Bölüm-18-

4.8K 336 37
                                    

Güçlü kolların arasında güne başlamak ne kadar güzel bir his, anlatamam.. gözlerinizi araladığınızda ilk gördüğünüz şey sevdiğiniz kişinin yüzü olunca, orda ölmeye bile razı oluyor insan. Kollarımın arasında olan bedeni biraz daha  sıkı kavrayarak aralık olan dudağına minik bir öpücük bıraktım.  Çok güzel duruyordu, uyurken kat ve kat daha güzel duruyordu.  Ona olan aşkım daha çok artıyordu. 

Yavaşça kollarımı ondan çekip kalkmaya çalıştım ama beni tutan kollar sıkılaşmış ve birden bedenimi kucağına çekmişti.  Jungkook şuan sırtını yatağa yaslamış ve beni de kucağına çekerek sırıtmaya başlamıştı.

"Beni öptükten sonra öylece gidebileceğini mi sandın bebeğim?"

Siktir! Uyanık mıydı? Pis tavşan, beni kandırmıştı.  Başımı eğmiş ve ellerimle oynamaya başlamıştım.

"A-ama jungkook, kalçam çok ağrıyor . Bugün yaramazlık yapmasak olmaz mı?"

Bir süre yüzüme bakarak derin bir nefes aldı.  Ben kucağındayken ayağa kalkıp banyoya ilerledi. Bedenimi küvete bırakmış ve ılık suyu açarak kendiside girmişti yanıma. Zaten ikimiz de çıplak olduğumuz için direkt suya girmiştik, evet çıplaktık, evet dün sevişmiştik, hayır hayır.. sevişmeden fazlasını yapmıştık ve bu çok güzeldi.  Şuan küvette ikimiz de sessiz durup birbirimizi izliyorduk.  Jungkook kolumdan tutarak beni kendine çekmiş ve bacak arasına oturmamı sağlamıştı.  Su bana o kadar iyi gelmişti ki.. mayışmış bedenimi jungkook"un bedenine iyice yaslayıp gözlerimi kapattım.

Bir süre öyle kaldıktan sonra kalçamda hissettiğim hareketlilik ile gözlerimi kocaman açmıştım.  Jungkook deliğime parmağını yollamış ve okşamaya başlamıştı.  Şuan sıcak suyla bu hareketi o kadar hoşuma gitmişti ki.. Şuan burda tekrar onun olabilirdim. Küvetin mermerine tırnaklarımı geçirip dudaklarımı ısırdım.  Jungkook beni daha çok kendine çekerek dudaklarıyla boynumu işgal etmeye başlamıştı. Parmakları alt tarafımı mahvediyordu, dudakları ise üst tarafımı mahvediyordu.  O kadar harika bir histi ki.. Jungkook kulağına yaklaşıp minik bir öpücük kondurarak fısıldamıştı.

"Deliğin yumuşadığına göre tekrar benim olmaya hazırsın güzelim"
♧♧♧
Jungkook yine çok güzel bir kahvaltı hazırlamıştı ve karnımı olabildiğinde fazla doyurmuştu.  Şuan mutfakta da kahve yapıyordu.  Bana bahçeye çıkıp oturmamı söylemişti.  Kalçam sabah ki gibi ağrımıyordu artık,  jungkook"un yaptığı şey iyi gelmişti.  Ne kadar utanç verici de olsa zevk vermişti, yalan söylemeyeyim yani. Jungkook elinde ki kahveler ile yanıma oturup kupa bardağının birini bana uzatınca hemen alıp bir yudum içmiştim.  Tanrım, bu çocuk gerçekten de çok yetenekli.

Kahvelerimiz bittiğinde ben jungkook"un dizine uzandım, o ise saçlarımı okşayarak ormanı izliyordu.  İkimiz de uzun zamandan sonra gerçekten artık mutlu hissediyorduk.  Akşama kadar bu şekilde oturup sohbet etmiştik, hiç kimse yoktu, sadece o ve ben.. Jungkook ile eve girip mutfağa geçmiştik, birlikte akşam yemeği yakmak için. Pardon yapmak için,  ben yakıyorum, o ise yapıyor. 
♧♧♧
Yemeği yemiş ve kendimize iki kadeh şampanya doldurarak salona geçmiştik. Televizyonu açmamış sadece sohbet ediyorduk. Ben jungkook"un kucağında oturuyor ve içkimi yudumluyordum. O ise hayranlıkla beni izliyordu.  Ben elimde ki kadehi tek dikişte bitirip kadehi sehpaya koymuştum. O ise aynı şekilde durup hareketlerimi inceliyordu sadece.

Jungkook"un kucağına biraz daha yerleşerek tam penisinin üzerine oturmuştum.  Evet kaşınıyorum, elimde değil onu içimde hissetmek istiyorum.  Kurt içgüdüsü diyelim ve kendimizi kurtaralım,  çaktırmayın.  Jungkook boşta olan elini belime atarak daha çok yayılmıştı koltuğa,  zevk aldığı her halinden belliydi. Ellerimi jungkook"un iki yanına,  koltuğa yerleştirip yüzüne doğru eğildim.  Dilimi kulağının çevresinde gezdirmeye başladım,  kalçalarımda hissettiğim, jungkook"un penisinin seğrelmesi ile doğru yolda olduğumu anladım. 

Dilimi kulağından boynuna doğru indirdim, bir süre dilim ile boynunda oyalanıp sonra boynunu emerek dişliyordum. Jungkook yavaş ve kısık sesle inlemeye başlamıştı bile. Bu sefer dudaklarına yaklaşıp dilimi önce üst,  sonra da alt dudağında gezdirdim. Jungkook dudaklarıma aç kurtlar gibi bakıyordu.  Dudaklarımı yavaşça dudağına bastırmış ve bir öpüşme başlatmıştım. Bu arada da elimi yavaşça şişme yolunda ilerleyen erkekliğine atıp sertçe sıktım.  Jungkook birden kafasını çekip kararan gözleri ile dişlerinin arasından bana hırlamıştı. Ben sırıtıp işime devam etmiştim.

Jungkook beni birden altına alarak bluzumu yerle buluşturmuştu. Bileklerimi tutarak başımın üzerinde sabitlemiş ve boynuma izlerini bırakmaya başlamıştı.  Ben zevkten altında kıvranırken o ise kararmış gözleriyle ciddiyetini hiç bozmuyor ve arada hırlıyordu. Boynumda ki işini bitirince dudakları bu sefer göğüslerimi bulmuştu.  Orayı da hem ısırıyor hem emiyordu. Vücudumu saran zevk ile çığlık atarak tırnaklarımı avuçlarıma geçirmiştim.  JungKook yavaşça göğüsümden uzaklaşıp dili ile bedenimi turlamaya başlamıştı. 

Ellerini pantolonuma atıp onu da çıkartarak yer ile buruşturmuştu.  Penisimi ağzına aldığı an sesli bir inleme bırakmıştım salona, elimi saç diplerine atarak sertçe çekmeye başladım.  O ise hiç durmadan sıcak duvarları ile beni çekmeye devam ediyordu. Bir süre böyle devam etmişti,  ayağa kalkıp dudaklarıma minik bir öpücük kondururken üzerini çıkartmaya başlamıştı.  Tamamen çıplak kaldığında koltuğa oturup beni üzerine çekmişti.  Kucağında yerimi tamamen almış ve penisini tutarak deliğime konumlandırıp yavaşça içime girmesini sağlamıştım.  İçimde ki doluluk ile bir süre beklemiş ve alışmaya çalışmıştım.  Vücudum alışınca yavaşça hareket etmeye başladım.  Jungkook ellerini kalçama atmış ve hareketlerimi hızlandırmıştı. Bir süre o pozisyonda kaldıktan sonra,  jungkook beni koltuğa uzandırıp bir bacağımı omzuna atarak içimde sertçe hareket etmeye başladı.  Acı ve zevk dolu çığlıklarım odayı dolduruyordu, aynı şekilde jungkook"da boğuk bir şekilde inliyordu. İçimde ki hareketleri daha da hızlanırken, ikimiz de aynı anda boşalmıştık..
♧♧♧
(Yazardan)

Alfa ve omega yorgunluktan kendilerini odaya atmışlardı, sabaha kadar derin bir uyku çekmişlerdi. Sabah olduğunda jin ve Namjoon el ele eve girmişlerdi. Eve girdiklerinde salonda gördükleri görüntü ile yerlerinde donup kalmışlardı.  Yukarıda yatan kişilerin kıyafetleri yere saçılmış ve her yerde donmuş menileri vardı.  Jin pis pis sırıtarak etrafı süzüyordu.

"Küçük kardeşim büyümüş artık"

Jin ve Namjoon yukarı çıkarak, alfa ve omegasının olduğu odaya girmişlerdi. İkisi de yarı çıplak bir şekilde yatıyorlardı. Aslında tamamen çıplaklardı fakat üzerlerinde örtü vardı.  Jin alfasına sus işareti yaparak kardeşinin yanına gitmiş ve kulağına eğilmişti.

"Kalk bakalım küçük şeytan!"

Birden bağırmış ve küçük olan ne olduğunu anlamadan yerinden sıçrayarak uyanmıştı.  Jungkook da kaşlarını çatarak yerinden kalkmış ve karşısında gördüğü bedenlere ölümcül bakışlar yollamıştı.

"Ne sikim  arıyorsunuz namjoon siz?"

Namjoon sırıtıp onlara yaklaşarak kardeşinin omzunu patpatladı.

"Bir daha ki sefere solanda sevişecek olursanız,  menilerinizi temizlemeyi unutmayın çocuklar "

Omega ne olduğunu anlamadan abisine bakıyordu. Abisi ise ağzını oynatmıştı sadece 'seninle gurur duyuyorum küçüğüm' demiş ve sırıtmıştı.  Taehyung utancından kafasını jungkook"un boynuna gömmüş ve fısıldamıştı.

"Siktir jungkook, çok utanıyorum "

Jungkook ise sırıtarak küçük olanın saçını okşamıştı.

"Olur bebeğim,  sikeyim"....

TᕼE ᗩᒪᖴᗩ ¦𝔱𝔞𝔢𝔨𝔬𝔬𝔨¦Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin