/Bölüm-20/

199 19 6
                                    



++++++++++

3 gün sonra...

Jm: Ee e kuzen?
Neden çağırdın beni?
Bişey mi oldu?

JK: Evet kuzen. Oldu. Artık Joseph şerefsizini de ortadan kaldırdığıma göre uzun zamandır verdiğim bir kararı sana söylemek istiyorum. Bu yüzden seni aradım.
Jm: çatlatma kardeşim söylesene.
JK: Ben Amerikaya gidiyorum.
Jm: Ne?!
Nerden çıktı şimdi bu?
JK: Bi yerden çıkmadı.
Ne zamandır düşünüyordum.
Hem tedavim için. Hem de kafa dinlemek için gidiyorum.
Jm: Peki ne zaman döneceksin?
JK: 3 aya falan herhalde.

Jm: Ya burdaki işlerin? Şirket?
Herhalde şerefsiz amcama devretmeyceksin değil mi?
JK : Tabikide hayır. Bunuda düşündüm.
Ve şirketi sana devretme kararını aldım.
Jm: BAŞKA ALACAĞIM ŞOKEEDİCİ Bİ HABERİN VAR MI???!!!

JK: şaka yapmıyorum.
Amcamla da konuştum.
Senin şirketteki işleri halledecek. Sende benim şirketi yöneteceksin.
Sadece 3 aycık.
Jm: Tamam yönetmek sorun değil de ...
JK: Sana ne kadar güvendiğimi  biliyorsun Jimin.
Senden ve amcamdan başka birine güvenemem. Bunu da biliyorsun.
İhanet edemeyeceğini de ben biliyorum.
Sorun yaşanmaz. Sadece 3 ay zaten.
İdare edi ver beni kuzen.

Jm: Tamam tamam.
Yeterki sen iyi ol , iyileş kuzen.
Sapasağlam dön Kore'ye.
Beni Amerikaya getirtme. Çabuk git çabuk dön.
JK: Baş üstüne efendim.
Jm: dalga geçme. Ciddiyim.
Ne zaman gidiyorsun?
JK: Yarın son günüm Kore'de.
Jm: ofyaaa.
O zaman yarın  tüm gün birlikte zaman geçirelim kuzi.
JK: Elbette. Mochi.
Jm: söyleme şunu yaa!
JK: Tamam tamam.
M-o-c-h-i
Jm: Jungkook!
Neyse. Çok konuşuyorsun!
Yarın zamanın olmicak. Git valizini topla hadi.
JK: ivet ya o vardı bide değil mi?
Jm: Yoo. Sen git Amerikaya sonra ben diğer uçakla valizini yollarım.
Allahım ya Rabbim yaaa.

....
Tae: Bebek.
Js: Efendim TaeTae.
Tae: Yarın kulübe gideriz değil mi?
Js: Gideriz.
Tae: Benim yanımdan ayrılmayacaksın ama.
Anlaşıldı mı?
Js: tch. Anlaşılmadı.
Nedenmiş o?
Sonuçta eğlenmeye gidiyoruz bay Tae.
Tae: eğlenme demiyorum ki zaten. Yanımdan ayrılma o kadar.
Js: Zaten Joseph de Cehenneme gitti.
Artık ne olabilir ki?
Tae: Dediğimi yapar mısın?
Js: Ben zaten seninle takılıyorum.
Neden çeneni bu kadar yoruyorsun?
Tae: Son zamanlar söz dinlemez oldun sen.
Artık umursanmıyor muyum?
Js: Hayatta en çok umursadığım kişinin sen olduğunu bildiğin halde bunu bana nasıl sorarsın?!
Asıl sen artık bana güvenmiyorsun!

Tae: Sana güvenim sonsuz ama etraftakilere güvenmiyorum!
Js: Yine Jungkook değil mi?!
Ne zaman anlayacaksın?!
Onun benle bi işi yok diyorum!
Tae: Evet o!
Ne zaman baksam yanında oluyor.
Ben seni koruyabilirim. Başkasına ihtiyacın yok senin!
Js:Korunmak için benim kimseye ihtiyacım yok!
Ben çocuk değilim Taehyung. Zayıf da değilim.
Ama bana öyle şeyler söylüyorsun ki bu kendimi zayıf hissetmeme neden oluyor.
Aynısını Jungkook da yapıyor.
Yetmez mi ?! Bence yeter artık.
Tae: Her konuşmamızda Jungkook var!
Artık sinir olmaya başlıyorum.
Js: Sen Jungkook'u kıskanıyor musun?!

Tae: Ya ne alaka?!
Js: Artık konuşmak istemiyorum. Odaya gidiyorum.
Dinlenmeye ihtiyacım var...

Kalkıp odaya doğru yönelir.
Taehyung kafasını elleri arasına alıp saçlarını çekiştirmeye başlar.

Who Are You...? [W.A.Y]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin