu görmeye geldim. Sürpriz yaptım.”
Kaan kafasını kaşıdı, “Kardeşin kim?”
“Hilal. Taylan beyin yeni asistanı, bir hafta önce falan başlamıştı işe.”
“Aaa evet, şu koca tektaşlı kız.” Dudağını, çenesini kaşıdı bu sefer, “Tasarımlarını görebilir miyim?” dedi koltuğa oturup, ona da karşısındaki koltuğu göstererek.

“Şey... Telefonumda var ama şarjı yok.”
Kaan çapkınca gülümsedi, “Eğer giysilerinin içinde varsa, hemen getirtelim. Yani kendi tasarımını giyiyorsundur kesin.”
“Edepsiz misiniz siz? Çantamı getirtmeniz kafi.”
Kaan telefonu açtı ve iki kahve ile, kızın tüm eşyalarını odaya istedi. Sonra da yeniden kızın karşısına oturdu.

“Bir internet siten yok mu?”
Kız başını sağa sola salladı “Hayır yok. O kadar profesyonel çalışmıyoruz maalesef.”
Adam rahat bir şekilde güldü, “Ne alaka? Şimdi en ufak bir konfeksiyoncunun bile sitesi var.”
“Bizim yok.”
“Peki.” -Nasılsa az sonra görecekti ki.

***

Serhan Taylan’ın odasında sağa sola giden kıza bakıyorlardı, “Hayır ablamın burada olması bir olayken, Kaan beyle yarı çıplak olması ayrı bir olay. Bağlantı kuramıyorum yani.”
“Yani öğreniriz şimdi dayıma sorarım.”
Kız Taylan’a yaklaştı ve gözlerini kısarak, “Ablamı kesmez değil mi?” diye sordu.
Taylan da aynı ses tonu ve bakışla kıza cevap verdi, “En fazla zevkten zirveye oynarlar. Hallerine bakılırsa,” sonra da gülerek arkasına yaslandı.

“Edepsiz bu patronum ya valla Serhan bey, hem edepsiz hem ukala, ben sizinle çalışsam mı?”
“İkizimden kız çalmak huyum değildir güzelim, yoksa seve seve. Hem dayımın bugüne kadar hiçbir kıza işkence ettiğini görmedim. Yani özel anlar dışında. Özel zamanlarında ne tür bir fantezi dünyası var bilemem tabi.”

“Siz de az edepsiz değilmişsiniz. Al birini vur ötekine diyeceğim ama zaten aynısınız.”
Serhan ile Taylan aynı anda telefonlarına gelen bildirim sesi ile birbirlerine bakıp kaşlarını havalandırdılar, “Kim ki?” deyip açan Serhan birden ayaklandı.
“Aslı!”
“Bana da yazmış,” dedi Taylan heyecanla.

Hilal onlara yüzünü buruşturarak bakıyordu, “Demin asistanını istemedin ikizinin. Anlamadım sizi ha. Olaya gel!”
Taylan okuduğu mesajla anahtarını alıp kıza sırıttı, “Çünkü bu kız ikimizin,” dedi.
Serhan başını sağa sola salladı ve “İkimizin kız kardeşi,” diye düzeltti ikizini. Sonra da “Hadi gidelim serseri,” dedi o da sevinçle.

SAKLIMDASIN * BELA SERİSİ I - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin