Bölüm 17

827 41 0
                                    

multimedya= Aslı- Serdar- Şahin- Celil- Doktor

Celil: “Alo”

Aslı: “Kordon arkanda bankta yalnız oturan kız Berfin.”

Celil: “Sen neredesin?”

Aslı: “Ne oldu çok mu merak ettin?”

Celil: “ah… Hiç sorma meraktan ölüyorum. Sen ne kaçak gibi saklanıyorsun?”

Aslı: “Amma yaptın Kordon anam mısın babam mısın sana ne hem sen kardeşine bak beni boş ver.”

Serdar: “Ne oldu Celil?”

Celil: “Yüzüme kapattı. Kardeşin arkanda bankta oturan yalnız kız dedi.”

Şahin: “Komutanım şu kız mı acaba zaten bir süredir bizi izliyor?”

Evet, benim de dikkatimi çekmişti ama diğer kız bizden niye saklanıyor da bu kızın yanında değil?

Doktor: “peki, ne dicez aga?”

Celil: “Berfin!”

Berfin: “Komutanım merhaba?”

Celil: “Senin burada ne işin var bu saatte?”

Berfin: “Şey komutanım ben… Ben abim ile buluşmaya gelmiş… Gelmiştim… Siz?”

Celil: “Seni buraya bir kız mı getirdi?”

Berfin: “Evet, yoksa… Yoksa a… Abim…”

Celil: “Kardeşim!” Celil sarıldı. Allah’ım bu nasıl bir mutluluk. Berfin, güzel bir kızdı ve belli ki abisini gerçekten çok özlemişti. Onlar birbirine sarıldılar uzun sürece. Tıpkı bizim gibiydiler ben ve… Ben yine saçmalamaya başladım. Hepimiz onları, iki kardeşin birbirine kavuşmasını izliyorduk. Sonunda durdular ve bize döndüler.

Celil: “Bu Serdar üsteğmen bizim komutanımız, bu Şahin timin nişancısı, bu…”

Doktor: “Ben Doktor ama sen bana kısaca (!) Muhteşem Zekalı Ordinaryüs de sonuna Doktor’u eklemek zorunda değilsin.”

Şahin: “Doktor kısası bu ise bize uzununu hiç söyleme bence.”

Serdar: “Bence de Şahin haklı yani…”

Doktor: “Aşk olsun aga aşk olsun yağız oğlan. Küstüm ben size. Hıh…”

Berfin: “Doktor biliyor musun bence biz seninle çok iyi anlaşacağız. Vallaha görünüşe göre aynı kafadayız.” Bir dakika bu kız Doktor ile aynı kafadan mı olduğunu söyledi? Hepimiz ağzımız açık ona bakıyorduk.

Doktor: “Yürü be yaşa bence de seninle çok iyi anlaşacağız şekercik.”

Berfin: “Şekercik güzel lakapmış yani iyi anlaşacağız gibi duruyor.”

Şahin: “Bence siz bir arada dahi durmayın!”

Serdar: “İlk kez şiddetle katılıyorum!”

Berfin: “O niye ya? Hem bence aynı kafadanız Doktor da benim gibiymiş zaten.”

Şahin: “ııı… Şey Kordon’un elinden bir kaza çıkabilir. Yani Doktor bir iken iki olmasın yani.”

Doktor: “Aşk olsun yağız öyle mi?”

Berfin: “Hem abim kardeşini yıllar sonra bulmuşken kendi öldürebilir mi?”

Celil: “Evet, belki öldürmem ama başka bir şey olmayacağına söz vermiyorum.” Hepimiz gülmeye başladık. Karargaha yaklaşmıştık zaten uzak değildi. Berfin abisinin koluna girmiş ona sımsıkı sarılıyordu sanki kaçmasın diye tutar gibiydi. Belki…

Berfin: “Abi senin tatlı, güler yüzlü, sevecen, güzel, güvenilir kız arkadaşların olduğunu hiç düşünmemiştim.”

Celil: “Bu nereden çıktı? Yani olmayan birileri mi var benim bilmediğim?”

Doktor: “Dostum o ne kadar saçma cümle ben bile bu kadar saçma cümle kurmuyorum.”

Berfin: “Bence de son cümle saçmaydı ama anladım sanırım. Ya abi beni oraya getiren o abladan bahsediyorum.”

Celil: “Bir dakika ya o mu güler yüzlü, sevecen, tatlı, güzel, güvenilir?”

Berfin: “Of abi ya niye şaşırdın bu kadar? Oda benim senin kardeşin olduğuma çok şaşırdı sanırım.”

Celil: “sen benim kardeşim misin gerçekten?”

Serdar: “Ya tamam Doktor ile anlaşması şaşırtıcı da bu nereden çıktı şimdi Kordon?”

Celil: “Yok komutanım ondan değil Berfin’i getiren kız ile benim kardeşimi getirecek kızın arasında –Berfin’in anlattığına göre- çok büyük farklar ver da ondan yani…”

Doktor: “Şaşırmadım ben dostum bu kız hakkında ne zaman iyi bir şey dedi ki?”

Şahin: “Yok, Doktor şimdi hakkını yemeyelim. ‘Lazım olsak haber verecek kadar akıllı’ demişti ya..” Biz başladık gülmeye ama şimdi sırası olmasa da bir gerçek vardı ve benim bunu konuşmam lazım.

Serdar: “Celil iyi hoşta Berfin’in yokluğu fark edilirse ne olacak?”

Celil: “Doğru ya biz bunu tamamen unuttuk. O itin yanına dönmek zorunda olduğunu…”

Berfin: “Aman ya boş verin. Sanki çok önemli?”

Celil: “Öyle deme ya seni almaya çalışırsa bir şey yapmaya hakkımız olmaz.”

Berfin: “Of ölümsünüz ya. Birincisi ben yirmi bir yaşındayım, on yaşında değil. İkincisi gelirse kafasına bir delik açarız gider ama nereye gideceği meçhul. Siz niye bu kadar gerildiniz!” Bu kız bunları söylerken gerçekten ciddi idi. Aynı abisi diyeceğim ama böyle giderse geçebilir…

Şahin: “Komutanım biraz önce sormuştunuz ya ‘sen benim kardeşim misin’ diye. Bence yüzde yüz sizin kardeşiniz.”

Serdar: “Şahin haklı Celil. Bence Doktor sende dikkat et!”

Doktor: “Aşk olsun aga ya şekercik dostum gibi odun mu?”

Celil: “Doktor dikkat et o odun kafanı yarmasın!”

Doktor: “Dostum sen hiç şakaya gelmiyorsun ama ben şaka yapmıştım sana.”

Celil: “Peki, şimdi ne yapacağız komutanım?”

Serdar: “Berfin geri dönmeli dikkat çekersek onun da canı tehlikeye girer.”

Berfin: “Hayır, ben bir yere gitmiyorum hem benim abime daha soracak sorularım var.”

Şahin: “Komutanım yandınız.”

Celil: “Oflama, komutan haklı!”

Berfin: “Tamam, ama bir şartım var.”

Celil: “Öncelikle ben bir şey sorabilir miyim?” hepimiz Celil’e tabii ki de dercesine bir bakış attık.

Celil: “Sen seni getiren bu kızla çok uzun süre birlikte mi kaldın?” Hepimiz gülmeye başladık. Konu bu kız olduğunda ortada Kordon kalmıyordu. Artık ne yaptıysa Doktor’u aratacak.

Berfin: “Birincisi o kızın nasıl bir kız olduğunu zaten söylemiştim. Ve ben bütün bir ömrümü o kızla geçirebilirim. Hem senin bu kızla alıp veremediğin ne?” Önceden komutanı olan birinin abisi olduğunu öğrenmiş ve bunu öğreneli daha bir saat olmamıştı, ama bu kız inanılmaz davranıyordu. Kordon ne derse zıttını diyordu.

Serdar: “Celil sorusuna cevap verebilecek misin yoksa şartını söylesin mi?”

Celil: “Söylesin!”

Şahin: “Komutanım?”

Doktor: “Yağız ne sandın bak ben dedim dostum bu kızdan tırstı diye beni dinlemiyorsunuz.”

Berfin: “İyi o zaman ben şartımı söyleyeyim. Ben geri döneceğim, hiçbir şey olmamış gibi davranacağım. O itin bütün planlarını öğrenip, istediklerinizi yapacağım karşılığında da... 

BÜYÜK SIR SON HAMLE (şefkat tepe hikayesi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin