0.6 | İptal Olan Görev

1.8K 161 341
                                    

Görev 6; Noel Partisi ve Ödül Töreni Kavalyesi

Draco, Harry'nin tokasını çaldığını ancak ödül töreninin yapılacağı salona girerken rüzgar esince uzun saçlarının yüzüne gelmesiyle fark etti ama tokasını geri istemedi. Çünkü onu Ginny ile evli olduğu bir dönemde sadece bir kere gördüğünde, bileğinde turuncu bir toka olduğunu görmüştü. Büyük bir ihtimal esmer adamın böyle şeylere küçük bir takıntısı olduğunu düşündü sadece. Neredeyse salondaki tüm gözler üstlerindeydi, insanlar onları birlikte gördüklerinde bir süre şaşırıyorlar ardından fısıldaşarak konuşuyorlardı. Draco rahatsızca etrafına bakındı. Başından beri çekindiği şeydi, yaşanıyordu işte. Herkes o Harry hakkında konuşuyorlardı ve bu konuşmaların iyi olmadığına bahis oynayabilirdi.

Yinede her şeye rağmen hep birlikte bir masaya oturana kadar çok iyi gidiyorlardı. Diğer konuklarla selamlaşıyorlar ve ayak üstü sohbetler ederek eğleniyorlardı. Ama bir süre sonra hemen yan masaya Ginny ve nişanlısı Daphne oturduğu zaman Draco yine istemsizce gerilmiş,  kendisini Harry'den geri çekmeye ve ona mesafeli olmaya başlamıştı. Draco göreve başladığından beri Daphne ile görüşmemişti. Görüşmek de istediğinden emin değildi, geçmişinden kurtulabilmiş değildi hala. Kendisini Astoria'yı aldatmadığına, onun öldüğüne ikna etmesi gerekiyordu ama bu kolay değildi onun için.

Boğazına bir yumrunun oturduğunu hissetti ve Harry 'Yılın Seherbazı' ödülünü aldığında bile diğerleriyle beraber onun sevincine katılmadı. Hem de Harry herkesin önünde sırf görev yüzden olsa bile en çok teşekkürü kendisine ederken. Gerçekten çok gergin hissediyordu, içini müthiş bir suçluluk duygusu kaplamıştı ve ne yaparsa yapsın geçecek gibi durmuyordu. Kendini gülümseye zorlasa bile bir süre yüzü eski halini alıyor ve durgunlaşıyordu.

Diğer yanda Harry ise, Draco'nun bu tepkisizliğine ve söylediği onca güzel söz ile teşekküre karşılık bir alkış bile yapmamasına tabi ki çok bozulmuştu ve Sihir Bakanı (Hermione) ona ödülünü verirken modu aşırı düşmüştü. Bu yüzden ödülü aldıktan kısa bir teşekkürün ardından kimseye haber vermeden salonu terk etmek için aceleyle sahneden indi, parti falan umurunda değildi, kafasını tamamen Darco'nun hareketlerine takmış durumdaydı. Ne kadar Harry'den nefret etse bile en azından bir gülümseme hak ettiğini düşünüyordu Harry ya da en azından ufak bir alkış. Harry sinirli bir şekilde güldü. Demek ki Harry'den o kadar çok nefret ediyordu ki bunu bile gerek görmemişti.

Şimdi herkes masalarından kalkmış dans ediyorlar yada ayaküstü sohbetler ediyorlardı, fakat Draco hala masada oturmuş dalgınca önüne bakıyor ve içkisini içiyordu. Öylesine dalgındı ki Harry'nin bir hışımla bileğinde ki tokayı çıkardığını fark etmemişti bile, Harry ise umursamadan aldığı ödülü ve elinde ki Draco'ya ait olan tokayı masanın üzerine bıraktı. Draco onu nihayet fark ettiğinde aceleci tavrına anlam veremeyerek kaşlarını çattı ve soran gözlerle ona baktı.

"Bu kadar ecele nereye?"

Harry omuzlarını silkti ona bakmadan ve kısaca cevapladı.

"Tuvalete."

Salondan çıkıp koridoru döndüğünde kimsenin görmediğinden emin oldu ve vakit kaybetmeden cisimlendi.

*

Eve girdiğinde ise kimseye fark edilmek istemediği için sessiz adımlarla odasına giderek hemen Albus ve kendisi için ufak bir bavul hazırlamaya başlamıştı. Yine de biraz ses çıkarmış olmalıydı ki odasının kapısının aralandığını ve arasından dağınık, siyah saçlı bir baş uzandığını gördü.

"Bir problem mi var baba?" Albus dağılmış saçlarıyla ve hafif şişmiş gözleriyle babasına alık alık bakarken sordu.

"Hemen hazırlan, tuvalete gittiğimi sanıyorlar. Onlar buraya gelene kadar gitmiş olmamız lazım." Albus hiç bir şey anlamamıştı. Kaşlarını çatarak odaya tamamen girdiğinde babasının yatağının üzerine oturup bir süre boş boş etrafına bakarak anlamaya çalışmıştı. Kimler gelecekti? Nereye gideceklerdi? Neden tuvalete bavulla gideceklerdi? Ve neden bunun için hazırlanması gerekiyordu? En sonunda kafasındaki saçma sorulara son vererek babasına sormaya karar verdi. Yeni uyanmış haliyle bir şeyler anlamaya çalışmaktansa babasına sormak daha basitti. Harry bu arada her iki bavulu da çoktan hazırlamıştı.

Show Me What I'm Looking For || DrarryHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin