/Bölüm-31/

158 14 17
                                    

Kook: Bu da en sonuncusuu.
Bitti ve ben de bittim.
Soo: Hepsi senin eşyan. Benim bişeyim yok. Altını da sen çekiyosun bay Jeon.
Kook: Bi el atıp yardım etseydin müstakbel sevgiline
Soo: Müstakbel sevgili?
Kook: Eveet.
Öyle sayılırsın işte.
Soo: Yaklaşık 2 gün önce sevgili olduk. Müstakbel sayılır mı?
Kook: Sevgilim olduğun an oldu bu iş cnm.
Soo: Buna sahiplenmek denir ama
Kook: Bunu neresi kötü?
Soo: Senin malın değilim ben😒
Kook: Aman da aman şimdiden küçük tartışmalara da başlanmış.
Yerim seni ben.
Soo: Bi mafya bu kadar tatlı olmamalı. Toparlan bakiyim Bay Jeon!
Kook: Emredersiniz bayan Kim!
Soo: Afferin. Şimdi doğruca mutfağa!

Kook: Emrede- ha? Mutfağa mı?
Soo: Evet. Jimin işi nedeniyle gittiğine göre bize ramen yapacaksın.
Kook: Az önce bana "mafyasın, toparlan" diyen sendin. Şimdi aşçı mı oldum yani?
Soo: Bişeycik olmaz. Hadi bak çok açım. Bana kıyamazsın değil mi?🥺

Kook: Ama bu haksızlıık. Sende bi mafyasın.
Soo: Ben bayanım canım.
Hayde ağzın iyi laf ediyor. Ayakların çalışsın. Yürüü
Kook: O zamannn bi şartım var
Soo: Nedir?
Kook: Birlikte yapalım
Soo: Alt tarafı ramen pişirecen
Kook: Olsun.
Soo: Bak çok yorgunum. Dinlenmem gerek.
Kook: Hasta olan sensin sanki😒.
Benimle yemek bile yapmıyorsun. Kırıldım sana. Anladın mı? Konuşma benle. Bende seninle konuşmicam. Küstüm işte. Hih😒

Jungkook ramen almak için mağazaya gider.
Jisoo da eşyaları yerleştirip suyu ısıtır.
Ve Kook'u beklemeye başlar...

Soo: Aa geldin mi? Sonunda. Neredeyse açlıktan geberecektim.
Kook: ...
Soo: Anlaşıldı hala küssün.
Kook: ...

Jungkook poşeti alıp mutfağa geçer ve ramen hazırlamaya başlar.
Sooya da arkasından mutfağa doğru yürür.
Kapıdan onu seyretmeye başlar.
Hala dudaklarını sallamış bi şekilde hareket ediyordu. Çok tatlı gözükse de üzgün olmasına Soo'nun gönlü el vermiyordu.
Yanına gidip sessizce ona sarıldı.

Soo: Seni mutfakta bile yalnız bırakmam biliyor musun Jungkook?
Kook: Şu an işimi yapmama engel oluyorsun. Çekilebilir misin?
Soo: İşin benden önemli mi?
Kook: Evet.
Soo: Demek önemli. Benden.
Kook: Önemli. Çünkü eğer yemek yapmazsam sevgilim aç kalır.

Ama benim onu bu kadar düşünmeme rağmen sevgilim benimle yemek yapmaya üşeniyor.

Soo: Çok tatlı olduğunu daha önce sana söyleyen oldu mu?
Kook: Hayır.
Soo: İlk ben söylemiş oldum o zaman. Çok tatlısın sevgilim..
Ben seninle yemek yapmaz mıyım hiç?
Sadece rol yaptım. Sinirlendirmek için seni.
Kook: Sinirlenmem hoşuna mı gidiyor yani?
Soo: Hm hm. Mesela sinirlenince hem tatlı hem daha karizmatik gözüküyorsun.
Bu da hoşuma gidiyor.
Kook: Sevgilim sen sapık mısın?

Soo: Sevgilimi beğenmek sapıklık sayılmaz öyle değil mi?
Kook: Cazibeme dayanamıyorsan o başka tabii. Ama mutfak yeri değil.
Soo: Bak işte şimdi Jungkook oldun çünkü saçmalamaya başladın.
Kook: Az önce Jungkook değil miydim?
Soo: Hayır. Kook ve ya Kookie'ydin.
Sapıkça konuşurken Jungkook oluyorsun.
Hatta Badboy Jungkook.
Kook: Hmm şimdi söyle bakalım. Hangi halimi beğeniyorsun?

Jisoo Kooka yaklaşarak konuşmaya başladı:
Her halini.

Kook: Bunu yaklaşarak söylemene gerek yoktu. Benden bu halde Kookie olmamı bekleme.
Soo: Sen Kook ol yemeğini yapmaya devam et. Bende salata yapiyim hadi.
Kook: Tüm karizmam bi anda yok oldu.
Teşekkürler cnm.
Soo: Herzaman bebişim😁

Sookook birlikte salonda güzel bi sofra kurdular. Nihayetinde yemek yiyebilmişlerdi.

Soo: Sonrasında bi kahve içeriz dimi?
Kook: Ya benim uykum var. Hemen yatmak istiyorum.
Soo: Tamam. Yemeğini bitir. Ben sofrayı toplayıp giderim sen de uyursun.
Kook: Nereye??
Soo: Evime
Kook: Yaa öyle mii?
Soo: Ne bekliyordun? Sofrayı topladıktan sonra birlikte odaya çıkıp kokumu içine çekerek uyumayı mı?
Hmm ya da ben dibinde uyurken saçlarımı okşamayı mı? Ne düşünüyorsun acaba?

Kook: Bunları düşündüğümü nerden biliyorsun?
Soo: Basit.
Çünkü benim sevgilim apaçık bi SAPIK!

Kook: Ağırıma gidiyor ama.
Soo: Az önce ne düşündüğünü söyledim. Ağırına giden nedir?😄
Kook: Ne düşündüğümü bilmek ister misin?
Soo: Elbette.
Kook: Jisoo. Senden önce nasıl biri olduğumu biliyorsun. İçkiyi fazla kaçırdığım zamanlarda neler yaptığımı da...
Peki neden benimle birlikte olmayı seçtin?
Şu zamana kadar kaç kadına dokundum ben bile bilmiyorum.
Şimdi sana dokunmam ağırına gitmiyor mu?
Çok üzgünüm Sooya.

Soo Kook'un yüzünü elleri arasına alarak yüzüne bakmasını sağlar:
Bana bak Kook.
Az önce söyledin. İçki yüzünden oluyor dedin. Hem sen dokunduğun kadınları sevmiyorsun ki. Sadece bi heves.
Ben seni seviyorum. Geçmişini bilmeme rağmen geleceğim olan kişinin sen olmasını istedim.

Beni seviyorsun öyle değil mi?
Kook: Hemde herşeyden çok.
Soo: Bu kadar.
Başka bişeye ihtiyacımız yok bizim.
Biz birlikteyiz. Aşkımız bizim en büyük koruyucumuz.
Bize kimse dokunamaz.
Biz geçmişimize rağmen birbirimizi kabul ettiysek sorun ne?
Demek ki birbirimize güveniyoruz.
Herşeyi unutup yeni bi sayfa açtık.
O sayfalara mürekkep damlasın istemiyorum.

Kook: Bu kadar iyi olma Sooyam. İyikalpli olman benim kendimden nefret etmemi sağlıyor. Ve aynı zamanda sana olan sevgim artıyor.
Soo: Kendinden nefret edemezsin. Çünkü biz o sayfaları yırtıp attık. Geçmişe dönüp bakmak yok. Yalnızca geleceğimizi düşünelim. Olur mu?

Kook: Seni sevmek hayatta yaptığım en doğru şey galiba.
Her ikisi gülümsedikten sonra sıkıca sarıldılar.
Soo: Artık ben varım. Seni asla yalnız bırakmiyicam ve hayatındaki tüm kötü anıları yok edicem sevgilim.
Kook: Hayatta en korktuğum şey seni kaybetmek Sooyam.
Ne olur olsun. Seni hayatım pahasına koruyacağım.
Sevdiğim kişileri korumakta acizim belkide...
Bu acizliğimin üstesinden geleceğime dair sana söz veriyorum.

...

Who Are You...? [W.A.Y]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin