"Sen ciddisin!" Dehşete düşmüş suratıma karşı pişkin pişkin sırıtırken delirmeme çok az kalmıştı. Kahve içmek için çıktığım eve, parça parça olmuş bedenimle yeniden dönecektim. Dönemeyebilirdim de!
"Hayır." Kesin bir sesle konuşup emniyet kemerini çözecekken Jeongguk hızla beni engellemişti. "Jeongguk, saçmalama lütfen. Asla bu yarışa devam etmeyeceğim." Korkuyla karışık heyecan tüm bedenimi etkisi altına alırken Jeongguk alayla gülümsemiş, konuşmaya başlamıştı. "Jennie ölmeyeceğiz..." Her yarışta taktığı deri eldivenlerini eline geçirirken göz ucuyla ona bakıyordum. "Ya da belki ölürüz."
Kapıyı açmak için elimi uzatmıştım ki, arabanın içinde yankılanan 'tık' sesiyle kapıları kitlediğini anlamış, gözlerimi büyültmüştüm. Hâlâ ciddi olup olmadığını anlayamamıştım, fakat arabanın camından baktığımda ki iki yanımızda sırayla dizili olan arabalara ve içinde hazırda bekleyen sürücülere bakılırsa ciddiydi.
"Neden? Hayır, anlamıyorum yani neden? Neden şu tribünlerde değilde, buradayım?"
"Neden olayın tam içinde olmak yerine uzaktan izleyeni olasın ki?"
"Sağlığım için çünkü aptal!"
Aslında bir yandan seviniyordum, arabalara ve yarışlara ilgim vardı, fakat korkuyordum bir yandan da, ne de olsa güvencem yoktu, ve ilk defa bunu deneyimleyecektim. Jeongguk'un arabayı çalıştırması ile, kafamı daha da kendime çekerken Jeongguk'un gözleri kısa bir an beni bulmuştu.
"Nasıl da korkuyorsun, kafanı içine çekmekten ikinci gıdığında çıktı."
Cevap vermek için ağzımı açacaktım ki, yarışın başladığına dair atılan start tabancası ile derin bir nefes alarak Tanrı'ya eve sapasağlam gitmek için dualarımı iletmeye başlamıştım.
Jeongguk'un her aşırı hız yapışında bedenimi kontrol altında tutmak zor oluyordu, adrenalin bezlerimin hepsini neredeyse şimdi kullanıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
troublemaker
Fanfictionaynı anda hem iyi hem kötü nasıl hissettirebiliyorsun bilmiyorum, lakin bildiğim tek şeydir başbela oluşun. ;bu kurgu 'autumnofmay' adlı yazardan alınmıştır. tamamlandı.