BÖLÜM 1

3.2K 67 5
                                    

ASLI

Bu gün karar verdim yeni bir hayata başlayacağım. Artık gerçekten olmak istediğim kişi olacağım olmak zorunda olduğum değil. Ölmeyi denedim ama beceremedim. Şimdi de mutlu olmayı deneyeceğim. Çok yorgunum hatırlamaya çalışmaktan bıktım ve yapılanlardan. Unutacağım her şeyi. Unuttum bile şimdiden. Ben Aslı Kara yım ve kendimi yeni yeni tanımaya başlıyorum sanırım. Merdivenlerden aşağı inerken her zaman kinden farklı bir iniş yapmak istedim sonuçta ben Aslı Kara yım. Korkarak ve çekinerek merdivenin kenarına oturdum ilk kez sadece içimde ki sesle hareket ediyorum. Ve yavaşça aşağı bıraktım kendimi bambaşka bir şey bu merdiven ayaklarımın altından san ki kayıyor. İlk merdivenlerden kaymanın eğlenceli olduğunu hissetmiştim. Belki de bu Aslı Kara nın heyecanıydı...

Şimdi sırada işim var tabi ki yeni tanıştığım bu adam beni deli etmek üzere ama onunla tanıştıktan sonra hayatın bu kadar neşeli olduğunu hatırladım. Şimdi benden hainlerin arasına sızmamı istiyor. Çünkü beyefendinin bana güvenmesi gerekmiş. Kim olduğumu bilse bu kadar konuşur mu acaba? Diyorum ama ben Aslı Kara yım. Şimdi ben ne yapabilirim? Onların yanına sızmak için onların güvenini de kazanmam lazım... Yandım ben yandım vallaha... Of, offfff...

Tabi ya buldum neden 1,5 saattir düşündüğümü anlamadım ama olsun. Onların bana güvenmesi için bir ajanı ele vereceğim. Fakat bir askeri yakamam. Bunun için süper planlarım var. Ve sonunda o delide bana güvenecek. Neden güvenmiyorsa zaten. Deli işte ne olacak yalandan uğraştırıyor beni.

Bilgisayarımı açtım bakalım yakabileceğim kaç kişi var. Bu ne ya böyle tiplere bak. Biraz montaj gerekebilir. Elimde bazı ajanların görüntüleri var zaten. Ne olur ne olmaz diye saklamıştım. Sonuçta lazım oldu... Hah duldum bu tipsizin ölme vakti gelmiş. Adında bile meymenet yok be. Botan ne biçim isim bu, gel beni yak der gibi. Yakıcam zaten bekle sen.

Şimdi işin zor kısmına geliyoruz bu iş Aslı Kara nın ilk işi olacak. Bulundukları mekâna geldim. Burası eski bir sanayi bölgesi. Etraf çok sessiz ama eminim ki izleniyorum. Gizlendikleri yerlerden izliyorlar. Çatıdaki salağa bak kim olsa fark eder. Bunlar böyleyse kolay hallolur bu iş; ben amacıma bunlar cehennemine kavuşur.

Demir kapıyı yavaşça araladım. İçerisi karanlıktı. İnsanın içini ürperten bir rüzgâr esiyordu. İlk değildi ama... Ben ne diyorum ya. Bu benim İLK işim. Biraz daha gittim. Bu duvarlar iğrenç görünüyor ya. İnsan burada nasıl durur. Doğruya bu salaklarda akıl olsa boşuna uğraşmazlardı. Kaybedeceklerini bile bile. Yavaş yavaş ilerledim adımlarımı sakince atıyordum. İçimde bir endişe var gibi. Burası nasıl bir yer böyle âmâm işime bakayım ben. Sonuçta burasını da onlarla birlikte yerle bir edeceğim. Ve bir kapı gördüm sanırım burada olmalılar. Yavaşça kapıyı araladım ve içer bir adım attım. Oda ne; sanırım bir silah namlusu.

Sırtımda. Allah kahretsin be. Ne salakmış bu Aslı. Ben yine saçmalıyorum galiba. Ellerimi kaldırmaya niyetim yoktu. Adamın biri

"ellerini kaldır yoksa ateş ederim" diyene kadar. Şimdi dönüp bu itin boğazını sıkmak vardı ya... Dua etsin de geliş amacım başka...

"tamam, kaldırdım" dedim ve yavaşça kaldırdım. Suratsız ne olacak. Senin suratını parçalamak vardı ya... Neyse.

"sen de kimsin" dedi suratsız. Dersime çalıştım aslında her şeyi ezberledim.

"ben buraya sizinle çalışmak için geldim."dedim. Sırıtarak bana baktı şerefsiz.

"sen mi?" dedi. Küçümser gibi sırıtıyordu. "hem niye çalışmak istiyorsun? Kız halinle."dedi.

Sinirlerime hâkim olmaya çalıyordum. Bu suratsızı parçalamak vardı ya.

"askerler benim ailemi öldürdü. Ben de intikamımı alıcam." Dedim. Pek inanmış gibi görünmese de.

BÜYÜK SIR SON HAMLE (şefkat tepe hikayesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin