SOĞUK

✣UTANÇ VERİCİ✣

Bölüm şarkısı var. Dinleyerek okumalısınız! :) 

Omzumun deşilmek istercesine sallanmasıyla gözlerimi açtım. Poyraz sinirden gerilen yüzüyle bana bakıyordu. Bende ona uzun süre baktıktan sonra ayağa kalkıp karşısına geçtim.

‘’Sen nasıl benimle uyursun!’’ Poyrazın gürlemesiyle sıçradım.

Sinirlenip bende ona bağırarak ‘’Uyuşturucu kullanıp da omzuma yatan ve hatta benimle uyumak isteyen sendin!’’ dedim. Poyraz hatırlamak için gözlerini kapatıp birkaç saniye bekledi.

Gözlerini açtığında koyu gözleriyle bana alaylı bir bakış atıp ‘’O an benimle seviş desem yapacak mısın?’’ dedi. Şaşırma sırası bendeydi. O, haklıydı. Basit bir kız gibi onunla uyumuştum.

‘’Yardım etmek suçsa eğer, sende suçlusun. Benim uyuşturucu kullandığım zaman yanıma gelen ve omzuna kafamı koymama izin veren sen değimliydin?’’ Poyraz dediklerimle yan tarafında duran masaya yumruk attı. Bununla yetinemeyip yumruğunu depoda bulunan küçük cama geçirdi.

Koşarak yanına gittim ve kolunu tuttum. ‘’Yapma!’’

Poyraz kolunu elimden çekip bana yaklaştı. ‘’Benden uzak dur! Canını acıtmak istemiyorum’’

Gözelerimi gözlerinden ayırmadan uzun süre baktım. Her ne kadar güçlü duvarları olsa da gözlerine bakınca yaşadığı hayattan mutsuz olan küçük bir çocuk görünebiliyordu. Poyraz, bana babasının işini yaptığını itiraf etmişti. O, genç mafyamıydı?

Depodan çıkıp merdivenlere yöneldim. Burası okulun en gizli yeriydi ve sanırım burayı keşfettiğim için derslerden sıkılıp depodaki koltukta yatmaya gelebilirdim.

Okula girip sınıfa ilerledim. Kapıyı tıklatıp içeri girdiğim de hoca bana sinirle bakıp ‘’Dışarıda bekle. Zil çalacak’’ dedi. Gözlerimi devirip kapıyı sert şekilde kapatarak sınıftan çıktım.

GÖNDERİLEN: MAL                                                                              

Kantindeyim!

Mesajı yollayıp kantine indim ve kendime kahve aldım. Pazartesi buraya geldiğimde bu kahveyle başım derde girmişti. Poyraz üzerine dökülen kahvenin intikamıyla Rüzgara Sılanın içeceğine uyuşturucu koymasını söylemişti. Poyraz yüzünden Pelin geçmişini hatırlayarak canı acımıştı. En büyük olay ise tedavi karşılığında Poyrazlara gitmiştim. Şuanda da Şebnem denilen kadın 1 ay Poyrazla takılmamı istiyordu. Her şey dolaylı olarak bu elimdeki kahve yüzünden olmuştu.

Elimdeki kahveyi inceleyip gülümsedim ‘’Seni küçük şeytan bir haftada ne maceralar yaşattın bize’’

‘’Kahveyle ne konuşuyorsun?’’ Karşımda ki sandalyeye oturan Özgüre bakıp gözlerimi devirdim.

‘’Ne arıyorsun burada?’’

Özgür benimle eğleniyormuş gibi bir kahkaha atıp ‘’Özledim’’ dedi. Bende kahkaha attım ve ‘’Siktir git’’ dedim.

‘’Aa bak olmuyor böyle. Arkadaş olabiliriz küçük psikopat!’’ Özgür ‘’psikopat’’ lafına bastırarak gülümsedi.

‘’Ne istiyorsun?’’ Özgür mutlaka bir şey istemek için yanıma gelmişti. Sevgiliyken de böyleydi bu çocuk.

‘’İntikam’’ dedi. Kaşlarımı çatıp ona anlatması için bakış attım.