/Bölüm-42/

106 9 0
                                    


Kook: Jimin. Önce şu işi halledelim. Sonra şirkete döneriz.
Jm: Evet. Elimizi çabuk tutmalıyız. Onların içlerinde bi köstebek yaratmamız gerek.
Bi fikrim var...
...

Jm: Anladın mı kuzen?
Kook: Evet. Çok iyi fikir.
Jm: Ah biliyorum cnm.
Neyse. Ben güvenilir birini çağırıyorum geçen gittiğimiz depoya. Sen de üzerini değiş öyle gel. İşimizi orda hallederiz.
Kook: Tamamdır.
Jimin şirketten ayrılırken Jungkook Jisoo'yu arar.
...

Jisoo'dan.
Allah kahretsin! Jungkook arıyor. Ama burda açamam ki. Hem kulüpte şarkı sesi falan olması gerekir. Açarsam toparlayamam.
En iyisi arama sonlandıktan sonra Sehun'u aramak...

Kook: Neden açmıyor ki telefonu?
Bi sorun mu var acaba?
Sehun'u arayayım ben. Jisoo duymamıştır. Ondan açmamıştır telefonu.
"Sehun" kişisi aranıyor...
E bu da meşkul.
Noluyor ya bunlara?

Jisoo'dan
-Alo Sehun.
+Efendim Soo
-Jungkook seni arayıp beni soracak. İdare et.
Beni arıyor ama açamam.
+Evet arıyor. Tamam idare ederim. Merak etme.
-Teşekkürler.
+Bişey değil.
Arama sonlandırıldı...

Kook: Sehun. Sabahtan beri arıyorum neden açmıyorsun? Jisoo da açmıyor telefonunu. Nerde kendisi?
Sh: Sakin ol abicim. Noluyo?
Jisoo iyi. Eğleniyoruz işte. Müziğin sesinden duyamamıştır.
Kook: Tamam. Telefonu ona verir misin?
Sh: Ne?
Kook: Ne ne? Telefonu diyorum. Jisoo'ya diyorum. Verir misin diyorum.
Sh: Yo yok veremem.
Kook: Neden?
Sh: Çünkü şey...
Kook: Ney?
Sh: Çünküü... Çünküü... Jisoo lavaboda.
Kook: Ne uzatıyorsun. Söylesene şunu.
Çıkarken söyle beni arasın.
Sh: Tamam söylerim.
Arama sonlandırıldı...

Sehun'dan
"Jisoo" kişisi aranıyor...
-Alo Jisoo. Lavaboda olduğunu söyledim.
"Çıkarken arasın" dedi. Ne yapıcaz?
+Ya bilmiyorum. Nasıl halledicem ki?
-Dur dur. Şey söyle. Onu daha iyi duyman gerektiği için dışarı çıktığını söyle.
+Ama dışarı çıktıysam araba sesi gelmesi gerekir. Gelmezse şüphelenir o. Tanımıyor musun?
- E sen de 2 dk'lık şirketten dışarı çık canım ne olacak?
+ Tamam tamam. Hallederim o zaman. Teşekkür. Görüşürüz
-Görüşürüz
Arama sonlandırıldı...

Jisoo'dan.
Tanrım. Sen kimseye çok çok akıllı sevgili nasip etme.
Yoksa ben Jungkook'tan gizli saklı iş görmem için deriden kabuktan çıkıyorsam, diğerleri sevgilileriyle hiç baş edemez.

O-olamaz! Jungkook çıkıyor.
Hemen harekete geçmem gerek.
Bakalım nereye gidiyorsunuz bay Jeon..

15 dk sonra...

İşte arıyor baş belası tavşan.
Taksinin penceresini açıp kafamı dışarı çıkardım.
Şöför: N'apıyorsunuz hanımefendi?
Soo: Sesini kes yoksa ölürsün!
Şöför: E-emredersiniz efendim.
Soo: Güzel. Zor kullanmasan her işe burunlarını sokuyorlar.

-Efendim tatlım.
+Endişelendim Sooya'm. Neden geç cevap verdin?
-Rahat konuşmamız için dışarı çıkmam gerekti canım.
+Anladım. Şarkı sesi duyulmuyor zaten. Üşürsün sen geç içeri artık.
-Tamam geçiyorum. Ben seni ararım yine olur mu?
+Kendine dikkat et.
-Sende hayatım. Bu arada nerdesin?
+Nerde olucam canım. Şirketteyim.
-Tamam kolay gelsin.
+Teşekkürler bitanem.
Arama sonlandırıldı...

Demek şirkettesin Jungkook. Halbuki şu an takip ediliyorsun ben tarafından. Neden yalan söylüyorsun...?

...

-Durdur arabayı.
E bu Kook'un evi.
Eve gelmek için mi çıktı şirketten? Bunun için neden yalan söylesin ki?

-Burda bekle beni.
+Emredersiniz.

Arabadan inip eve yaklaştım ve beklemeye başladım.
Biraz sonra siyahlara bürünmüş Jungkook evden çıktı.
-Offf siyah bi insana sadece bu kadar yakışırdı...

-Offf siyah bi insana sadece bu kadar yakışırdı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(kalbimi bırakıyorum)

Evden çıktıktan sonra motosikletine binip uzaklaştı.
Taksiyle yeniden takip etmeye başladım.
Çok hızlıydı. Gözümü yumup açsam kaybolacak gibiydi.
Şöföre daha hızlı olmasını söyledim.
Bi ormana geldik. Jungkook ilerde motosikletini durdurup içerilere doğru ilerledi.
Ondan biraz uzakta taksiyi durdurdum. Parasını verip gitmesini söyledim ve Jungkook'u takip etmeye başladım.
Geldiği yer eski bi depoya benziyordu.
Kırık dökük pencereye yaklaşıp oturdum ve dinlemeye başladım...

Jm: Ah geldin demek.
Jimin de mi burada?
Kook: Evet. Adam bu mu?
Jm: Evet. Köstebeğimiz bu.
Onun sayesinde onların adamlarından birini ele geçireceğiz.
Kook: Bunu bugün yapabilecek miyiz peki?
Jm: Jungkook. 1 insan 1 günde nasıl köstebek olacak?
En az yarın akşama kadar beklememiz gerek.
Bizim köstebek onlardan birini bizim elimize getirene kadar.
Kook: O kadar zamanımız yok.
Jm: Jungkook. Biliyorum ama mümkün zaman sadece yarın akşam. Başka türlü risk olur. Ve biz bu durumda risk alamayız. Tehlikeli.
Kook: Off tamam. Elimde olsa onun kafasını gövdesinden ayırırdım ama! Neyse...
Şirkete dönmeliyiz. Jisoo beni şirkette sanıyor. Ona yalan söylediğimi öğrenirse biterim ben.
Jm: Koskoca Mafya Babası sevgilisinden korkuyor. Peh
Kook: Şansını zorlama kuzen. Hadi.
...

Jisoo'dan
Benden korksa bana yalan söylemezdi Jimin-ssi...
Neyse. Bunlar beni yakalamadan uzaklaşıp kulübe döneyim. Yarın bu işin üzeri açılır elbet...

Jisoo depodan uzaklaşıp kulübe döner.
Jungkook ve Jimin ise şirkete gitmek için yol alır.

...


Who Are You...? [W.A.Y]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin