/Bölüm-3/

416 31 29
                                    

Jm: Bunu yapmak zorunda değilsin Jungkook.
JK: Maddi sorunum yok. Biliyorum. Ama bu dünyada herkesin bi hakkı var Jimin. Birilerinin hakkını yiyemeyiz. Anlıyor musun?
Jm: Bunun için adam öldürmene ne gerek var ki?
JK: O adam dediklerin adam olsaydı, ölmezdi!
Zorlama istersen.
Jm: Ofh tamam. Sen bilirsin.
Hadi kulübe gidelim. Kafa dağıtırız.
Zaten bi kaç gündür doğru düzgün dinlenemiyoruz.
Azıcık eğlenelim.
JK: Tamam. Hazırlanıp iniyorum aşağıya.
Jm: Bekliyorum.
...

Jm: Aha. Gine yakışıklı oldu bizim çapkın.
Böyle yapıyorsun sonrada aman Jimin beni kızların elinden kurtar.
JK: abartma canım.
Hadi gidelim. Ayrıca sen de az sayılmazsın.
Yakışıklılığı bırak bi bakış atıyorsun sonra başın belaya giriyor.
Jm: Bakışlar yakıcıdır.
JK: Aman dikkat et sen de yanmayasın. Shashah.
Jm: Çok komik. Ha ha.
Atla arabaya da çok konuşma.

Jiminin arabasına atlayıp kulübe doğru yol aldılar.
...
Ulaştıklarında arabadan inip içeriye geçtiler.
Bi masanın başına geçip içki sipariş ettiler.
Jm: Eee e? Buldun mu birini?
JK: Nc. Ya bugün tipime göre birini bulamıyorum.
Jm: Bana müsade o zaman.
JK: Bana çapkın diyene baaak.
Hadi git.
Jm: Baays
Jungkook öylesine bakınırken kendine gecelik bi kız arıyordu.
Fakat galiba bugün istediği gibi av yoktu. Artık kız aramaktan vazgeçip oradaki koltuklardan birine yaslanıp içkiyi kafasına dikti. Bitirdiğinde yanına malum kızlardan biri yaklaştı.
Ama direkt elinin tersiyle,"tipim değilsin! " bakışı atıp onu gönderdi.
Bi bardağı daha boşalttığında içeri giren kız dikkatini çekti.
JK: Hmm acaba bu kız benim bugünkü avım mı?
Evet içeri giren kız Jisoo'dan başkası değildi.

Içeri girer girmez gözü Taehyung'u arıyordu ve sonunda bulmuştu. Onu öpüp selamlaştıktan sonra masaya geçip içki sipariş ettiler ve konuşarak içmeye başladılar.
JK: Acaba yanındaki kişi sevgilisi mi...
Eliyle Sehun'u işaret ederek yanına çağırdı.
JK: Sehun. Şu çocuk. Kızın sevgilisi mi?
Sh: Taehyung mu? Yok ya onun sevgilisi yok ki. Sadece takılıyor.
JK: Tamam. Teşekkür. Gidebilirsin.
Sh: Iyi eğlenceler.
JK: Hmm. Ben bi bakayım şu kıza.

Ayağa kalkar, Jisoo ve Taehyung'un olduğu masaya yaklaşır.
JK: Taehyung. Izninle yanındaki kızı kaçırabilir miyim?
Ki sorduğumu sanmıyorsun herhalde. Direkt kaçırıyorum.
Jungkook Jisoo'nun kolundan tutup çekiştirir.
Js: Dur be! Ne yapıyorsun pis sapık!
JK: Bana?! Pis sapık?!
Sen normal misin kızım???!
Sabahtan beri sayısız kız yaklaştı bana. Ve sen beni reddediyorsun?
Olacak şey değil!
Js: Burnun havada! Aşağıya in.
1 Ben sürtük değilim!
2 ayrıca sürtüklük yapmaya da gelmedim!
3 kaba olmak yerine nazik olsan daha iyi olur. Git göz doktoruna bi görün bence. Çünkü yanımda bi erkek varken beni çekiştirip biyerlere götürmeye çalışıyorsun!

JK: Saydıkların umrumda değil.
Benimle geliyorsun o kadar!
Js: Sen kimsin ya?!
JK: Buranın sahibi! Sonra?!
Js: Burnu havada zengin çocuğu!
JK: Hala konuşuyorsun!
Biliyor musun? Seni çekemem gerçekten!
Jungkook yüzünü dönüp giderken Jisoo:
Js: Senin annen seni nasılda kötü büyütmüş ya! Gerçekten. Annen sen büyürken nereye bakıyordu?!
Yoksa annen de bi sürtük mü-
Jungkook duraksadı ve arkasını dönüp Jisoo'nun boğazına yapıştı. 1sm aralıkla ona yaklaşarak:
JK: Annem hakkında tek kelime daha edersen, şimdi zorla aldığın nefesi tamamile kaybedersin! Anladın mı?!
Js: B-bırak beni!
JK: Erkek kız tanımam!
Canını yakarım güzelim!
Şimdilik ucuz kurtul!
Bidahaki sefere böyle şanslı olmazsın!
Jisoo'yu bırakıp arkasını döner ve kulüpten ayrılır.

"Jimin" kişisi aranıyor...
-Jimin. Eve geçiyorum. Işini bitirdikten sonra bana gelirsin.
Jm: Tm.
Arama sonlandırıldı...

Jungkook şoförünü aradı. 10dk geçmeden şöför Jungkook'u kulüpten alıp eve götürdü.
...

Js: Onu tanıyor musun Tae?
Tae: Onu kim tanımaz ki.
Koskoca Jeon Holding'in sahibi.
Ve Seul'ün en meşhur kulüp ve AVM'lerin de sahibi.
Özel olarak giyimle daha çok ilgileniyor.
Çünkü şirket giysi üretiyor. Çizimlerin çoğu Jungkook'a ait. Bi tasarımcı.
Erken şirket sahibi olsada çok akıllıca yönetiyor şirketi.
Amcasının yardımıyla.
Js:Ne kadar varlıklı olsa da birine kaba davranması gerekmiyor.
Ve galiba annesine karşı zaafı var.
Tae: Babasından nefret ediyor. Annesiyle ilgili pek bişey bilmiyorum.
Kaba davranmaya gelirsek.
Sadece amcasına ve kuzenine karşı naziktir.
Js: Bunları nerden biliyorsun?
Tae: Belkide bilmeyen tek kişi sensin güzelim.
Js: Bırak yaa çok da umrumda.

Js: Ben eve gidiyorum.
Tae: Gel bırakayım ben seni.
Js: Yokya zaten dedikoducular dolu heryer. Pek de umrumda değil de ginede ben kendim giderim.
Tae: Ne dedikodusu? Sevgili olayı mı?
Js: Hıı maalesef
Tae: Ben memnunum ya aslında
Diyip kolunu Jisoo'nun beline sarıp onu kendine çeker.
Js: Hey bırak beni çapkın çocuk.
Hadi ben kaçıyorum. Baays.
Tae: Hoşçakal bebeğim.
Sana karşı olan hislerimi bilsen gine de birlikte olabilme şansımız var mı acaba Jisooyam?...

♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

...Sehun...


Who Are You...? [W.A.Y]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin