MAVİ BATTANİYE

6 2 0
                                    

Mario Hülya'nın cevabına bozulmuştu. Bu kadın parayla, pulla, gösterişle etkilenmiyordu. Ersin Saner'in neden onunla evlendiğini anlamıştı. "Benim işim çok zor," diye düşündü. "Umarım o başarır." Müsaade isteyip tekneye geçti. Cebinden eski tip tuşlu bir telefon çıkardı. Bir numarayı tuşladı.
-Alo, ne yaptın? İş bitiyor mu?
Karşıdaki sesin söylediği ile gülümsedi. Keyfi yerine gelmişti. Hilal Hülya'yı bırakmadı. Asistanına telefon açtı. Yarım saat sonra yalıya bir tekne yanaştı. Kısa bir boğaz turundan sonra Heybeli'de kıyıya çıktılar.mSalaş balıkçı lokantasında sadece bir masa doluydu. Genç bir çift gözleri birbirinde balıklarını yemeğe çalışıyordu. Hülya onlara gülümseyerek baktı. Hilal "Gençlik" dedi. Bazı duygular zamanla örtünün altına atılıyordu. İş, kariyer, fedakarlık, çocuklar, eş yerini doldurmaya çalışsa da o heyecan ara ara kenardan kıyıdan sızıyordu. Sait Faik'in dediği gibi "Bir insanı sevmekle başlıyordu her şey." Sevgiyle taşı, toprağı, böceği, kuşu başka gözle görüyor, canlı cansız her şeyi kucaklıyorduk. Hülya genç çifte bakıp içini çekti.
-Allah ayırmasın! Aşk çoğalsın. Yaradana giden yolda sevgi en büyük basamak.
Hilal Hülya'nın bu sözlerinden çok etkilenmişti.
-Hülya filozof gibi konuştun. Ne kadar güzel sözler.
Hülya gülümsemekle yetindi. Bir kaç saniye uzaklara daldı.
-İnsan sevince herkesin mutlu olmasını istiyor.
Hilal koşturmayla,stresle geçen yıllarını düşündü. Küçük bir mağaza ile başlamış, yıllarca bir gün bile dinlenmemişti. Seyahatlerin çoğu da iş içindi. Emeğimin karşılığı sadece para oldu diye düşündü. Oysa o parayla hiç alamayacağı bir şeyi, zamanı kaybetmişti. Durup bir çiçeğin kokusunu içine çekmeden, engin mavilikte gözlerini dinlendiremedikten, bir dostla yetişecek bir toplantı olmadan rahatça sohbet edemedikten sonra hayatın anlamı var mıydı? Garsonun ısmarladıkları balıkları getirmesiyle düşüncelerinden sıyrıldılar. Hilal gülümsedi.
-Mario'yu hiç böyle görmemiştim. İlk defa bir kadının peşinden koşuyor. Genelde kadınlar onun etrafındadır.
Hülya başını denize çevirdi. İrili ufaklı bir kaç tekne suyun üzerinde süzülüyordu.
-Ersin'i tanıdıktan sonra başka kimseyi sevemeyeceğimi anladım. Mario'ya en ufak bir ilgi duymuyorum.
Hilal balığından bir parça aldı.
-Daha çok yeni kaybın. Ama hayat yalnız geçmez. Acele etme! Kapıyı da tamamen kapatma.
-Yok, kararım kesin. Anılarımla mutlu olacağım. Bir karar daha verdim. Tekrar holdingte çalışmaya başlayacağım. Ersin'in mirasını en iyi şekilde korumalıyım.
-İşte bu harika bir haber.
Akşam Ülfet geldiğinde kararını ona da söyledi. Aldığı cevap aynıydı.
-Bu harika bir haber. Ben de İMM şirketini araştırdım ama açılımı olmadan bulamayız. Berlin'de bir organizasyon şirketinden Bahamalar'da turizm sirketine kadar yüzlerce şirket var.
-Benim aptallığım. Dekan'a sormalıydım.
Ülfet esneyerek cevapladı.
-Bir yolunu buluruz. Ben uyuyacağım. Şu hayaletine söyle bu gece rahatsız etmesin! Çok uykum var.
Hülya, Ülfet'in odasına gitmesinden sonra balkona çıktı. Hafif bir rüzgar saçlarını yalıyordu. Sallanan koltuğa oturdu. Gözlerini kapattı. Kendini ruzgarın ritmine bırakarak sallanmaya başladı. Gecenin örtüsü bir yorgan gibi sardığında çoktan dalmıştı. Yine Ersin'in sesi kulaklarındaydı. "Sabırlı ol sevgilim, her şey düzelecek," diyordu. Hülya "Seni çok özledim," dedi. Ersin "Ben de seni
çok özledim, üzülme artık," diye cevapladı. Hülya Ersin'in sıcaklığını hissediyordu. Rüzgar şiddetini arttırdı. Ülfet'in dürtmesiyle gözlerini açtı.
-Hülyacığım uyuyakalmışsın burada. Hasta olacaksın. İyi ki su içmek için kalkmışım. Seni kontrol edeyim dedim, baktım odanda yoksun.
Hülya üstündeki uçuk mavi battaniyeye baktı. Ersin'in en sevdiği battaniyeydi. "Ülfet bunu nereden bulup da üstüme örttü acaba?" diye düşündü. Ülfet battaniyeyi aldı, katladı.
-İyi ki battaniyeyi alıp örtünmek aklına gelmiş.
Hülya şaşkınlıkla baktı.
-Bunu sen örtmedin mi?
-Hayır, ben şimdi geldim. Üstündeydi.
Hülya gülümseyerek Ülfet'in elinden battaniyeyi aldı.
-Şunu yerine koyayım. Sen şimdi yerini bulamazsın.

Belki de gördüğü bir rüya değildi.

SAKIN UNUTMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin