| Aurore Boréale | BxB

~ True Love Dominates ~

(Gerçek aşk baskın gelir)

- Deniz -

Pazartesi'yi iple çekiyordum. Annemle Bartu'yu bırakıp eve döndükten sonra telefona sarılıp Alex'i aradım.

Tek çalıştan sonra hemen açtı ve hasta olduğum o tatlı sesiyle "Oui mon coeur?" (Fr: Efendim kalbim?) dedi.

"N'aber koca oğlan? N'apıyosun?"

"Tarih ödevini yapmaya çalışıyorum. Ama çok sıkıldım. Sen?"

"Hee Roma İmparatorluğu dönemi Fransa'sı (Galya) ödevi dimi?"

"Evet ya! Çok sıkıcı hahah"

"Ben daha başlamadım bile, n'apcam bilmiyorum. Allahtan bize gelen Madame Cynthia kafa biri. Sizin Monsieur Lambert'le işiniz zor. Adam gestapo subayı direkt! Bir kelimeyi yanlış söyleyince bile, işkence odasına çekip çarmıha gerip kırbaçlayacakmış gibi bakıyor insana sdkjhsdhsdb"

"Ya sussana sen! Zaten fenalık geldi, yetiştiremicem diye panik yapıyorum. Bi de Lambert'in korkunçluklarını düşünemem!"

"Ahahaha tamam tamam kızma bebeğim. Ben yardım ederim sana. Takıldığın yerde bana yaz, anlatırım. Hem çarşambaya kadar daha vakit var, sakin ol."

"Öyle de, bir an önce bitirip kurtulmak istiyorum!"

"Tamam o zaman bak ne dicem. Az önce Bartu bizdeydi, gitar falan baktık biraz internette. Bunun bildiği bi müzik mağazası varmış Taksim'de, istersen oraya gidelim orada gerçeğine bak, deneyerek karar ver falan dedi. Pazartesi okul çıkışı gidicez diye konuştuk. Sen de gel. Hem gitar bakarız, hem biraz takılırız sonra ikimiz bize ya da size geçeriz, ödevi beraber yaparız. Ne diyosun?"

"Hmmm fena fikir değil. Ama çok geç olmaz mı eve geçip ödeve başlayana kadar? Beş dakkada bitecek bi şey de değil yani..."

"Olduğu kadar bebeğim. Ben sana önemli kısımlarını anlatırım, benim notlara da bakarsın, büyük kısmı hallolur. Eh yazması da sana kalıyor artık; Fransızca konusunda senden iyi olmam imkânsız hehe."

"Tamam öyle yapalım. Hem biraz da başbaşa kalmış oluruz ehiehi."

"Eveeeeeettttt! Ne zamandır yalnız da kalamadık hiç, özledim lan şapşal!"

"Ne zamandır dediğin, daha perşembe günü okul çıkışı bizdeydik aşkım?"

"Eee n'olmuş? Olum ben her gün seninle öyle takılmak istiyorum! Ama sen istemiyosan söyle hıhhh"

"Aaaaa saçmalama, ne istememesi!! Okulda bile zor tutuyorum kendimi, bilmiyosun sanki! Hahah"

"Keşke bu akşam sen de gelseydin bize, üçümüz takılırdık. Hatta belki kalırdın da..."

"Ya evet istiyodum da işte şu tarih ödevi çok gerdi beni. Bir an önce başlamak istedim. Yoksa seni koynuma çekip sarılmak varken Fransa tarihiyle uğraşmak kabus gibi... Siz n'aptınız Bartu'yla? Neler çalıştınız?"

"Fazla bi şey çalışmadık bugün ya. Credence'ı hatırlarsın? Onu çıkarmıştım, çaldım dinledi falan. Bir de daha önce verdiği ama benim bi bok anlamadığım notasyona baktık, anlattı biraz. Öyle işte, sonra zaten paso pc başındaydık, gitarlara baktık."

"Evet hatırlıyorum o şarkıyı. Opeth'di dimi? Bi kere de bana çal!"

"Yessss! Çalarım tabi, sen iste! Ama sen de bana piyano çalıcaksın, anlaştık mı? Taa yılbaşından beri hiç duyamadım, senin melodilerini özledim!"