6.Bölüm Ölüm Emri

21.9K 928 442
                                    

Multimedya sizi duygulandıracak biraz ...Zeyker aşkının müziği, şiddetle tavsiye ederim.Kısa biraz ama bittikçe yinelersiniz.İyi okumalar 💜ZeyKerHanKerLoVe"Bölüm senin canım umarım beğenirsin💜

İstanbul'un arka sokaklarındaki kovalamaca Zeynep'in ağzının kapatılıp duvara sert bir şekilde çarpılmasıyla Zeynep'e göre hayatının son bulmasıyla bitmişti. İçindeki çığlık dışarı çıkmadan tekrar geldiği yere gönderilmişti ağzını kapatan elin sahibi tarafından. Gözbebekleri iyice büyüdü kapalı olan ağzından dolayı. Korkudan zorla nefes alırken, kendini yakalayan kişinin gözleriyle buluştu gözleri.

Karanlıktan gözleri zorla seçerken kendini yakalayan kişinin ne yapacağını beklemekten başka çaresi yoktu. Elindeki silahla başına bir el ateş etmesi yeterliydi. Amerika'da uzatmaları oynamıştı hayatı besbelli. Şimdi son an gelmiş ve her şey bitmişti.

Kendini öldürecek kurşun karşısındaki adamın ellerindeydi. Gözlerini kapattı katilinin kendine nasıl baktığını, onu öldürürken ki yüz ifadesini görmek istemiyordu! Kalbinin hiç bu kadar hızlı attığına şahit olmamıştı.Ve galiba silah sesinden önce duyduğu son ses olarakta kalacaktı bu. İtse ,kavga etse, kendini savunsa ya da kaçsa! Ne yaparsa yapsın kurtuluşu yoktu artık. Yapabileceği tek şey ümitsizce kalbinin ta derinliklerinden edeceği duaydı. Allah'ım bana yardım et!

İnsan diliyle konuşmuyordu sadece;dua etmek için ağzın kıpırdamasına gerek yoktu. Kalbin en derinlerinden yaradana yakarmak... Kimsenin seni duyamayacağını bildiğin ama bir tek seni yaradan kişinin duyacağını bildiğin bir seslenişti dua! Az önce içinden söylediği gibi "Allah'ım bana yardım et!"

O kadar içten söylemişti ki bunu artık bekliyordu gelecek yardımı.Ve duyduğu sesle gözlerini tekrar açtı:

"Ne halt karıştırdığını bilmiyorum. Nesin sen mafya mı? Şimdi dediklerimi yapmazsan karıştırdığın her ne haltsa ben de içine girdim maalesef. Bende yanacağım. O heriflerin niyeti az önce belli oldu. Seni öldürecekler. Kurtulmanın tek çaresi var."

Zeynep karşısında ki sesin sahibini dinlerken korkusuna bir de şok eklendi. Hâlâ eliyle ağzını tutup duvara dayandığından dolayı kıpırdayamıyordu. Hareket eden sadece  gözleriydi. Bu adamın burada ne işi vardı? Elini ağzından çekince konuşmaya başladı hemen:

"Sizin ne işiniz var burada? "

"Geçiyordum uğradım oldu mu?Şimdi soru sormayı kes nasıl bir pisliğin içindesin bilmiyorum ama bizi bulmaları an meselesi. Kariyerimin zirvesinde kim vurduya gitmek istemiyorum. Burası Beyoğlu'nun arka sokakları. Burada her türlü pislik olur. Bu saatlerde yapacak tek şeyimiz var."

Kerem daha fazla bir şey demeden Zeynep'in saçındaki lastik tokayı bir çırpıda çıkarıp attıktan sonra saçlarını eliyle dağıtıp üzerindeki ceketi çıkarıp atmıştı bile. Zeynep bir anda olan şeylere anlam veremeyip, Kerem'in ne yaptığını anlamaya çalışırken duyduğu seslere ikisi de dikkat kesildi:

"Nereye kayboldu bu lanet olası kız!?"

"Bilmiyorum abi tazı gibi koşuyordu görmedin mi?İkimizde yetişemedik."

"Bulmamız lazım o kızı. Patrona nasıl hesap vereceğiz lan sonra!?İki kişi bir kızı öldüremediniz der keser cezayı!"

"Tamam abi dur telaş yapma buluruz şimdi!"

Zeynep öldürmek lafını duyunca korkusu daha da arttı. Bir de başkası vermişti ölüm emrini neden peki? Kerem de öldürmek lafını duyunca Zeynep'e dönüp sessizce konuşmaya başladı:

"Aynen tahmin ettiğim gibi. Pisi pisine bok yoluna girmişsin ve sayende bende girdim. Bir de patron emretmiş ne kadar önemli biriysen artık. Kimsin sen!?"

SİYAHIN ÖTEKİ YÜZÜ "KİTAP OLDU" 4. Baskısıyla raflarda" #wattys2015 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin