Beyaz Kürklüler

#52#

Media: Mert Kıyak - Gel

Bayağı uzun zaman olmuş yeni bölüm atmayalı. Her neyse. Siz bölüme geçin.

Iyi Okumalar...

.........

Ortalık bir kaç gün önce savas alanına dönmüştü fakat. Şimdi her şey yerlerine oturdu sayılır.

Konseye gelirsek; onlara ceza falan verilmedi hala işlerine devam ediyorlar.

O gün ayinini yapmayanlar arasında; arkadaşlarım, ben ve bir sürü vampir, kurt, büyücü vardı. O gün ayin bozuklduğundan çoğu kişinin de beraberinde ayinde yaşanan her şey hafızalarından silinmişti. Bizimkiler yerinde oh iyiki katılmamışız. Şükürler olsun ki.

Her neyse konuyu fazla saptırmadan geçiyorum. Şu görevi olupta beni bulan ve savaştan çıkaran sürüye gelirsek bana bir mektuo bırakarak ve ' Ne zaman aileni bulmayı içinde ve tüm damarlarında hissedersen bu mektubu oku' deyip gitmişlerdi. Yaşadıkları yere.

Sude; arkadaşıma gelirsekte durumu iyileşti. Gerçi iyileşmemesi  mümkün değil. Çünkü ayinden sonra haberlerde " ormanda parti veren gençler; hayvan saldırısına uğrayarak hayatlarını kaybettiler."  Diye çıkmıştı. Şimdi ten rengi eskisine göre  daha canlı.

Yağızla araları çok iyi. Hatırlatayım yağız şu Sudeye kendini feda eden yigidimiz.

Ve bizimkilere gelirsek. Ilk emreden başlayayım. Her gün en yakın arkadaşlarına "bana kız bulun" diye söyleniyor.

Ve son olarak Özcan eskisine göre daha sıcak geliyor bana. Nedenini bilmiyorum ve bunu arkadaşlığımıza vererek konuyu noktalıyorum.

Şu an yatağım da oturmuş müzik dinleyerek yaşanan olaylari bir bir aklımdan geçiriyorum. Odam dediğim şu vampir ve kurt okulu birleşmişti. Ve bir bina da toplanmıştı. O binada bize verilen odalarda kalıyoruz.

Okulun zili çalmasıyla maalesef ki yataktan kalkarak, kulaklıklarımı ve telefonumu yatağın üzerine bıraktım. Ne şanslıyız* ki hala şu bize verilen renkli pelerinleri giyiyoruz. Ve artık bu okulda okuyanların sol veya sağ. Yazı yazarken kullanmadıkları ellerinin bilek kısmına. Dövmeler işliyorlar. Karakterini anlatan veya gücüne göre minik dövmecikler. Bileğine yeni gücünü keşfettiğinde kendiliğinden dövme işlenmiş oluyor.

Hızlı bir şekilde hazırlanarak;  yurttan çıkış yaptim. Ve son hızıyla devam eden okula doğru yol aldım. Ne mutlu(!) bize.

Ilk ders matematik ne güzel. Çoğu  kişinin aksine ben matematiği seviyorum.

Okula yaklaşmışken; türlerin kokusu burnuma gelmekteydi. Burnumu elimle tıkıyarak sınıfa ilerledim. Ilk boş sıraya oturdum. Aman bana ne kimin sirasiysa sırası. Yurttan cikarken telefonumu ve kulaklığımı da yanima almıştım. Kulaklığımı takarak en sevdiğim sarkilardan birini açtım. Mert kıyak - Gel.

Onu dinlerken gözlerimi kapatmıştım. Fakat geri açmak zorunda kaldım. Çünkü kulaklığım çekilmiş ve beni kaldırmaya çalışan bir adet türle karşılaştım. Bu tür...

_______^-^_____

Bölüm sonu. Diğer bölümde görüşmek üzere Sevgili okuyucular.

Iyi Hayaller...