Çok sevdiğim bir şarkıyı size armağan ediyorum.
Şarkı=> Manga - Cevapsız sorular
Geriye bakmadık ve zaten ayrı yollardaydık.
Sessizlik vardı ve ay tekrar saklandı.
Ve, geriye ne kaldı?
Binlerce cevaplanmamış soru.
Kim ilk ayı görecek?
Terk edilmiş rüyamı kim gerçekleştirecek?
<<Ateş>>
"Beni unutma, tekrar karşılaşacağız." diyerek göz kırptım.
O ise dumura uğramış bir şekilde kaldı. Bu durumuna şaşırsam da belli etmedim. Çünkü onu erkeklerin karşısında hep cesur ve sert görmüştüm. Özellikle yakın temasta bulunduğu zamanlarda. Korkusuz ve gözü karaydı. Ama ben ona yaklaştığımda kalbinin durduğunu hissetmiştim neredeyse. Onu etkilemek hoşuma gitmişti.
Yalvarır gibi baktı gözlerime. Gitme der gibiydi. Ama hayır, daha fazla kalamazdım. Kalmamalıydım. Duygularımın ipini kendi elime tekrar alana kadar o gözlere yine bakmaya cesaret edemezdim.
Eğer biraz daha baksaydım gözlerine, kaybolup gidecektim.
Kendimi kapıdan dışarı attığımda üstümden büyük bir yük gitmişti sanki.
Kalbim, kalbim atıyordu. Uzun zamandır hayatıma kimseyi almadığım için böyle hissetmiş olmalıydım. Başka bir açıklaması olamazdı. Olmamalıydı.
Merdivenleri dalgınca inerken aklıma bir telefonum olduğu geldi. Aceleyle cebimden çıkarmaya çalışırken yere düşürdüm. Tıkırtısı tüm apartmanı doldururken peşinden top kovalayan kedi gibi koşturdum. Yakalamayı başardığımda üstündeki tozları sildim. Kırılan ekran koruyucumu çıkarıp açılmasını bekledim. Telefonumun ekranı açılırken kendimi temiz havanın kollarına attım.
Gece yağmur yağmış olmalıydı. Toprak o kadar güzel kokuyordu ki, bu güzel kokuyu içime bırakmamayı istemiştim.
Güzel kokuyu içime çekerek otoparka yürümeye başlamıştım.
Telefonumun şifresini girip ekrana baktığımda hiç şaşırmayacağım bir manzara ile karşılaştım.
12 cevapsız arama 47 mesaj
İçimden ayvayı bütünüyle yuttuğumu söyleyen ödüm patlamaya hazır bir şekilde bekliyordu.
Olamaz, Yekta'yı tamamen unutmuştum! Mesajların bana kurduğu fanteziler olduğunu bildiğim için açma gereği duymadan numarasını tuşladım. Ararken bir yandan uçsuz otoparkın içinde arabamı aramaya koyuldum.
'Al...'
'Sıçtırma alona lavuk!' diyerek kulağımı kanatan bir ses ile telefonu açtı.
Küfrü fazla sevmezdim ama Yekta sinirlendiğinde onu kimse susturamazdı.
'Aga-'
'Lan, bu telefon, sen annenden çıktığın yere sokasın diye mi var? Mesajlarıma ve aramalarıma dönmemeni kolunun kopmasıyla açıklayabildim kendi içimde. Başka bir açıklaması olamaz!'
'Ciğerimin köşesi. Ne komik bir çocuk oldun sen.' diyerek ortamı yumuşatmaya çalıştım. Bana sinirli kalmayı başaramadığını biliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İyi ya da Kötü... ARAF
Teen FictionAcım gözyaşlarıma sığmıyor. Acım kağıtlara sığmıyor. Acım sigara paketlerine sığmıyor. Ölüyorum ve beni kimse görmüyor.. Önce yağmur yağmaya başladı. Yağmuru hiç sevmezdim. Bana o karanlık ve çirkin geceyi hatırlatırdı. Sonra aniden kesildi. 'Hah...