Chapter 3

1.1K 147 204
                                    

Harry mor renkli kot ceketinin yakalarını düzeltmeye çalışırken Louis annesinin önüne geçti ve omuzlarını düşürdü,o kadar çok mağazaya girip çıkmışlardı ki ciddi anlamda başının döndüğünü ve istemediği halde bütün mağazaların yerini ezberlediğini hissediyordu.

Anne sarı renkli işlemeli kazağı eline alıp Jay'e gösterirken Louis başını geriye atıp içinde biriktirdiği sıkıntılı nefesini bir patlama yaşanıyormuş gibi dışarı verdi ve Harry'e göz kırptı,ondan yardım istiyordu,Harry bunu anlamıştı,aslında şu an içinde bulundukları mağaza Harry'nin hoşuna gitmişti belli ki dolaşmak ve kıyafetlere bakmak hatta gözüne kestirdiği bir kaçını da denemek istiyordu ama Louis'in çok bunaldığını anlayabiliyordu.

Onu buradan çıkarmak için renkli zihin havuzunda düşüncelere dalarken Louis onun çiçek desenli sweati beğendiğini bakışlarından anlamıştı,kendisi sıkılmış olabilirdi ama Harry'nin burada durmak istediğini göz ardı edecek değildi,Harry düşünmeye devam ederken Louis gidip sweati aldı ve Harry'nin kolundan çekiştirerek deneme kabinlerine doğru ilerlemeye başladı,"Loueh?"

Deneme kabinlerinin olduğu bölüme geldiklerinde görevli onlara şüpheyle bakıp tek kaşını kaldırdı,"Kaç parça vardı?"Louis homurdanarak gözlerini devirdi ve elindeki sweati adamın gözüne sokmak istermişcesine ona doğru uzattı."Bir...bir parça!"

Harry kahkahasını bastırmak için büyük bir uğraş verirken Louis'in bu tavırlarının onu ne kadar eğlendirdiğini fark etti,Louis sayesinde hiçbir günü gülümsemeden geçmiyordu,adam onlara geçebileceklerini söylediğinde Louis "Goçobolorsunuz!"diye gereğinden fazla yüksek ses çıkararak adamı taklit etti ve boş olduğunu anladığı deneme kabininin önünde durdu,"Hadi dene Harreh"

Harry teşekkür amaçlı kıkırdayarak onun yumuşak yanağından öptü ve deneme kabinine girip Louis'i çok bekletmemek için hızla beyaz hırkasını ardından lacivert tişörtünü çıkarıp sweati giydi,aynadan kendisine baktığında sırıtmadan edemedi,o kadar yakıştırmıştı ki kendisine Louis'in de beğenmesini umuyordu.

Harry kabinden çıkıp Louis'e kendini gösterdiğinde Louis baş parmağını yukarı kaldırıp "Waoww"diye bir ses çıkardı ve Harry'nin elinden tutarak bir tur kendi etrafında döndürdü,"Çok yakışmış,hadi alalım!"Harry kafasını olumlu anlamda sallayıp kabine geri girdi ve pembeleşen yanaklarıyla beraber sweati çıkarıp kendi kıyafetlerini geri giydi.

Kabinden çıktığı an Louis önden yürümeye başlamış Harry'de onu takip ediyordu,mağaza çok kalabalık olduğundan Harry Louis'i kaybetmek istemedi ve koluna girdi,Louis ona tebessüm gönderip sweati onun elinden çekti ve hala kıyafetlerle ilgilenen annelerinin yanına ilerledi,"Biz bunu beğendik!"

Anne'nin elinde tuttuğu sepetin içine sweati atıp şirin bir şekilde kafasını sola yatırıp gülümsedi ve onu bekleyen Harry'e geri döndü,"Resmen on yaşında iki baş belasına sahibiz"Anne Jay'e şakayla karışık fısıldadığında Louis bunu duymuştu ve her zaman olduğu gibi yine müdahele etti,"Hey hey!...Biz baş belaları değiliz...Hemmm öyleysek bile kimse bizden daha havalı baş belası olamaz!"

Harry "Basit ama etkili" diye mırıldanıp Louis'in koluna geri girdi ve kol kola bir şekilde mağazadan çıkıp yürüyen merdivenlerle alışveriş merkezinin üst katına çıktılar,Harry yemek yerlerinde göz gezdirirken bir yandan da Louis'in koluna daha sıkı tutunuyordu,"Louis...Harry!"

Sınıf arkadaşları Niall'ın sesini duyduklarında arkalarına dönüp ona baktılar,Niall annesi Maura'nın elini bırakıp onlara koşturdu ve kollarını iki yana açıp ikisine de aynı anda sarıldı,"Ay çok özlemişim sizi!"Üçü de kıkırdayıp birbirlerinden ayrıldıklarında Niall elindeki kurabiyeyi gösterdi,"Baksanıza karşı standta bedava kurabiye dağıtıyorlar,hadi siz de alın!"

Üçü beraber Niall'ın dediği yere gülerek ve kendi aralarında şakalaşıp vardıklarında platin renkli saçlı genç kız onlara kurabiye tabağını uzattı,"Dünya vegan gününüz kutlu olsun"Genç kız gülümseyerek konuştuğunda Louis kaşlarını çattı,"O ne ya?" diye sorduğunda Niall kahkaha atıp bir kurabiye aldı,"Ben de bana söylediğinde bir şey anlamadım,ye gitsin sadece"

Genç kız boğazını temizledi,"Hayvan hak ve özgürlüklerine dair toplumsal farkındalık yaratmak,vegan felsefenin ve yaşam tarzının hayvanların,insanların ve gezegenin iyiliği için yaygın bir şekilde benimsenmesini sağlamak için her yıl 1 Kasım'da vegan günü kutlanır...dünyamızı çağrıştırması için de kurabiyeleri mavi ve yeşil renklerde yaptık"

Harry ışıldayan gözleriyle kurabiyenin mavi renkli kısmından bir ısırık alıp çiğnerken Louis'e baktı,"Bak biz"dedi kurabiyeyi ona gösterip küçük çukurlarını ortaya sererken,Louis'de yarım ağız sırıtıp kendi elindeki kurabiyenin yeşil renkli kısmını ısırdı ve Harry'i dürttü,"Bak seni ısırdım"

İkisi de gözlerinden yaşlar akana kadar gülerlerken bir ses yankılandı,"Louis Tomlinson ve Harry Styles danışmaya bekleniyorsunuz"

Louis kurabiyesini bitirir bitirmez Niall'a sarıldı ve Harry'nin koluna girerek yürüyen merdivenlerle aşağıya inip danışmaya doğru koşturdu,anneleri elindeki poşetlerle onlara öfkeyle bakarken Harry hala kurabiye olan ağzıyla yanaklarını şişirip gülümsedi "Anno!"diye annesinin elindeki bir poşeti çekti.

Jay elini Louis'in omzuna atıp kurabiye kırıntısı olmuş üstünü silkeledi.

"Artık avm nin içinde kaybolma oyunlarına Harry'i de mi dahil ettin?"

Ages (L.S)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin