BESTE
Alarm'ın çalmasıyla yataktan düşmem bir oldu. Yerden kalkıp yatağıma oturdum. Bugün okul yoktu koşuma biraz daha geç gidecektim belki de bugün koşuya gitmezdim ama alarmı kapatmayı unuttuğum için erken çaldı. Mutfağa gittim ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Hazırladıktan sonra annem ve Kumsal'ı uyandırmak için odalarına gittim. Hep birlikte kahvaltıya oturduk. Neredeyse bir saate yakın kahvaltı masasında oturduk. Kahvaltıdan sonra bulaşıkları topladık ve oturma odasına geçtik. Biraz sohbet ettik babam dan bahsettik hep beraber ağlaştık. Sonra bu kadar ağlamanın üstüne bir komedi filmi seçmek için Kumsal ile odama gittik.
"Annem geziye gidin dedi Kumsal ile birlikte geliyoruz" diye Can'a nesaj attım ve Kumsal'a film seçmesinde yardım ettim. Filmi seçtikten sonra odadan çıktık.
"Eltilerin Savaşı" filmini DVD ye taktım ve izlemeye başladık.
Filmi izlerken gülmekten yarılıyorduk. Babamın vefatının üstüne bu kadar komik bir filmi izlemek pek oldumu bilmiyorum ama bizim de moralimizin yerine gelmesi gerekiyordu.
"Kim mısır ister?"
"Abla yaparsan hayır demem."
"Seni mi kırıcam fare" diyerek mutfağa gittim ve mısırı patlatmaya başladım. Mısır patladıktan sonra büyük bir kaseye koydum ve annemgilin yanına içeriye geçtim. Ben içeriye geçtiğim de film yarıya geliyordu. Bir saat sonra falan film bitti. Boş tabağı alıp mutfağa koydum ve odama geçtim. Telefonumu elime aldığım da iki cevapsız çağrı dört tane de mesaj gelmiş. Hemen açtım. Mesajlar ve aramalar Candan'dı.
"Geldiğinize sevindim Beste." Biri on geçe gelmişti bu mesaj.
"Eee şuan nasılsın?"
"Beste nerelerdesin? Sesin çıkmıyor." On dakika sonra da bu mesajı atmıştı.
"Beste bir sorun yok dimi? Merak ettim seni." Kırk beş geçe de bu mesajı atmış Can. Ardında iki kere de aramıştı. Daha fazla merak etmeden hemen geriye dönmem gerekiyordu. Whatsapp'a girdim.
"Kafamızı dağıtmak için film izliyorduk. Telefonum odadaydı."
"Merak edilecek bir şey yok. Biz iyiyiz."
"Sen napıyorsun? İyi misin?" diye mesaj atım telefonumu şarja koydum.
Balkondaki çiçekleri sulamak için üzerime bir ceket alarak balkona çıktım. Hortumu taktım ve çiçekleri sulamaya başladım. Papatya, Menekşe, Mor sümbül, Gül bir kaç çeşit çiçek vardı. Sulamayı bitirdikten sorna odama geçtim. Telefonumdan müzik açtım.
Çalan müzik "Onur Can Özcan- Yanlızlığın Ezgisi" idi. Şarkı çalarken bende sözlerini mırıldandım.
"Bir gece uyanıp aniden
Kan ter içinde fırlayıp yerinden
Bırak damlasın gözünden
İçinden gelenler"... ... ...
"Sen gel geceleri bide bana sor
Özlemek inan yaşamaktan daha zor
Yolculuk var toplandılar
Hatıralar zoruma gidiyor"Bir an da müzik kesildi. Telefonum çaldı. Arayan Şebo ve Bade idi. Telefonu açtım. Okuldaki gezi hakkında konuştuk. Bade ve Şebnem gelmiyeceğini söyledi. Gelmeleri için ikna etmeye çalıştım ama ne yaptıysam ikna olmadılar. Anlaşılan tek gidicektim. Tek dediysem de Bade ve Şebosuz demek istedim. Kızlarla konuşmayı kapattıktan sonra biraz dışarıda dolaşmak için üzerimi giyindim. Telefonumu da alıp annemgile haber verdikten sonra evden çıktım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELVEDA
Teen FictionBeste ve Cantekin birbirlerinin hayatını değiştirecekti. Peki ya nasıl olacaktı? Neler değişecekti? Gelin hep beraber şahit olalım...