Elleriyle kulaklarını kapayıp kendini yere attı Zayn,ona sarılmak isteyen Louis'i itekleyip acı içinde kıvranırken haykırdı.
Victor.
Saniyeler önce bir trafik kazasında hayatını kaybettiği haberini almıştı Zayn,yüreğinden kanlar akarken kalbinde teker teker yaralar açılıyordu,Trisha oğluna doğru eğilip ellerini saçlarına götürüp ne diyeceğini bilemeden okşadı sadece öyle,"A-anne..."
Harry daha fazla dayanamayıp tuttuğu göz yaşlarını en sonunda akıttığında sadece bir kişiye sarıldığında huzuru hissettiğinden o kişiye sarılıp hıçkırıklarını onun tenine doğru bastırdı,Louis Harry'nin beline elini götürüp kendisine daha çok bastırırken bir yandan da yerde acıyla kıvranan ve annesine yardım dilenir gibi bakan Zayn'e bakıyordu.
İnişli çıkışlı ve genelde kavgalı gürültülü bir ilişki olsa da Victor ile lisenin en başından beri beraberlerdi,araya ayrılıklar ağza alınmayacak sözler ne yazık ki girmişti ama Zayn onu sevgiliden daha çok dostu gibi,kafasının uyuştuğu tek insan olarak görüyordu.Victor'da Zayn gibi melankolik,çoğu zaman depresif ve bunalımda görünen aynı zamanda insanları kendinden uzaklaştırmayı seven biriydi.
Yan yana oldukları zamanlarda genelde ikisinin de kafası dumanlı olurdu ve ikisi de birbirinin canının yanmasını umursamadan yatakta sert hareketler denerlerdi,Zayn onunla arasındakinin gerçek aşk olup olmadığını anlayamadan Victor tozlara karışmıştı.
Liam ve Niall ne yapacaklarını bilemez halde öylece Zayn'e bakarlarken Zayn göz yaşlarının arasından ıslak kirpikleriyle Liam'a baktı,Zayn'nin bakışları Liam'ın kalbini delip geçerken korktuğu halde yine de adımlarını atıp yerde savunmasız duran Zayn'e doğru eğildi ve kollarını iki yana açtı,o Zayn'e sarılamadan Zayn atmıştı kendini onun için açılan kolların arasına,inip kalkan omuzlarından göz yaşlarını akıtmaya devam ettiği belli olurken Liam baş parmağını onun sırılsıklam olmuş yanağına götürüp aşağıya doğru okşadı.
Liam'ın sevdiği çocuk onun kolları arasında kendi sevgilisinin ölümü yüzünden acı çekiyordu.
Trisha yerden kalkıp Louis'e doğru ilerledi,"L-Louis onun kendisine bir şey yapmasından çok korkuyorum"Louis'e kalmadan Harry konuşmaya başladı,"B-biz hep yanında olacağız,size söz veriyoruz...dostumuzu g-gözümüzün önünden ayırmayacağız"Trisha hüzünle dalgalanan nehirlere baktı,Harry'nin gerçekten pamuk gibi bir kalbe sahip olduğunu anlamıştı oğlu için endişelenen kadın.
Zayn Liam'dan geri çekilip onun gözlerine bakmak istedi ama bakmaması için bastırdığı duygular tetikliyordu onu,bakamıyordu,bakmaması gerekiyormuş gibi hissediyordu,kafasında sanki Victor'un kınayıcı gibi çıkan seslerin dolaştığını duyunca Liam'dan hızla çekilip ayaklandı ve sırtını soğuk duvara yasladı,"Yapamam..."diye fısıldadı kafasında ona sitem eden ölmüş sevgilisine.
"Yapmayacağım Victor...onun gözlerine bakmayacağım"
*
Louis küvetin dışına çıkıp beline havluyu sardığında ayakları hala az da olsa köpüklüydü ve banyo zeminleri ne yazık ki kaygandı,alnına yapışan ıslak saçlarını geriye doğru yatırdı ve bir adım attı banyo kapısına doğru ama sanki beklenen gerçekleşmiş gibi ayağı kaydı ve kafasını banyonun zeminine fena çarparak yere çakıldı.
"Ahh.."En başta kafası olmak üzere vücudunun her yerine ağrılar girerken banyonun kapısı açıldı ve Harry telaşla kapının aralığından kafasını uzattı,yerde yatan Louis'i gördüğü an başından aşağıya kaynar sular döküldü ve kapıyı duvara çarpacak şekilde sonuna kadar ittirip endişeyle Louis'in önünde eğildi,"L-Lou...Tanrım ne oldu?"
Louis elini başının üstüne götürüp,"Ç-çok canım yanıyor"diye inlediğinde Harry hemen onun yerinde olmak istedi,Louis'in acı çekmesine tahammül edemiyordu,hemen şu an bir mucize gerçekleşmesini dileyip onun çektiği acıların kendi bedeninde toplanmasını diledi.
"Başını mı vurdun meleğim?"Louis'in bütün kemikleri sızlarken 'E-evet' diye çok zorlanarak cevap verebildi,Harry Louis'i hemen kucakladı ve kendi odasından içeriye girerek onu yatağına yatırdı,Louis'in ağladığını gördüğü an eli ayağı boşaldı,Niall endişeli bir şekilde Harry'nin odasından girdi,"Seslere uyandım,neler oluyor?"
"B-banyoda d-düşmüş Ni...çok acıyor canı"Harry dikkatle Louis'in kafasını kendi bacaklarının üstüne koydu ve yüzünün kenarlarına ellerini yerleştirdi,Louis'in gözlerini kapadığını gördüğü an "Hayır hayır hayır!"diye bağırarak kafasını iki yana salladı.Louis tek gözünü açıp "Şşh k-korkma güzelim,b-bir şeyim yok,dinlenmek için kapadım gözümü sadece"diye yatıştırıcı bir şekilde söyledi.
Niall'da yatağın diğer ucuna oturup Louis'in bacaklarını kucağına alıp yavaşça masaj yapmaya başlarken Harry çok dikkat ederek sarı ojeli tırnaklı elini Louis'in başının arkasına götürdü ve kanamadığını fark ettiğinde az da olsa rahatladı,"B-bebeğim kanamıyor,ama yine de hastaneye gidelim...b-böyle içim rahat etmez,doktor görsün yine de"Harry'nin elmas gözlüsü "O-olur gidelim a-ama biraz daha dinleneyim"diye azalmaya başlayan acısıyla fısıldadığında Harry kafasını sallayıp eğildi ve kulağının üstünü öpüp fısıldadı.
"Seni öyle görünce dünya üzerindeki bütün güllerin dikenleri tenime saplanıyor sandım"
*
Yaklaşık üç gündür Liam Zayn'nin evinde kalıyordu ama Zayn asla onun gözlerinin içine bakmıyordu,cidden bir kez olsun bakmamıştı sütlü kahve dediği gözlere,Liam salondaki kanepede uyuklarken Zayn son üç gündür yaptığı gibi odasındaki kabuğuna çekilmiş boş boş duvara bakıyordu.
"Ondan etkileniyorsun"
Zayn üç gündür susmayan ses yine belirdiğinde bacaklarını karnına kadar çekerek gözlerini yumdu,"Victor lütfen sus...yapma"
"Neden onun gözlerinin içine bakamıyorsun?"
Yastığını kolları arasına alıp bütün attığı çığlıkları oraya yolladı sesi kısılana kadar Zayn,ne kadar uğraş verse de olmuyordu,ne kadar Victor'un sesini duymamak için her türlü şeyi denese de Victor onu çıldırtmak istermiş gibi hep konuşuyordu,ne yapsa giderdi ki bu ses?
"Onu öpmek istiyorsun Zaynie"
Zayn yüzünü yastıktan çekip göz yaşlarıyla ıslattığı yastığı duvara fırlatıp yatağın içinden çıktı ve dört duvarı inletecek kadar çığlık attı,"İstemiyorum sus!Sana bunu ispatlayacağım lanet olasıca!Gidip gözlerinin içine bakacağım ve onu öpmeyeceğim!"
Bir hışımla odasının kapısını açarak yüzünde kurumaya başlayan göz yaşlarıyla beraber salona ilerledi Zayn ve kanepede kıvrılmış Liam'ı uyanması için sarsmaya başladı,"Z-Zayn?...Bir şey mi oldu,ne istemiştin?"
Zayn sinirle gülerek Liam'ın kolunu sımsıkı kavrayıp "Kalk ayağa!"diye bağırınca Liam neye uğradığını şaşırıp onun gözlerine baktı,Zayn onunla göz göze gelir gelmez hemen kafasını başka tarafa çevirdi,Liam ayağa kalkıp karşısına dikilip ona dokunduğunda Zayn yerinde sıçrayıp geri kaçtı.
"Gözlerine bakamadığın gibi o sana dokununca da kendinden geçiyorsun"
Zayn kahkaha attığında Liam onun değişken halleri karşısında korkuyla gerildi,"Hayır kendimden geçmiyorum seni aptal!"diye bağırarak boşluğa konuştuğunda Liam daha çok gerildi,"A-anlamadım...Zayn k-kiminle konuşuyorsun,bana bakar mısın?"Zayn Liam'ın sorusu karşısında bir kaya gibi çakılı kaldı ve ürkerek ona çevirdi yüzünü,yine bastırmaya çalıştığı hislerin baş kaldırdığını anladığında bütün nefesini tuttu Zayn.
Göz göze gelindi ve nefesler tutuldu,Zayn kendine hakim olamamaktan korkuyordu,"Liam o susmuyor,nasıl susacak bilmiyorum?"Liam sanki ona meydan okuyormuş gibi daha çok gözlerinin içine baktığında Zayn Tanrı'ya lanet etti,"Kim susmuyor Zayn?"
Zayn'nin bakışları onun gözlerinden giderek dudaklarına kayarken dünya sadece bu iki oğlanın hatırına dönüyor gibi bir hale gelmişti,hiç susmayan Victor son kez konuştu.
"Yapacak mısın?"
"Yapacağım"diye mırıldandı Zayn kendi kendine ve sütlü kahve rengindeki gözlere sahip çocuğun dudaklarına asıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ages (L.S)
FanfictionAnne yemyeşil gözlerin ıslaklığı karşısında yanaklarının içini ısırırken ufak Harold göz yaşlarının arasında annesine tebessüm etmeye çabaladı,"Beniii o korudu anne...s-sana bahsettiğim o mavi gözlü güzel oğlan beni savundu!"