TᕼE ᗩᒪᖴᗩ ¦𝔱𝔞𝔢𝔨𝔬𝔬𝔨¦

Bölüm-17-

Jungkook ile eve geçtiğimizde hâlâ şoktaydı. Herkesin içinde ona mühürlenmek istediğimi söylemiştim. Abilerim bile bu karara çok şaşırmıştı. Alfalardan nefret ettiğimi herkes çok iyi biliyor çünkü. Jungkook ile hiç konuşmamıştık. Daha doğrusu yüzüme bile bakmamıştı ordan çıktıktan sonra. Sebebini anlamaya çalıştım ama anlayamadım. Odama geçip üzerimi değiştirerek yatağıma geçmiştim. Işıkları kapatıp dışarda ki ayın ışığının odayı aydınlatmasına izin vermiştim. Aklımda hala cevaplanmamış bir sürü soru vardı.

Kapım tıklatılmadan açılmış ve içeri yarı çıplak bir şekilde jungkook girmişti. Gözlerinde ki kırmızılığı burdan bile fark ediyordum. Yanıma yaklaşarak yatağa oturmuştu. Bir süre sadece gözlerime bakmıştı, gerçekten bu çocuk ne sikim yapmaya çalışıyordu?! Kaşlarımı çatıp yatakta biraz dikleşmiştim.

"Jeon ne yapmaya çalışıyorsun? Sana mühürlemek istediğimi söylediğimden beri yüzüme bakmıyorsun.! Eğer istemiyorsan söyleyebilirsin!"

Sinir bütün vücudumu ele geçirmişti. Jungkook hâlâ birşey söylemeyip gözlerime bakıyordu. Bir anda Dudaklarımda hissettiğim sıcaklık ile gözlerim kocaman açılmıştı.

"Seni deli gibi arzuluyorum taehyung, bu günün gelmesini ne kadar beklediğimi sanki bilmiyorsun. "

Gözlerimin dolmasına engel olamamıştım, alt dudağımı ısırıyor ve karşımda bana arzu dolu gözlerle bakan çocuğa sıkıca sarılmıştım.

"Seni istiyorum jungkook"

Jungkook geri çekilip derin bir nefes almıştı.

"Bundan emin misin taehyung?!"

"Hiç olmadığım kadar eminim jungkook"

Jungkook beni yavaşça yatağa yatırmış ve üzerime çıkarak dudaklarını yalamıştı. Sıcak dudakları önce boynumu bulmuştu, ordan yavaşça dudaklarıma kaymış ve son durağı olan kalbimin üzerinde durmuştu. Jungkook dudaklarını kalbime bastırarak gözlerime baktı. Bende onaylar gibi başımı sallayarak tebessüm etmiştim. Jungkook dudaklarını çekip dişlerini kalbimin üzerine sürtmeye başladı. Vücudumu saran korku ile karışan heyecan dalgası delirmeme sebep oluyordu. Tırnaklarımı yatağa batırıp sıkıca gözlerimi kapatmıştım. Bir süre kalbimin üzerinde gezen dişler birden kalbime saplanmıştı.

Jungkook"un vücuduma aktardığı kendi zehri vücudumun deli gibi yanmasına sebep oluyordu. Vücudumu saran acı ile dudaklarımı ısırmıştım. Bir süre daha jungkook dişlerini çekmeden beklemişti. Vücudumda ki kan onun zehri ile tamamen karışınca geri çekilip açtığı izin üzerini öpmüştü. Canım hâlâ yanıyordu ama ilk yandığı gibi acı vermiyordu. Ben nefeslerimi kontrol etmeye çalışırken jungkook kararmış gözlerini gözlerime dikmişti. Şuan beni arzuladığının göstergesiydi bu. Ben hala nefeslerimi düzene sokmaya çalışırken jungkook üzerime eğilip alnımdan öpmüş ve kulağıma fısıldamıştı.

"Artık tamamen bana aitsin jeon taehung"

Evet, ben artık kim taehyung değil, jeon taehyung olmuştum.

♧♧♧

Sabah gözlerimi yakan güneş ışığına küçük bir küfür ederek gözlerimi açmıştım. Elimi yan tarafa attığımda boş olduğunu anlamıştım. Yataktan kalkıp gözlerimi etrafta gezdirdim ama jungkook yoktu. Banyoya ilerleyip kısa bir duş almış ve ardından üzerimi giyinerek aşağı inmiştim. Ev bugün aşırı sessizdi, mutfaktan gelen sesler ile o tarafa adımladım. Jungkook önlük takmış ve yemek yapıyordu, tanrım hayatımda gördüğüm en güzel görüntü olabilir.

Yanına gidip arkadan beline sarılarak boynundan öpmüştüm. Jungkook"a mühürlü olduğum için, artık bütün hislerini, duygularını en derinimde hissediyordum, hey saniye onu arzuluyordum, bedenim her dakika onunla olmak istiyordu. Ona sarıldığımda bana doğru dönüp burnumu öpmüştü.