Röpotaj

1.3K 80 331
                                    

Medya....

''Bunu yapmak zorunda mıyım?'' dedi Draco memnuniyetsizce.

''Evet'' dedi Pansy ellerini çırparak. Gerçekten çok heyecanlıydı. 

''Hadi ama sadece bir röportaj, daha önce de yaptık'' dedi Harry ve gülümsedi.

''Draco kes sesini ve dinleyip cevap ver'' dedim sinirle.

''Ben bu kızı sevmedim'' dedi Draco arkasını dönüp Hermione'ye bakarak.

''Senin binan ne?'' dedi sinirle bana dönerken.

''Slytherin'' dedim düz bir şekilde ve Draco söyleyecek bir şey bulamamış olmanın siniriyle sustu.

''Evet birinci sorumuz: Pansy sana'' dedim ve Hermione ile Pansy biraz şaşırdı.

''Hermione ile tahminen ne zaman evlenirsiniz?'' iki kızda kızardı biraz. Birbirlerine karşı bir şey hissediyorlardı ama ilişkilerinin daha adı bile yoktu sonuçta.

''Biz ne zaman evlenirsek'' dedi Draco.

''Ya sana mı sordum'' dedim sinirlice.

''Kes'' dedi sadece Allah'ın ergeni ama Pansy boğazını temizledi.

''Önce sevgili olmamız gerekiyor biliyorsunuz'' dedi ve Hermione'ye döndü.

''Benimle çıkar mısın?'' dediğinde hepimiz şok olmuş bir şekilde onlara doğru döndük. Hermione de bizden farksız değildi ama anında genç kızın boynuna sarılmıştı. Neyse bunların sevgili olma olayını da böylece çözmüş olmuştum.

''İkinci sorumuz: Blaise ve Ron çocuğunuz olursa -ki olmalı- adını ne koyarsınız?'' dediğimde Blaise ve Ron birbirlerine baktı.

''Şimdi bir erkeğin hamile kalma olayını ilk defa Harry'de gördük aslında'' dedi Ron ve Harry onun kafasına bir tane şamar patlattı.

''Yani evlat edineceğiz ama Arthur ya da Molly olabilir'' dedi Blaise ve bu duruma Ron ''AWW'' diyerek eridi. Draco da o an kusma işareti yapıyordu. Bu yüzden o da Pansy'den bir şamar yedi. Bende boğazımı temizleyerek bu kaos ortamına bir son verdim.

''Harry aklından mürver asayı kırmak gibi bir şey geçti mi hiç?'' dedim uzatmayarak.

''Voldemort'un öldüğünü gördüğüm ilk yarım saatte düşünmüştüm ama daha sonrasında onun benimle olacağını kimse bilmeyeceği için bunu bir avantaja dönüştürmeye karar verdim'' dedi Harry net bir şekilde.

''O kadarda aptal değilmiş'' dedi Blaise ama Draco onun koluna cimcik attı. Buradaki herkes 30 yaşında olmalarına rağmen adeta bir çocuk gibiydiler.

''Draco altta olmak ister miydin?'' diye bir soru sorduğum zaman Draco'nun bembeyaz olan yüzü birden kıpkırmızı olmuştu.

''Sizin benim yatak odamla olan derdiniz ne?'' dedi sinirle.

''Okuyucum sormuş kes sesini'' Draco önce derin bir nefes aldı ve korkarak Harry'e baktı ama Harry sadece gülümsedi.

''Harry'nin kırbacı çok üzülecek ama hayır sanırım'' dediği zaman herkes gülerek Harry'e bakmıştı. Harry ise onu görmek istemediğini ona bakıp gözlüğünü çıkartarak belli etti.

''Ron hiç pişman olduğun bir şey var mı?'' diyerek Ron'a döndüm.

''Şey birinci sınıfta Draco'nun ismine gülmeseydim hayat hepimiz için daha kolay olabilirdi sanırım'' dediğinde herkes ayağa kalkarak alkışlamıştı onu.

''Ya ne be'' dedi Ron koltuğuna iyice sinerken. Diğerlerinin de oturması kısa sürmüştü zaten.

''Harry sana Hayri denmesinden rahatsızlık duyuyor musun?'' dedim elimde ki kağıtları karıştırırken.

Show Me What I'm Looking For || DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin