S.İ.V 6. Bölüm

887 36 5
                                    

Medya'da Dilara ve Cem okulda...

Resim odasına kendimi zorlukla atıp kapıyı kapatmış sırtımı arkasına yaslamıştım.

Annemle markete gitmiş ve dönüşünde kavga etmiştik. Bi kaç gün iyi olsak acısı çıkıyordu.

Çok fazla üstüme geliyordu. Kavganın sebebi ise marketdeki  kadına yardım etmiş olmamdı. 'Sana ne dedi?' ' seninle konuşmaya çalıştı mı?' gibi sorularla beni bunaltıyordu.  Alt tarafı benden arabaya kadar poşetlerine yardım etmemi rica etmişti. Bende seve seve kabul etmiştim.

O arada okulumu sormuştu. Ve ayak üstü konuşmuştuk.Napsaydım 'sizi ilgilendirmez' gibi ters tepkiler mi verseydim. 

Annem sanki etrafıma yaklaşan insanları bomba gibi görüyordu. Her an patlamak üzere olan bombalar.

Beni korumak isterken kendi ilgisiyle kendisinden uzaklaştırıyordu.

Fazla dışarı çıkamıyor çıksam da sürekli annemin aramalarına maruz kalıyordum. Onunla iyi olmak sabır istiyordu ve ben ona katlandıkça  o beni daha çok kemiriyordu. Elinde olsa beni bir hücreye kapatabilirdi.

Beni sıkmaya devam ettiğin de arabayı durdurmasını istemiş ve buraya resim odasına gelmiştim. Ona laf anlatamıyorum.

Derin derin nefesler alıp içeri girdim. Ve şövaleme oturdum yalnızca oturmak istiyordum. Kötü enerjilerimi kesinlikle belli etmiyordum. Resim çizmek ilk defa içimden gelmiyordu.

Boş boş oturmaya devam etmemeye karar verdim çünkü burada oturdukça daha çok düşünecektim ve daha çok sinirlenecektim.    Derin'i aradım ve telefonu kulağıma götürdüm.

Üçüncü çalışta açtı.

"Mira?" Sesi uykulu geliyordu.

"Derin uyandırdım mı? Çok affedersin." Sanki görebilirmiş gibi  başımı eğdim.

"Yo Hayır hayatım uzanıyordum. " beni rahatlatmak için dediğini sanki anlamadım.

"Bi problem mi var?" Dedi hemen ardından.

"Annem ile tartıştım resim odasındayım. " sesim fazla kısık ve kırgın çıkıyordu. Bunu düzeltmek istedim ama sözler çoktan ona ulaşmıştı.

"Bekle hemen gelicem on beş dakikaya oradayım." Deyip vedalaşıp telefonu kapattık.

Telefonu cebime geri koymadan önce Dilara ya onlarda kalacağıma dair bi mesaj çektim ve gecikmeden cevap geldi. 'Gel, tabi yedi gün beraber uyumayınca özledin beni' demişti cevap vermedim. En son birlikte Derin ile çıkmaya başladığımız da kalmıştık ve üzerinden yedi gün geçmişti.

Dilara ise beni Derin'in yanına postaladığında onu da yanımda götürmek istesem de gelmiyor ve kendimi kötü arkadaş gibi hissetmeme neden oluyor. Tabi Derin'in yanına gidişim daha çok Cem'i sevindiriyor.  Dilara ' nın işi ise çok basit Cem'e bi  bakış atsa ya da Cem'in oturduğu masaya otursa (bu daha çok yemek yerken geçerli) Cem yemek yerken etrafı görmüyor da. Cem direk sohbet açıyor ve Dilara ' nın peşinde koşmaya başlıyor. Dilara ' nın da canı sıkılmıyor.

Aslında Dilara ' nın Cem den hoşlandığını düşünüyorum ama hep inkar ediyor.

Dilara bu inatçı keçi ,Hayır dediyse evet olsa bile onaylamaz.

Resim odasının kapısı tıkırdadığın da bi anda Nerede olduğumu neden burada olduğunu yeni fark etmiştim. Derin gelecekti. Ahh kafam bazen o kadar dalgın oluyor ki bazen eve nasıl girdiğimi fark etmiyorum. Yalnızca yürüyorum ve evdeyim.

Sana ihtiyacım varHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin