Quickly Wear the Face of the Devil

Bölüm 1.3

Zhou Wenjing, Zhou Yunsheng'i parçalamak istiyordu, ayağa kalkmak üzereyken rakibi tarafından sertçe tekmelendi ve ağız dolusu kan kustu.

Zhou Wenang'ın planları yüzünden, Zhou ailesinin en büyük oğlu olarak kimliğini ve aile servetini kaybedince bedenin asıl sahibinin hayatı anında dibe vurmuştu. Ancak kahraman bir ticaret devi haline geldiğinde bile, her şeyini kaybetmesine rağmen onunla uğraşmaya devam ediyordu. Onun yüzünden bedenin asıl sahibinin gittiği her yerde kapılar yüzüne kapanmış ve hayatını bir ömür boyu düzgün bir iş bulamadan geçirmişti, sonunda depresyona girmiş ve hayatını sonlandırmıştı.

Bu bedene geçip orijinal sahibinin kaderini öğrendikten sonra, Zhou Yun Sheng'in bırakın baş kahramana bel bağlamayı, onu hemen öldürmemesi bile zaten güçlü bir otokontrol olarak kabul edilirdi. Du Xu Lang, omzuna kuvvetle bastırmasaydı, yanına gidip birkaç tekme daha atardı.

"Bay Sheng, gençlere sebepsiz yere zorbalık yapmayın." Yakışıklı genç adam burnunun köprüsündeki gözlüğü yukarı kaydırdı, nazikçe ikna ediyormuş gibi görünse de, aynı zamanda uyarıyor gibiydi.

Zhou Yun Sheng aldırmadı, omuzlarına bastırılan eli itti ve yavaşça Zhou Wenjing'in yanına doğru yürüdü. Zhou Wenjing artık ayağa kalkamıyordu, sadece ona nefret dolu gözlerle bakabiliyordu.

"Benden nefret mi ediyorsun?" Zhou Yun Sheng başını yana eğdi.

Yanıt olarak, Zhou Wenjing kanlı tükürük tükürdü.

Zhou Yun Sheng kaçınmak için yana doğru adım attı, sonra Zhou Wenjing'in karnına bastı ve alay ederek gülümsedi, "Gerçekten benden nefret ediyor musun? Benden nefret etmeye ne hakkın var? Annemin desteği olmadan, yetim annen en iyi yerel üniversiteye gidebilir ve mezun olur olmaz Zhou klanında anında bir işe girip, yıllık yüzbinlerce maaş kazanarak çalışabilir miydi? Annem ona kendi kızı gibi davrandı ve o iyiliğinin karşılığını nasıl ödedi? Koruyucu babasının yatağına tırmanarak mı? Koruyucu babasından bir çocuk doğurarak mı? Kendini öldürmeyi seçse bile, neden annemin küvetinde yapsın? Hayatını kullanarak günahlarının kefareti mi ödüyordu yoksa annemden intikam mı alıyordu? Eh, dileğini yerine getirdi ve sonunda annem onun ayak izlerini takip etti ve beni dünyayla yüzleşmek için yalnız bıraktı. Sana soruyorum, peki ben kimden nefret etmeliyim?"

Zhou Yun Sheng'in gözleri konuşurken daha da kızarmıştı ve derin bir nefes almak için durmak zorunda kaldı. Boğuk sesi, sanki önündeki her şeyi yok etmek istiyormuş gibi güçlü bir öfke ve nefretle doluydu.

Zhou Wenjing, bu ani ve yoğun duyguların patlak vermesiyle korktu, uzun bir süre gözlerinin içine bakmaya cesaret edemedi. Başlangıçta onu uzaklaştırmak isteyen Du Xu Lang'ın kalbi hafifçe titredi.

Gelmeden önce Zhou Wenjing'in Zhou ailesindeki durumunu araştırmıştı. Sadece acınası olduğunu düşünmüştü, ama asla Zhou Yun Sheng'in bakış açısından bakmamıştı. Şimdi şikayetlerini dinleyince birdenbire en büyük kurbanın gerçekten Zhou'nun annesi olduğunu anladı. Ve Zhou annesi tarafından terk edilen bu çocuğa gelince, kalbindeki acı ve nefret Zhou Wenjing'den daha az değildi.

Gayri meşru çocukların durumu acınasıydı, peki ya meşru çocuklar? Başka bir gayri meşru çocuk olan Du Xu Long, bu konuyu hiç düşünmemişti.

Atmosfer bir anlığına ağırlaşmıştı, Zhou Yun Sheng'in ruh hali de sakinleşti ve yavaşça sordu, "Elini vicdanına koy ve kendine sor, benim yerimde sen olsaydın nasıl hissederdin?"

Ne hissederdim? doğal olarak, nefret, canavarca nefret. Zhou Wenjing, sessizce yumruklarını sıkarken gözlerinde şaşkın bir ifade ortaya çıktı.