9.BÖLÜM - KABULLENME EVRESİNE GİRİŞ

8.4K 854 157
                                    

❤️❤️❤️

Kaan çıkışta arabasının önünde kaputu açmış içine bakıyordu. Hayır tabiki de Yıldız’ı beklemiyordu, sadece arabanın motoruna bakarken arada gözü kapıya takılıyordu ve işte o anda -tamamen tesadüftür ki- işi bittiği dakika Yıldız’ın çıktığını gördü.

“Yıldız eve mi?” diye sordu arabanın kaputunu kapatırken.
“Evet.”
Kaan çenesini kaşıdı, “Gel bırakayım seni.”
“Yok ya, ben giderim. Hilal’le de hiç çıkış saatlerimiz uymuyor. O benden erken çıkıyor.”

Kaan gülerek başını aşağı yukarı salladı, “Evet. Yönetim departmanı ile üretim farklı oluyor. Bende geç çıkıyorum gördüğün gibi.”
Yıldız burnunu havaya kaldırdı, “Zaten siz erken çıksaydınız isyan bayrağını kaldırırdım yani.”

“Hadi atla ya, sohbetini özlemişim.”
“Peki Kaan bey, madem çok ısrar ettiniz,” dedi adamın açtığı kapıdan binerken, “Gelelim bari.”
Kaan da kendi tarafına dönerken, “İşte bu!” diye ağzını oynattı.

Otoparktan arabayı çıkarırken Taylan’ın aradığını görüp, açtı. “Efendim Taylan.”
“Dayıcık ne haber-” demişti ki, Kaan hemen araya girdi.

“Taylancığım, hoparlör açık ve arabada Yıldız var. Ona göre konuş.”
Taylan kıkırdadı, “Ha, tamam. Anladım. Hemen resmi oluyorum. Kaan dayıcığım.”
“Efendim sevgili yeğenim Taylan.”
Yıldız yüzünü buruşturdu, “Ne itici bir saygınız var.”

Kaan kahkaha atarken, Taylan laf yetiştiriyordu, “Bak dedim sana, her zaman doğal ol. Kadınlar doğal erkekleri seviyorlar. Sonra da gelip bana ağlarsanız, yok Taylan neden bütün kızlar sana hasta, yok neden kızlar hep senin peşinde bizim peşimizde değil. Çünkü siz doğal değilsiniz.”

“Tamam Taylan, söyle ne var?” -Yapmayı geçti, olacak olanı bozardı bu adam!
“Biz birtanecik güzeller güzeli kız kardeşimizin, itici ve çirkin nişanlısının sevimli kız kardeşinin düğününe gidiyoruz. Dedemle annem de gelecekler. Annem soruyor, sende gelir misin diye?”

“Yok ya, ne işim var benim siz gidin.”
“Valla bende Serhan’a diyorum ne işimiz var, diye, hatta ben annemle yemeğe çıkacaktım malum. Ama işte beyefendi kızı görecek diye, biz eziyet çekiyoruz.”
“Hadi Taylan laf kalabalığı yapma, görüşürüz.”

“Görüşürüz dayıcığım. Yıldız ye-yani Yıldız seninle de görüşürüz. Hilal’e çok selam söyle.”
Kaan hemen kapattı telefonu, “Gerizekalı!” diye de homurdandı arkasından. Sonra kıza döndü, “Yıldız?” dedi.
“Efendim.”

“Ya şimdi eve hiç gidesim gelmedi, tek başıma ne yapacağım. Yemeğe ne dersin, birlikte yemek yiyelim mi?”
“Şey... Sen de düğüne gitseydin.”
Kaan yüzünü buruşturdu, “Yok, düğünler bana evde kaldığımı hatırlatıyor, moralim bozuluyor sonra.”

Kız kahkaha attı, “Hadi ama, çoğu röportajınızı okudum. ‘Asla evlenmem’ diyen sizsiniz.”

Kaan kıza bakıp göz kırptı, “O çok gençken. İnsan bir yaştan sonra farklı arayışlar içinde olabiliyor. Yani ne bileyim, şimdi aşık olsam, yani olmuşsam,” gözlerini yumdu, “İşte aşıksam o kıza, evlenirim onunla, hemde hemen.”

Yıldız gülümsedi, “Anladım.” -Kimi kastetti acaba? “Ayrıca çok gençsiniz, ne evde kalması Allah aşkınıza.”
Kaan “Gerçekten mi?” diye sormaktan kendini alamadı.
“Ne gerçekten mi?”

“Genç miyim? Otuz altı yaşındayım da.”
“Otuz altı yaşlı mı? Deli misiniz, en güzel yaş.”
“Yani şimdi sen otuz altı yaşında biriyle birlikte olur muydun? Yani o senden çok hoşlansa, daha da fazlası, aşık olursa, sende ona karşılık verir misin?”

SAKLIMDASIN * BELA SERİSİ I - FİNALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin