2 Ay Sonra.
Sandalyemde oturmaktan sıkılmıştım. Sandalyemi hareket ettirip çiçeklerime doğru yaklaştım. Şimdi onlar da benim gibi solmuştu. Ama onlar yazın yeniden açacaklar. Ben ise hep böyle kalacağım. Yazın açma gibi bir şansım yok.
Çiçeklerimi biraz suladıktan sonra Burak yanıma geldi. Burak'ı hatırladınız değil mi? Afet ile gittiğim hastanede kolumdaki kurşun yarası ile ilgilenen doktor. Bu sandalyeye mahkum olduktan sonra benimle özel olarak o ilgilenmişti. Kendisinin alanı olmasa bir bunu yapmak istemişti. Kendisi yapamayınca da benim için bir doktor ayarlamıştı ama onu da ben kabul etmedim. Bu hale gelmem benim suçum ve bende cezama razıyım.
"Naber Sevda?"
"İyi senden?"
"Seni gördüm daha da iyi oldum. Levent abi ne yapıyor?"
"Askeriyede olması lazım." Burak, abimi tanıyormuş ve babamın kuzeninin torunuymuş. Ayrıca benim de Cemre'den sonraki en iyi arkadaşım. Gökhan gittikten sonra da en büyük destekçimdi. Felç olduğumu öğrenince işini yarıda bırakıp hemen yanıma gelmişti. Tedavi olmam için ikna etmeye çalıştı. Ama edemedi. Tedavi olmayacağım. Beni ikna etmek için bir sürü şey dedi. Ama olmadı. Olmaz.
Bunca şeyden sonra en kötüsü de... Bana söylenen o sözler... Çok canımı yaktı o sözleri. Tamam yine sevmediğini söyleseydi ama öyle demeseydi be. Eğer bana giderken iyileşeceğine inanıyorum deseydi ben iyileşirdim. Çok çabalardım. Ama yine de iyileşirdim. Ama...
"Sıkma canını Sevda! Hadi seni götürüyorum."
"Nereye?"
"Birinin yanına."
"Kimin?"
"Biri işte."
"Ya şunu söyler misin?"
"Sürpriz."
"Off. Peki tamam. Hadi gidelim. Çok sıkılmıştım zaten."
Burak, tekerlekli sandalyeyi arabasına kadar sürdü. Sonra beni kucağına alıp ön koltuğa oturttu. Sandalyemi de katlayıp bagaja koydu. Şoför koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı.
Yaklaşık yarım saat oldu arabaya bineli. Ama ikimiz de tek laf etmemiştik. Gittikçe evler azalmaya başladı. Evler seyreldikçe merakım arttı. En sondaki evin önünde durduk. Bana döndü. Bende ona soran gözlerle baktım.
"Beni neden buraya getirdin?"
"Bu ev benim için çok önemli."
"Neden ki?"
"Bu evde kardeşim yaşıyor be seni onunla tanıştırmak istiyorum."
"Burak sen iyi misin? Hayır, değilsin. Ateşin falan mı var? Ne oldu? Bana söyle ki yardım edebileyim."
"Hadi Sevda. Eve girelim. Kardeşim de seni bekliyordu zaten."
Kafamı salladım. Arabadan inip sandalyemin yanına gitti. Sandalyemi özenle alıp açtı ve yanıma getirdi. Beni yine kucağına alıp sandalyeye koydu. Taşlı yolda sandalyeyi yavaşça sürdü. Kapının önüne gelince cebinden bir anahtar çıkarıp kapıyı açtı. Sandalyeyi koridora sürüp kapıyı kilitledi. Sonra da geniş ve soğuk bir odaya sürdü. Odada kimse yoktu. Burak arkamdan gidince korktum. Çünkü bilmediğim bir yerde tek başımaydım. Odada bir soba vardı. Sandalyemi sobanın yanına sürdüm. Sıcacıktı. Ellerimi biraz sobaya tutup ısıttım. Odanın kapısı açılınca bakışlarımı kapıya çevirdim. Burak bir kızı sandalyede sürerek getiriyordu. Benim gibi bir kızı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ASKER'İN SEVDA'SI~Bir Aşk Uğrunda
Teen Fiction🇹🇷💕 Ben Sevda Yılmaz. Doktor Sevda Yılmaz. Bu zamana kadar yılmayıp, pes etmeyip doktor oldum. Nice hayatlar kurtardım. Nice canlar iyileştirdim. Karşıma çıkan her insanın yarasına merhem oldum. Ben mahallenin süper ablası Sevda'yım. Her çocuğa y...