Media: uzay
Bazı insanlar yağmuru hisseder, bazıları ise sadece ıslanır." B.KAYA.
•••
Sabah uyandığım anda odanın kapısı zorlandı. Açılmayınca "kahvaltı hazır hadi kalk" diyen bir ses duydum. Ne kadar yapmak istemesem de ayağa kalktım ve kapının kilidini açtım.
Mutfağa geldiğimde hepsi gülümseyip yer açmışlardı. Geniş olan bir yere oturdum. Sessizce kahvaltı yapıyorduk.
Enis: valla özlemişim.
-neyi?
Enis: beraber kahvaltı yapmayı.
Güldüm.
-evet siz beraber kahvaltı yaparken ben o soğuk bodrum katında peynir ekmek yiyordum. Bende çok özledim.
Yüzleri asıldı. Az önce kahkaha atıp gülüyordunuz. Noldu gururunuz mu incildi demek isterdim.
+ben senin yerine derim.
Seni duymuyorlar.
+olsun. NOLDU LAN GURURUNUZ MU KIRILDI. EHEHHEEH BÖYLE KALIRSINIZ.
Sus artık!
+arası özledim. Hadi evden kaçalım, yanındayım ben.
Dürdane sus lan
+tamam git kahvaltı yap. Bunlar seni bırakmiyacak.
Kes ya
Miraç: Özür dileriz. Biz bilmiyorduk.
-kes artık. Biz bilmiyorduk yalanlarınızı duymak istemiyorum. Bilseydiniz iyi mi davranıcaktınız.
Başlarını öne eğdiler.
-size afiyet olsun.
Ilgaz: 1 saat sonra aşağıda ol.
Kafa salladım ve kaldığım odaya çıktım. Telefonu açtım. Aras dan, Arda dan, selin den ve uzay dan bir sürü mesaj vardı.
"Azra, seni yeni bulmuşken gitme bırakma beni"
"Seni seviyorum"
"Kokunu"
"Sesini"
"Yüzünü"
"Gözlerini"
"Herşeyini çok seviyorum Azra"
"Ne sorun varsa çözelim geri gel"
"Senin için ölümü bile göze alırım"
"Azra lütfen, anlat"
Gözyaşlarım benden izinsiz akıyordu.
"Aras"
"Seni çok seviyorum"
"Anlatılacak birşey değil."
"Size anlatırsam, kesin beni bulmaya kalkışırsınız ve canı yanan siz olursunuz"
"Beni düşünmeyin, iyiyim yani iyi olucağım"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uçurum (DÜZENLENİYOR)
Roman pour AdolescentsÖldü sandıkları anneleri geri dönse ne olur?