İlk Ölümsüz

2

O hafta içerisinde birçok test yapılmıştı ama gönüllü biri olduğu haberi hiç duyulmamıştı. Blaze testle yüzde 3 uyumlu çıkmıştı ve bu Flacie'yi çok rahatlatmıştı çünkü Blaze'in gönüllü olma motivasyonu gözlerinden okunuyordu.

Sınıfta dersin başlamasını beklerken Flacie, Blaze ve Nova kimlerin ne kadar uyumlu çıktığını konuşuyorlardı. Flacie ve ailesine daha test sırası gelmemişti.

"Sanırım sıra bende." dedi Nova titreyen sesiyle.

"Ne sırası?" diye sordu Flacie.

"Bizim de testimiz yapıldı ve... ben yüzde 65 uyumluyum."

"İnanılmaz bir şey bu Nova, sen ciddi misin?" diye sordu Blaze heyecanla.

"Ciddiyim. Annem yüzde 50,ben yüzde 65'im.Profesör dün beni aradı ve bunun duydukları en yüksek sonuç olduğunu söyledi."

Nova, heyecanla detayları anlatmaya devam edecekti ki Profesör sınıfa girdi. Gözleri Nova'nın üzerindeydi, Flacie bunu görebiliyordu. Ona sanki bir kobaymış ,deney için harcanabilecek bir çöpmüş gibi bakıyordu. Profesör keyifle eşyalarını masasına yerleştirdi. Nova onun konuşmasına bile izin vermeden oturduğu yerden ayağa kalktı:

"Gönüllüyüm Profesör!" dedi gururla.

"NE?" diye bağırdı Flacie. "Ne saçmalıyorsun sen?"

Nova onu hiç duymuyor gibiydi. "Gönüllüyüm efendim." diye tekrarladı Nova. "En erken zamanda alıcı olarak deneye girmek istiyorum."

Profesör hafif bir gülümsemeyle Nova'ya yaklaştı. Elini sıkmak için kendi elini uzattı. "Tebrikler Nova. Yüzde 65 uyumlu olmak bir insanın sahip olabileceği en büyük hediye. Seninle gurur duyuyorum."

"Teşekkür ederim, Profesör."

"Dalga mı geçiyorsun sen Nova?" diye bağırdı Flacie sertçe ayağa kalkarken. O kadar hızlı kalkmıştı ki Blaze bile dengesini kaybetmişti.

"Neden dalga geçecekmişim?" diye sordu Nova Flacie'ye dönerek. "Biraz inancın olsun Flacie."

"Kendini öldürmek mi istiyorsun? Gerçekten istediğin bu mu? Daha 20 yaşındasın, önünde bir hayat var. Hayatını göz göre göre harcamana izin veremem."

"Bu kararı sen değil ben veriyorum. Ben yüzde 65 uyumluyum, yaşayacağıma inanıyorum. Ben ilk ölümsüz olacağım."

"İlk ölümsüz diye bir şey gerçek olsaydı belki olabilirdin. Öleceksin."

"Eğer bu deneye bir şeyler katabilerek öleceksem bunu da kabul ediyorum."

"Sen..." dedi Flacie. Bütün sınıfa döndü. "Siz...hepiniz çıldırmışsınız. Buna nasıl izin verirsiniz?"

Nova sinirle konuşmaya devam etti. "Sen zaten hiçbir zaman bize inanmadın. Bir an bile Eternis'in gerçekten işe yaradığına ,sadece kendine en uygun vücudu aradığını düşünemedin. Bizden biri olmayı hak etmiyorsun."

"Diyelim ki gerçek." dedi Flacie."Ölümsüz olunca ne değişeceğini sanıyorsun? Bu zamana kadar katledilen yüzlerce masum insan geri gelmeyecek. Ölümsüz olunca seni rahat bırakacaklarını mı zannediyorsun? Bütün vücudun bir deney faresi gibi incelenecek. İlacın sende nasıl çalıştığını çözene kadar kimse seni rahat bırakmayacak."

"YETER!" diye bağırdı Profesör. "Yeter Flacie! Karar verilmiş, artık sus lütfen. Deney yarın gerçekleşecek.

Flacie donmuş, kaskatı kesilmiş bir halde yerine oturdu. Nova ile bu zamana kadarki bütün anıları gözünün önünden geçiyordu.