on yedi

391 57 36
                                        

"gerçekten iyi vakit geçirdim." yeosang eve vardıklarında seonghwa'ya gergince gülümsedi.

seonghwa bu gece san'ın evinde yatacağı için onu bırakmaya gelmişti, bu yeosang'ı biraz üzüyordu.

"ben de öyle" seonghwa gülümsedi. " yakın zamanda başka bir randevuya gidelim mi?" 

"elbette" 

"pekala... geç oluyor, o yüzden annen endişelenmeye başlamadan içeri gir."

"tamam" yeosang başını salladı. "şimdi gidiyorum." dedi ama hareketsiz kaldı. "şimdi gidiyorum" orada kaldı ve seonghwa'nın ipucunu alarak onu öpmesini bekledi. 

"tamam" seonghwa başını salladı. "hoşçakal" ona el salladığında yeosang kaşlarını çattı.

"tamam... yarın okulda görüşürüz." 

yeosang eve girmek üzereydi ancak seonghwa kolunu tutup onu döndürdü. yeosang seonghwa'ya baktığında gözleri genişledi ve birbirlerine ne kadar yakın olduklarını fark etti. 

seonghwa eğilmeye başladığında ve dudaklarını onunkilerin üstüne koyduğunda yeosang şok olmuş bir şekilde sabit duruyordu. yeosang neler olduğunu anladığında gözlerini kapattı ve onu geri öptü. 

birkaç saniye sonra seonghwa uzaklaştı ve yeosang öpücüğün ne kadar kısa sürdüğünü fark edince kaşlarını çattı. "şimdi gidiyorum." seonghwa birkaç adım geri atmadan önce alnını öptü. 

"burada kalmak istemediğine emin misin?" diye sordu yeosang. 

"teklif için teşekkürler ama sanırım bu gece san'da kalmam en iyisi. benden kalmamı istedi ve en yakın arkadaş olmamıza rağmen ona pek çok şey söylemediğimi fark ettim... yani belki ona hayatımı anlatma zamanım gelmiştir."

"oh" yeosang başını salladı. "yara izinin nasıl olduğunu bana söyler misin?" diye sordu yeosang. ancak seonghwa bir süre sessiz kaldığı için hemen pişman oldu.

"merak etme söylerim." seonghwa başını salladı. "şimdi birbirimizi görüyoruz ve ilişkimizin yürümesini istiyorsam sana karşı dürüst olmam gerektiğini anlıyorum."

i-ilişki mi? diye düşündü yeosang kendi kendine 

"öyleyse evet sana karşı dürüst olacağıma söz veriyorum tamam mı? kazayla ilgili her şeyi anlatacağım ama bugün değil." 

"acele etmene gerek yok" yeosang ona küçük bir gülümseme verdi. " bunu bana anlatmak zorunda hissetmeni istemem. " yüzündeki gülümsemeyi gizleyemeyerek aşağı baktı. " ilişkimizin yürümesini istiyorsam, sabırlı olmam ve seni rahat hissetmediğin bir şeyi bana söylemeye zorlamamam gerektiğini anlıyorum." 

seonghwa sadece aşağı baktı ve gülümsedi. kızardığı için yüzünü gizlemeye çalışıyordu. dışarısı zaten karanlıktı ama pembe yanaklarının görüneceğinden emindi. 

"yarın görüşürüz"

"tamam, san'ın evine vardığında bana mesaj at." 

"atarım" seonghwa başını salladı ve uzaklaştı. 

yeosang onu bir daha göremediğinde ön kapıyı açtı ve eve girdi. yüzünde kocaman bir gülümseme vardı ve bunu saklayamıyordu.

"nasıl gitti?" jisung onu görünce gülümsedi. "gördüğüm kadarıyla iyi gitmiş değil mi?" 

"evet" yeosang tekrar tekrar başını salladı. " o çok harika"  kanepeye doğru yürüyüp uzanmadan önce kapıyı kapattı. "keşke her şeyi yeniden yaşamak için zamanı geri alabilseydim" kaşlarını çattı ve dudaklarına dokundu. 

Our Past | seongsangHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin