Hayat Işığı✔️

11.Mor Battaniye

Multimedya; On altı kişilik dev kadro

#Birileri-Zamanın Dışında, Boşluğun İçinde

🌟

Çağdaş'ın yanına Umut ile beraber gittiğimizde Ferya resmen çığlık atarcasına ayaklanmış ve yanıma gelip elimden tutarak beni Çağdaş'ın yanına oturtup kendisi de kuzeninin diğer yanına oturmuştu. Çağdaş gayet sakin bir ifadeyle arkasına yaslanmış ve kaş göz işaretiyle Umut'a beni işaret etmişti.

"Kaş göz biraz gizli saklı yapılır bildiğim kadarıyla." Diye laf attığımda omuz silkti. Umut göz devirip karşıdaki koltuğa oturdu.

"Gizli yapabildiği tek şey hackerlıktı." Sonra sırıttı.

"Gerçi onda da yakalanmıştın değil mi? Unutmuşum." Çağdaş orta parmağını gösterip küfür edince Ferya sertçe kuzeninin eline vurdu.

"Pislik yapma." Sonra bana döndü.

"Değiştirdik bile şifreyi biz, ama hikayesinde ne yazalım? Seni bekledim." Derin bir nefes verip Umut'a baktım. Başını sallayıp gülümseyince keyifle gülümsedim ve Ferya'ya döndüm.

"Bence yalanını dökelim ortaya. Anlatalım yani her şeyi." Ferya başını salladı ve telefonu bana uzattı.

"Yaz bakalım." Yanaklarımı şişirdim ve yazmaya başladım. Aynı zamanda yazdıklarımı sesli de okuyordum.

"Merhaba arkadaşlar, yalan söylediğim için vicdan azabı yaşamaya başladım ve daha fazla dayanamayacağım. Umut beni aldatmadı. Aksine yersiz kıskançlık yapıp ona haksızlık ettiğim için bir şekilde ilişkimiz sonlandı." Gözlerimi kıstım ve Ferya'ya baktım.

"Harika gidiyorsun bunu yayımla devam et." Baş parmaklarını gösterip otuz iki diş sırıtınca dediğini yaptım ve yeni bir hikayede devam ettirdim.

"O da normal olarak başkası ile görünebilir, beni aldattığı anlamına gelmiyor. Kendime yediremediğim için yalan attım ancak kıza küfür ettiğinizi gördüğümden beri içim hiç rahat değildi. Gerçeği bilmeniz gerekiyordu artık. Sizi seviyorum, lütfen onları rahat bırakın." Bunu da yolladığımda telefonu Ferya'ya uzattım.

"Oldu bence." Başıyla onayladı ve mırıldandı.

"Şimdi de hesabından Umut ile olan fotoğraflarını silmeye geldi sıra, elimde olsa telefonunda varsa onları da silerdim de... Neyse." Sonrasında telefonuna gömülünce Çağdaş'a baktım.

"Teşekkürler."

"Lafı olmaz." Cümlesinden sonra kucağındaki leptopu eğilip sehpaya koyduktan sonra sigara paketini aldı ve çakmağın da aldıktan sonra doğruldu.

"Geliyor musun?" Bu sorusu Umut'aydı.

"Geleyim." Umut'ta peşinden çıkınca kaşlarımı çatıp Ferya'yı dürttüm.

"Umut sigara içiyor mu?"

"Hm?" Telefona öyle gömülmüştü ki, konuştuğumun farkında bile değildi.

"Ferya!"

"Ay!" Elinden düşecek olan telefonu hızlı bir refleksle yakalayıp ekranına baktım.