Selam, hayalet okurlarım! Biraz geç geldi kusura bakmayın :) Bölümün ortalarında Selin'in söylediği şarkıyı mutlaka dinleyin.
Multimediada karakterler var!
Odama giren güneş ışıkları ile gözlerimi açtım. Yastığımın kenarında ki telefondan saate baktığım da 11’e geliyordu. Yatakta oturur vaziyete geçip, kollarımı gererek esnedim ve yorganı kaldırıp Sılanın kafasını bulmaya çalıştım. Sıla yatarken mutlaka kafasını yorganın altına sokardı, yoksa uyuyamazdı.
Sılanın küçük kafasını yatağımda göremeyince umursamadan banyoya girdim. Yüzümü yıkadıktan sonra ayaklarımı yere sürte sürte mutfağa ilerledim. Kocaman evi saran kızartma kokusuyla adımlarımı hızlandırarak mutfağa koştum.
‘’Patates kızartması!’’ Sevinçle zıplayarak bağırmamla Sıla ve tanımadığım kız bana döndü.
‘’İşte buda bizim sürtük kızımız Eylül’’ Sılanın beni tanıtma şekline göz devirip tanımadığım kızın yanına doğru ilerledim.
‘’Sen Selin olmalısın’’ diyerek elimi kıza doğru uzattım.
Kız gülerek ‘’Ta kendisiyim’’ dedi ve elimi umursamadan oturduğu sandalyeden kalkıp boynuma sarıldı. Yeni tanıştığım insanlarla hemen kaynaşabilirdim fakat bu kız gerçekten çok cana yakındı.
Kollarımı bende onun beline dolayarak güldüm. ‘’Tanıştığıma memnun oldum Selin’’
Selin geri çekilerek ‘’Bende memnun oldum Eylül’’ dedi ve mavi ayıcıklı geceliklerimi gösterip ‘’Çok şekerler’’ dedi. Sıla Selinin dediğine kahkaha atınca bende güldüm.
‘’Size salonda ki masaya harika bir kahvaltı hazırladım kızlar!’’ Hafize teyzenin mutfağa girmesiyle hepimiz ona döndük.
‘’Tanışmışsınız hemen’’
Hafize teyzenin memnun sesine karşılık Selin ‘’Evet tanıştık’’ dedi.
Konuşmanın uzayacağını anladığım için ortaya atılıp ‘’Hadi kahvaltı edip enerji kazanalım. Bugün çok yorulacağız’’ dedim ve koşarak salona gittim. Masadaki sofrayı görünce ağzımdan bir ‘’yuh’’ kelimesi kaçtı.
‘’Babam gelse ona bu masayı hazırlamazsın be Hafize teyze!’’
Hafize teyze yakınmama gülüp ‘’Kızlarım için hazırladım çok mu?’’ dedi. Gülerek hemen masadaki yerimi aldım ve beni ye diye bağıran patatesleri tabağıma doldurdum.
‘’Yavaş ye!’’ Sılanın ikazına omuz silkerek ağzımdaki patatesleri çiğnemeye devam ettim.
Yaklaşık 2 saat sonra uzun zamandan sonra huzurla ettiğim kahvaltıyı yapıp alışveriş için hazırlandık. Seline kalması için misafir odasını verdim.
Aklıma ablamın eşyalarıyla dolu olan odası gelse de o odayı Seline veremezdim. Çünkü daha ben bile oraya girmeye cesaret edemiyordum. Ablam öldükten sonra bu eve taşınmıştık, yani ablam hiç bu evi görmemişti. Fakat ben yinede onun dokunduğu eşyaları görmeye dayanamıyordum.
Aklımdaki kötü düşünceleri beynimin uzaklarına attığımda Sılaya sitemle bağırdım. ‘’Alt tarafı alışverişe gideceğiz Sıla, diskoya değil!’’
Merdivenlerden zıplayarak inerken ‘’Tamam geldim!’’ diye bağırdı.
Selin baygın bakışlarla ‘’Sonunda!’’ diye tepki verince şaşırdım. Bizimle daha yeni tanışmasına rağmen çok yakınmışız gibi konuşuyordu ve bu biraz garipti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK
Ficțiune adolescențiO, kötü biri. Uyuşturucu bağımlısı, psikopat, ürkütücü, soğuk kişilikli... O bir mafya! "Ben sana, sen Rüzgara aşıksın. Ne büyük ironi değil mi?" Ama O, aynı zamanda saf bir aşık. Dışarı soğuk gözüken suratsız biri olmakla birlikte içinde her duyguy...
